Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”ndan sonra, 11 Temmuz'da 30 kişiden oluşan Barış ve Demokratik Toplum Grubu, Federe Kürdistan Bölgesi'nin Süleymaniye kentinde bulunan Şikefta Casenê bölgesinde gerçekleştirdiği törenle silahlarını yakarak imha etti. 

 

Töreni yerinde izleyen Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Feray Mertoğlu, Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nun attığı adımın umut verici olduğunu belirterek, bu kapsamda Türkiye’nin mutlaka demokratikleşmesi gerektiğini söyledi.

 

‘BARIŞ ÖZLEMİ VAR’ 

 

Türkiye’de Kürt sorunun çözümsüzlüğünden kaynaklı 40 yıldır devam eden çatışmanın ardından savaşın barışa evirilmesine dönük atılan tarihi adımlara tanıklık ettiklerini ifade eden Feray Mertoğlu, Abdullah Öcalan’ın çağrısına yönelik PKK’nin böyle bir adım atmasının çok kıymetli ve değerli olduğunu söyledi. Yola çıktıkları 10 Temmuz’dan törenin yapıldığı ana kadar çok büyük bir heyecan yaşadıklarını dile getiren Feray Mertoğlu, “Yola çıktığımız andan itibaren büyük bir heyecan içindeydik. Yol boyunca her şey büyük bir ahenk ve disiplin içinde ilerliyordu. Casenê Mağarası’na vardığımızda her şey hazırlanmıştı. Sıcağa karşı tenteler kurulmuş grubun konuşması için bir platform hazırlanmıştı. Gelen konuklar için her şey en ince detaylarına kadar düşünülmüştü. Tüm konukların yüzü Casenê Mağarası’na dönük bekliyorduk. Alkış ve slogan atılmayacağına dair Türkçe, Kürtçe ve İngilizce uyarılar yapıldı. Törene dakikalar kala aklıma 40 yıllık mücadele içerisinde köy yakmalar, faili meçhuller, göç eden insanlar ve hala cezaevinde olan insanlar tek tek gözlerimin önünden geçiyordu. Tüm bunlar zihnimi kurcalarken birden bir alkış koptu ve alkışlar, zılgıtlar eşliğinde Gerillalar Casenê Mağarasında bize doğru geldiler. En önde KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat ve bir grup gerilla yer aldı. Sloganlar atılmasın denmişti ama nasıl atılmasın ki 40 yıllık bir barış özlemi var herkesin yüreğinde” dedi.

 

‘BU ADIM HERKES İÇİN BİR UMUT OLDU’

 

Oradaki atmosferi tarif etmenin zor olduğunu aktaran Feray Mertoğlu, “Gerillalar geldiğinde insanların gayri ihtiyari sloganlar, alkışlar ve büyük bir coşkuyla karşılaması barışa duyulan bir özlemin yansımasıydı aslında. Çünkü insanlar barış gelsin diye binlerce evladını yitirdi, kimisi ise yıllardır cezaevindeki çocuğunu bekliyor. Yani herkes barışa susamış ve herkes farklı yönden barışa ihtiyacı var. Bu adım herkes için bir umut oldu. Ama bu umut adımını güçlendirmek bunu kalıcı barış haline getirmek mücadeleyle mümkündür. Çünkü barış bahşedilen bir şey değil, kazanılan bir şeydir. Bunun için herkesin barış için mücadele etmesi gerekiyor. Bunu iktidarların insafına ve keyfine bırakamayız” ifadelerini kullandı.

 

‘BARIŞTAKİ SAMİMİYETİ GÖSTERİYOR’

 

PKK’nin silahlarını yakmasının törenin çok farklı anlamları olduğunu kaydeden Feray Mertoğlu, “Bence silahların yakılması ritüeli aslında baskıdan ve zulümden yana olmadıklarını gösteriyor. Silahların bir başkasının elinde ve bir başkasının ölümüne neden olmasın diye yaktılar. Artık Ortadoğu’da savaşın olmasını istemedikleri ve kardeşlik hukukunda ne kadar samimi olduklarının bir göstergesi olduğunu düşünüyorum” diye belirtti. 

 

 'KOMİSYONUN KURULMASI ÖNEMLİ'

 

Meclis’te kurulması beklenen komisyona işaret eden Feray Mertoğlu, “Komisyon önemli. Bu komisyonun yapısı öncelikle kapsayıcı olmalı. Demokratik ve önyargıların işlemediği, gerçekten ülkeye barış ve demokrasinin gelmesini sağlamak için kurulmalı. Sadece Meclis’te grubu bulunan siyasi partilerle değil, hukuk örgütlerinin meslek örgütlerinin bu işin uzmanı olan tün toplumsal dinamiklerin de bu komisyon içinde yer alması gerekiyor. Bu komisyon bütün ezilen halkların, işçi sınıfının ve emekçilerin eşit yurttaşlık ilişkisiyle hareket edecek bir yapıya sahip olması gerekiyor” diye konuştu. 

 

‘YOL TEMİZLİĞİNE İHTİYAÇ VAR’

 

Meclis’te kurulacak komisyonun “genel demokratikleşme” amacına hizmet etmesi için işlevsel olması gerektiğini vurgulayan Feray Mertoğlu, “Komisyonun işlevsel hale gelmesi için öncelikle PKK’nin var olmasına neden sorunların ortadan kalkması gerekiyor. PKK bir günde oluşmadı öncesinde yaşanan sorunların sonucu olarak ortaya çıktı. Bu nedenle öncelikle bu sorunların ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu sonuca giden yolların temizlenmesi gerekiyor. Bir halkın dili, kültürü ve seçtiği insanlar tarafından yönetilme hakkına saygı duyulmalı. Halkların bir arada yaşamasının yollarının açılması ve tek dil, tek din, tek ırk anlayışından vazgeçilmesi lazım. Eşit yurttaşlık ve lağvedilen hukuki zeminin tekrardan yerine getirilmesiyle Meclis’teki komisyon işlevselliği sağlanır” dedi. 

 

‘FARKLI KESİMLERLE BİRARA GELİYORUZ’

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) “Barış ve Demokratik Toplum” buluşmaları kapsamında Türkiye ve Kürdistan’da halk toplantıları gerçekleştirdiğini anımsatan Feray Mertoğlu, “Bizler de DEM Parti bileşenleri olarak kendi cephemizden katılıyoruz. Kadınlar olarak Barışa İhtiyacım Var İnisiyatifiyle birlikte mücadele ediyoruz. Çeşitli sol ve sosyalistlerle yan yana gelip sürece dair daha fazla nasıl katkı sunabilir gibi tartışmalar yürüyoruz. Barışın tesis edilmesi, Türkiye’nin demokratikleşmesi hepimizin yararına olacak. Bütün toplumsal kesimlere gitmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.  

 

'ÖCALAN'IN ÇAĞRISI OLUMLU’ 

 

Abdullah Öcalan’ın 9 Temmuz’da yaptığı çağrısında “Sürece yönelik her türlü eleştiri ve önerilerinizi, katkılarınızı dört gözle beklediğimi belirtmeliyim” çağrısını çok anlamlı bulduğunu aktaran Feray Mertoğlu, “Abdullah Öcalan’ın bu çağrısını çok olumlu buluyorum. Süreç şimdi devlet ve Öcalan arasında geçen bir süreç. Bu diyaloğun halklar ve toplum lehine verimli geçmesi için elbette ki bizim öneri ve görüşlerimiz varsa bunu iletmekten asla çekinmeyiz. Bizim şöyle bir önerimiz olacak; Barış ve demokrasi grubu büyük bir adım atmıştır. Burada siyasi parti, STÖ ve toplumun tüm kesimlerine büyük bir sorumluluk düşüyor. Sorumluluğumuzu yerine getirmek için de bu süreci asla iktidarın uhdesine bırakmamalıyız. Herkesin barış için bir adım atması gerekiyor. Çünkü bu ülkenin mutlaka demokratikleşmeye ve barışa ihtiyacı var. Bu nedenle birlikte mücadelenin koşullarını oluşturmamız gerekir” dedi.

 

MA / Esra Solin Dal