QERS - Demokratik Adalet Platformu’nun Qers’te düzenlediği panelde konuşan DEM Parti Milletvekili Saliha Aydeniz, “Kürtler asla kendi toprağından, dilinden ve kültüründen vazgeçmediği için bugün ulus olabildi” dedi.
Demokratik Adalet Platformu Qers’te, “Demokratik Cumhuriyet” konulu panel düzenledi. Qers merkezde bulunan bir otelde gerçekleşen panele, Halkaların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Qers İl ve İlçe Örgütleri, Dîgor Belediyesi ebaşkanları, İnsan Hakları Derneği (İHD) Qers Temsilciliği ile çok sayıda kişi katıldı. Yerine kayyım atanarak görevinden alınan Qaxizman (Kağızman) Belediyesi Eşbaşkanı Güner Hatay moderatörlüğünde gerçekleşen panele, DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Saliha Aydeniz, Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan ve Mali Müşavir İrfan Hülakü panelist olarak katıldı.
‘DEMOKRATİK CUMHURİYET NASIL İNŞA EDİLEBİLİR?’
Demokratik Cumhuriyetin inşası üzerine tartışmalar yürütülen panelde konuşan DEM Parti Milletvekili Saliha Aydeniz, Demokratik Cumhuriyetin ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmayla inşa edilmesi gerektiğini vurguladı. Birlikte yaşamanın inşa edilmesi gerektiğini belirten Saliha Aydeniz, “Cumhuriyet ilan edilirken Türkiye’nin kurtuluşunda asli unsur olan Kürtler, maalesef Cumhuriyetin kuruluşunda yok sayıldılar ve inkar edildiler. Asimile edilmek istendiler ve bunun için çıkarılan kanunlar üzerinden Kürtler ve diğer halklara bu politikayla yöneldiler” dedi.
Cumhuriyetin kuruluşunda inkar edilen Kürt halkı gibi kadınların da yok sayıldığına dikkati çeken Saliha Aydeniz, “Cumhuriyet tarihinde nasıl ki halklar ve inançlar yok sayılıp tekçilik ve milliyetçilik ön plana çıkarıldıysa aynı şekilde kadınlarda yok sayıldı. O yüzden cumhuriyet tarihini yazan erkeklerdi. Erkekler bu tarihi yazarken Cumhuriyetin var oluşunda kadınları yazmadılar. Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar nasıl ki Kürt halkı varlığından vazgeçmeden mücadele verdiyse aynı şekilde kadınlarda mücadelesini yürüttü ve kendini var etmeye başladı” diye konuştu.
‘HALKLAR, İNANÇLAR VE KADINLAR YOK SAYILDI’
Cumhuriyetin kuruluşunda çıkarılan yasalara da değinen Saliha Aydeniz, “Tahrir-i Sûkûn ve Şark Islahat kanunu, bugünkü Cumhuriyetin nasıl inşa edildiğini gösteriyor. Örneğin Şark Islahat kanununda Türkçe’nin dışındaki bütün dillerin yok sayılacağı açıkça belirtiliyor. Bununla bütün halkların dilleri yok sayıldı. Yine o dönemde halklar ya yok edildi ya da Kürdistan’da yaşayan halklar batıya göç ettirildi. Cumhuriyet tekçilik üzerine inşa edildi. Ermeniler, Yahudiler yok edildi. Toplumsal arayışları tehlike sayıp bunun için mücadele edenleri istiklal mahkemelerinde yargılayıp ya idam ettiler ya da sürgün ettiler” ifadelerini kullandı.
Kürt halkının Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana verdiğini dile getiren Saliha Aydeniz, “O günden bugüne Kürtler mücadelesini sürdürüyor. Bugün yaşadığımız birçok konu o günkü Şark Islahat planında işlenen meselelerin bugünkü güncel halidir. O günden bugüne Kürtler tekçiliğe karşı mücadelesiyle bugünlere gelindi. Kürtler asla kendi toprağından, dilinden ve kültüründen vazgeçmediği için bugün ulus olabildi” dedi.
Panel, diğer panelistlerin sunumlarıyla son buldu.
