ESKİŞEHİR - Siyanürlü altın madeni projesine karşı açıklama yapan Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, ÇED olumlu kararının iptal edilmesi için dava açacaklarını belirtti.
Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporunu onayladığı ve 57 bin ağacın kesileceği siyanürlü altın madenine karşı çıktı. Platform, Tepebaşı ilçesi Alpagut Mahallesi ile Mihalgazi ilçesi Atalan mahallerini içine alan Cengiz Holding’e siyanürlü altın madenina karşı ETİ Bakır A.Ş.’nin Mihalgazi ilçesi Atatürk Caddesi’nde açıklama yaptı. “Tek bir ağacı vermeyeceğiz” ve “Rokamı teremi madene vermem” dövizlerinin taşındığı açıklamada “Sakarya Vadisi yok olmasın” pankartı açıldı. Bölge yurttaşları ve muhtarların da katıldığı açıklamayı platform üyesi Bahtışen Demir yaptı.
‘SAKARYA NEHRİNİ VE YERALTI SULARINI ETKİLEYECEK’
Eskişehir ve Sakarya Havzası’nın geri dönüşü imkansız şekilde zarar görmesini istemediklerini dile getiren Bahtışen Demir, “Yerin üstü altından daha kıymetlidir. Çünkü eğer bu proje hayata geçerse yüzlerce hektarlık orman varlığımız yok edilecek. Orman ekosistemimiz yok edilecek. Bölgedeki doğal yaşam olumsuz etkilenecek. Endemik türlerimizin yaşam alanları yok edilecek. Tarım açısından çok önemli değere sahip topraklarımız; teremiz, rokamız, yeşilliğimiz ve daha birçok sebzemizin ve meyvemizin üretimi olumsuz etkilenecek. Topraklarımız siyanürle, birçok ağır metal ile kirlenecek. İnsanlarımız kanser dahil, pek çok hastalıkla ile karşı karşıya kalacaklar. Madencilik faaliyeti için kullanılacak su Sakarya Nehrimizi ve yeraltı suyumuzu olumsuz etkileyecek” dedi.
‘ÇED’İN İPTALİ İÇİN DAVA AÇACAĞIZ’
Maden projesinde tonlarca su tüketileceğinin altını çizen Bahtışen Demir, “İklim krizini, su krizini, gıda krizini ve daha birçok krizi bir arada yaşadığımız bir dönemdeyiz. Su varlıklarımızı hem tüketecek hem kirletecek bir projede kamu yararı olamaz. Bölgeyi yok edecek bu projenin yapılmasına izin vermeyeceğiz. Yapılması planlanan bu proje bir ölüm projesidir, doğayı yok ediş projesidir. Bizler ÇED olumlu kararının iptali için dava açacağız. Hem de sadece bir tek dava değil; sivil toplum kuruluşları, dernekler, köylüler birçok kurum ve yurttaş bu projenin ÇED olumlu kararının iptali talepli yüzlerce dava açacak. Ama şunu da herkes bilsin biz aynı zamanda sahada olacağız, bölgedeki varlığımızı daha da güçlü bir şekilde devam ettireceğiz. Alpagut-Atalan ormanlarının bir tek dalını kestirmemek için elimizden gelen her şeyi yapacağız” ifadelerinde bulundu.
‘HALK MÜLKSÜZLEŞTİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR’
Bölge halkının topraklarından edilmeye çalışıldığına işaret eden Bahtışen Demir, “Şirketin bölge halkını mülksüzleştirmek adına yok parasına topraklarını maden için köylülerin ellerinden alma girişimlerine de sessiz kalmıyoruz. Tek argümanları olarak bölgenin kalkınacağını iddia edenler bugün kamulaştırma tehdidiyle ucuz yoldan köylülerin tarım arazilerini ellerinden alma niyetinde. Bu süreçte de hiç bir arkadaşımızı yalnız bırakmayarak gerekli hukuki destekle alanda olacağız. Bu toprakların esas sahiplerinin kim olduğunu mücadelemizle öğreteceğiz. Bizler doğayı, emeği, halk sağlığını ve yaşam alanlarımızı savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
