Pülümür kırsalı 3 gündür yanıyor
- ekoloji
- 11:04 20/4/2018
Pülümür kırsalında helikopterlerin bombalaması sonucu 3 gün önce başlayan orman yangını, yayılarak büyüyor.
Pülümür kırsalında helikopterlerin bombalaması sonucu 3 gün önce başlayan orman yangını, yayılarak büyüyor.
Dicle Vadisi’nde DSİ tarafından “ıslah” adı altında yapılan çalışmalara tepki gösteren Hewsel Koruma Platformu, “Tarih kimlerin ıslah edilmeye muhtaç olduğunu gösterecek” açıklaması yaptı.
Kayyum döneminde Van Ticaret ve Sanayi Odası'na satılan VOTAŞ’ta yaşanan ağaç kıyımına tepki gösteren ekolojistler, “Meyve vermeyen ağaçlar, yarma aşı veya göz aşısıyla tekrar aşılanabilirdi ve 1 yıldan sonra tekrar meyve verirdi. Burada yaşayan kuşlar, kelebekler, börtü böceklerin de hayatı sonlandırıldı” dedi.
Hükümetin İstanbul Boğazı’nda yaşanan gemi kazası sonrası Kanal İstanbul projesini meşrulaştırmaya çalıştığını söyleyen Çevre Mühendisi Sedat Durel, tamamen rant elde etmek için geliştirilen proje için “İstanbul’un orta yerine bomba koymak gibidir” uyarısında bulundu.
DBP'li Van Büyükşehir Belediyesi'ne ait olan; ancak kayyum döneminde Van Ticaret ve Sanayi Odası'na satılan VOTAŞ’ta ağaç kıyımı yaşanıyor. 10 yıllık 7 bin meyve ağacının kesildiği öğrenildi.
Bahar aylarının kendini iyiden hissettirdiği Van’da guldexwînler (ters lale) renk vermeye başladı. Kırmızı ve sarı renkte açan laleler özel bir görsellik sunuyor.
Türkiye’de 56 ekoloji örgütü farklı kentlerde yaptıkları ortak açıklama ile Ekoloji Birliği’nin kuruluşunu deklare etti. Ekoloji Birliği, “Direnişin güçleneceği, yeni yerlerde filizleneceği ve yaşamı savunma irademizin daha da kuvvetleneceği zemin için bir araya geldik” sözleriyle kuruluş amaçlarını duyurdu.
Sur ve Hasankeyf'in herkese ait ortak bir miras olduğunu vurgulayan Hasankeyf'i Yaşatma Girişimi, 28 Nisan Sur ve Hasankeyf Küresel Eylem Günü'nde yapılacak eylemlere katılım çağrısında bulundu.
Doğal güzelliğiyle göz kamaştıran Munzur Gözleri’ne çöp bırakılmasına tepki gösteren yurttaşlar etrafta yaptıkları temizlik sonrası ziyaretçilere temizlik konusunda duyarlılık çağrısı yaptı.
İlerleyen yaşına rağmen çobanlık yapmaya devam eden Fatma Kaya, hayvanlar ve doğayla arasında bir bağ oluştuğunu kaydederek, “Annemden öğrendiğim geleneği çocuklarıma taşıyacağım” dedi.
Nükleerin canlı yaşamı için büyük risk taşıdığını belirten NKP üyesi ve Mersin Tabip Odası eski Başkanı Dr. Ful Uğurhan, santralin inşaat izninin törenden önceki gün çıktığını söyledi. Uğurhan, nükleerle birlikte sakat çocuk doğum oranında artış olacağını söyledi.
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, organik üretime ilgi duyan insanları bir araya getirerek ekolojik yaşamı yaygınlaştırmayı hedefliyor. Dernek İletişim Sorumlusu Turgay Özçelik, “Ne yersen O’sun. Ne yediğimizi bilmediğimiz için kendimizi de bilmiyoruz. Yabancılaşmanın içindeyiz" dedi.
Akkuyu Nükleer Santralin meşrulaştırılma çalışmasına yönelik çalışmalara dikkat çeken HDP Ekoloji Komisyonu Sözcüsü Prof. Dr. Beyza Üstün, “Bu santral çalıştığı andan itibaren hepimiz için ölüm demektir” dedi.
HDP’nin Ekolojiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Murat Çepni, Meclis’e getirilen DSİ kanun tasarısının tarım alanları ve ormanların şirketlere peşkeş çekilmesi noktasında kritik bir adım olduğunu söyledi. Çepni, tasarı ile özellikle geçimlik hayvancılığın sonunun getirileceği uyarısında bulundu.
Van Gölü, 19 dereden gelen çöpler ve çevresinde bulunan 8 belediyenin atık sularıyla yok ediliyor. Belediyelerin kirliliği kapatmak için gölü molozla doldurduğunu belirten ekoljist Fetih Şahin, biyolojik arıtma tesisinin kurulması gerektiğini söyledi