Bakırhan: Amed’in barış iradesi Ankara çözümü ile buluşmalı

AMED – DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Ankara Amed’in bu sürece ilişkin barış taleplerini düşüncelerini önemsemeli. Sayın Öcalan’ın kendisi Türkiye çözümü diyordu. Sayın Öcalan’ın dediği şeyi tekrar ediyorum. ‘En büyük gözlemci Türkiye halklarıdır, en büyük 3’üncü göz Türkiye’de yaşayan 85 milyondur’ Türkiye’de çözüm isteyen bir aktör haklı olarak da Türkiye halklarını en başa koyması kıymetli ve değerlidir” dedi.
 
Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü Derneği (DİSA), Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği’nin desteğiyle Amed’deki bir otelde “Çözüm Süreci: Aktörler ve Dinamikler” başlıklı bir yuvarlak masa toplantısı düzenledi. Toplantıya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) temsilcileri, belediye eşbaşkanları, akademisyenler ve çok sayıda davetli katıldı.
 
Programın açılış konuşmasını Dicle Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun yaptı.
 
Ardından söz alan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ise sürece dair değerlendirmelerde bulundu.
 
‘YOLUMUZA DAHA GÜÇLÜ KOYULACAĞIZ’
 
DİSA’ya teşekkür ederek söze başlayan Bakırhan, “Türkiye’de Kürt meselesini konuşmak Türkiye’nin demokratikleşmesini konuşmak elbette önemlidir ama bunu Amed’de konuşmak başka bir önemlidir, çok değerlidir. Yıllardır meselenin çözümünde bu ve benzeri süreçlerde genelde siyasetler Amed’den mesajlarını veriyorlardı. Biz de bugün tabi o düzeyde olur mu ama kendi partimizin süreçle ilgili düşüncelerini sizlerle enine boyuna açıkça tartışacağız. Açık olacağız. Bizim bildiğimiz her şeyi Amed bugün bu salonda çok kıymetli kurum temsilcileri de duyacaklar. Çünkü bu süreç sadece dem partinin süreci değil, Amed’in sürecidir. Yıllardır kent olarak Kürt meselesinin çözülmeyişinden dolayı en büyük bedeli, en büyük çabayı veren bir kenttir. Dolayısıyla burayı önemsiyoruz, sizleri önemsiyoruz. Bu çatı altında bir araya gelen bütün dostları çok önemsiyoruz. Ortak akılla fikirlerimizi, düşüncelerimizi biriktirerek, büyüterek bu süreçte doğru bir yol alabileceğimizi düşündüğümü için de beraber paylaşıp tartışıp umarım bu toplantı sonucunda da çok zengin düşüncelerinizi, fikirlerinizi, önerilerinizi, eleştirilerinizi alarak; yolumuza daha güçlü bir şekilde koyulacağımızdan eminim” ifadelerini kullandı.
 
Meclis’in açılışı olan 1 Ekim 2024’te yeni bir süreç başladığının altını çizen Bakırhan, “ En başta söyledik bu süreci önemsiyoruz. Önemli bir süreçtir, içini doldurabilirsek sürece uygun birlikte adımlar atabilir, taleplerimizi düşüncelerimizi ortaklaştırabilirsek eminim Amed’de önümüzdeki aylarda belki de yakın zamanlarda bu meselenin başka aktörleriyle belki bir araya gelme imkanlarımız doğabilir” dedi.
 
‘EN BÜYÜK GÖZLEMCİ TÜRKİYE HALKLARIDIR’
 
Amed’in barış iradesinin artık Ankara çözümü ile buluşmasının önemli olduğunu kaydeden Bakırhan, şunları söyledi: “Ankara Amed’in bu sürece ilişkin barış taleplerini düşüncelerini önemsemeli. Siz de bilirsiniz 4 saatlik İmralı ziyaretinde de net bir şekilde ortaya çıkan bir şey vardı. Sayın Öcalan’ın kendisi Türkiye çözümü diyordu bu çok önemli. Türkiye çözümü derken çıktığımızda birçok sorular da bizlere sorulmuştu. Gözlemci ülke var mı 3’üncü göz var mı, bu sürecin hakemi kimdir, yarın öbür gün bu süreç aksarsa hakem rolünde kim gerçekleri kamuoyu ile paylaşacak? Sayın Öcalan’ın dediği şeyi tekrar ediyorum. ‘En büyük gözlemci Türkiye halklarıdır, en büyük 3’üncü göz Türkiye’de yaşayan 85 milyondur.’ Türkiye’de çözüm isteyen bir aktör haklı olarak da Türkiye halklarını en başa koyması kıymetli ve değerlidir.
 
QAMIŞLO’DA ŞAM’LA ÇÖZÜM ARIYOR
 
Türkiye artık Kürtlerden, Kürtlerin talep ve istemlerinden bence artık korkmamalıdır. Nasıl biz Türkiye çözümünü istiyorsak emin olun Qamişlo da Şam ile bir çözüm süreci arıyor. Qamişlo’da Şam’la Suriye barışını arıyor. Bunlar çok kıymetlidir. Kürtler artık Türkiye için bir tehdit değil, tehdit olarak düşünenler varsa bunu artık çıkarmalıdır.  Kürtler Türkiye için bir barış imkanıdır. Sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu’da güçlü ekonomisi ve demokrasisiyle örnek model olabilecek bir imkana artık sahip olabilir. İlişkiler demokratik ve barışçıl bir zeminde büyürse Türkiye büyür, Türkiye demokrasisi büyür. Türkiye’nin 100 yıl önceki ret ve inkar politikalarının devamı aslında bir biçimiyle Türkiye’yi kendi içerisine kendi sorunlarıyla uğraşmaya hapseder. Bu da 85 milyonun kaybına olur. Onun için biz Türkiye çözümü önemsiyoruz. Sizleri önemsiyoruz, katkılarınızı katılımınızı önemsiyoruz. Biliyoruz ki eğer bir sorun çözülecekse 100 yıllık bir mesele Türkiye’nin son 50 yılını tüm enerjisini ekonomisini emen, Türkiye’nin her anlamda, birçok anlamda büyük zararlara uğradığı bu sorunun çözüm yeri kendi evimizdir. Bakın Amed’den söylüyorum, Türkiye hepimizin evidir, Türkiye hepimizindir. Türkiye sadece Türklerin değil, Türkiye’de yaşayan başta Kürtler olmak üzere bütün halkların ve inançlarındır. Onun için hiç çekinmeden kendi evimiz diyorum. Kendi evimizde çözüm arıyorum diyorum ve bunun doğru bir şekilde anlaşılması gerektiğini de belirtmek istiyorum.
 
KÜRT ZEMİNİN DE ÇATLAK YOK
 
Son dönemde çok farklı tartışmalar var. Kürt zeminin de bir çatlak yok. Bir farklılık, bir ayrılık yok. Kürt partileri ve kurumları örgütlü zeminleri hep birlikte Türkiye çözümünü önemsiyor. Sayın Öcalan’ın Barış ve Demokratik Toplum Çağrısının yanındadır ve başarıya ulaşması için de elinden gelen bütün çabayı net bir şekilde ortaya koyuyor. Yine Amed’den evirmeden çevirmeden söyleyeceğim, biz DEM Parti olarak Kürtler ve Türkiyeli emekçiler olarak hiçbir yerde ve hiçbir zaman Türkiye’nin ihlafına olan, Türk ve Kürtlerin aleyhine olan bir zeminde bulunmayız. Biz Türkiye'nin ihlafına olmayan Kürtlerin lehine olan Türkiye’de halkların ve 85 milyonun lehine olan demokratik geleceğin mücadelesini yürütüyoruz. Çünkü bizim kadim bir ortaklığımız var. Evet yüz yıldır belki inkarcı, retçi politikalarla bu kadim ortaklık başka bir yere evrildi ama bu topraklarda bu coğrafyada bin yıllardır Türkiye’de Türk halkı başta olmak üzere diğer halklarla bir dayanışma içerisindeyiz. Tarihin en zorlu süreçlerinde yapılan ittifaklarla iş birlikleriyle birlikte kazanan bu zemin olmuş, kazanan Türkiye halkları olmuş ve bunun önümüzdeki dönemde de tekrar geçmişteki hukuka ve ilişkilerin demokratik bir zemine evrilmesi için de yine hepimizin bir çaba içerisinde olması gerekiyor. Türkiye artık dönemsel kaygı ve korkulardan öteye geçmek durumundadır. Bu kaygı ve korkuları bir yere bırakmadan demokratik bir Türkiye’yi demokratik bir Türk Kürt ilişkisini güncellemek inşa etmek zordur. Umarım bu kaygı ve korkular bir sorun olmaktan çıkar. Biz ortak kader fikrine inanan bir halkız buna hiç bir zaman halel getirmedik. Ortak kader fikri son yıllarda zedelendi, bizim irademizin dışında bir yaklaşımdı. Önümüzde gelecek yüzyılı yeniden inşa etmek ve tekrar kaybetmemek üzere yoğunlaşmamız çalışmamız bu sürecin başarıya ulaşması için hep birlikte mücadele etmemiz gerekiyor.
 
ARTIK BARIŞI KONUŞMAK LAZIM
 
Geçen yüzyıldan kaybettiklerimiz çok büyük, en başta evlatlarımızı kaybettik. Yıllarımızı kaybettik, kaynaklarımızı ekonomimizi kaybettik. Türkiye bir baştan diğer başa ciddi bir çürüme ile yüz yüze kaldı. Artık barışı konuşmak, hepimizin kazancına olan bu süreci konuşmak, büyütmek ve sonuca ulaştırma süreci olduğunu belirtmek istiyorum. 22 Ekim ve 27 Şubat çağrısını umut verici olarak değerlendirdik olumlu görüyoruz ama sadece bununla kalmamalı, bu sürecin başarıya ulaşması için herkes üzerine düşen sorumluluğu ve yapılması gerekenleri yerine getirmek durumundadır. Ortak bir akılla yüzyıllık bu meseleyi çözebileceğimize inanıyoruz. Bu konuda inancımız tamdır. Sayın Öcalan ile İmralı’da yaptığımız görüşmelerden çıktığımızda da aynı şeyi söyledik. Sayın Öcalan da umutludur inanıyor, bu yüzyıllık meselenin demokratik bir zeminde diyalogla müzakereyle çözülebileceğini paylaştı. Katılıyoruz, doğrudur. İlk kez böyle bir süreç toplumdan bu kadar büyük bir rıza alıyor. Siz de takip ediyorsunuz zaten politik bir kent, önemli politik aktörler de burada. Siyasi partiler başta olmak üzere Türkiye toplumunun hatırı sayılır kesimi en son yapılan anketlerde yüzde 60 civarında adımların atılmasıyla birlikte bu oranın yükseleceğine inanıyoruz, yüzde 60 bu süreci destekliyor. Bu çok önemli. Bu çok kıymetlidir hepimize sorumluluklar düşüyor.
 
Arkadaşların çatışma çözümleri konusunda yazdıkları söyledikleri ve yaptıkları konferansları da izledik. Emin olun burada dünyadaki hiç bir çatışma çözümüne benzemeyen bir süreç yürüyor. Sayın Öcalan’ın cesareti feraseti ile almış olduğu sorumlulukla en başta silah tartışılıyor. Dünyanın hiç bir yerinde bunca yıldır yaşanan çatışmalarda önce silah meselesi konuşulmadı, hiç bir parti, ‘Benim partim silahları bıraksın, kendisini yeniden yapılandırsın’ demedi. Buna büyük bir kıymet ve anlam biçmek lazım. Bu konunun en başa alınması bile Sayın Öcalan’ın Kürtlerin DEM Parti’nin ve benzer aktörlerin bu süreçte ne kadar samimi olduğunu ortaya koyuyor. Bizim samimiyetimizi sorgulayan herkes dünya deneyimlerinin hiç birinde olmayan ama büyük bir cesaretle en öne alınan bu meselede  Kürtlerin nerede durduklarını ne kadar samimi olduklarını bir kez daha anlasınlar, görsünler.
 
CESUR VE KARARLI ADIMLAR ATILMALI
 
Bütün süreç uzarsa boşluk oluşur ve bu boşlukların da nasıl, kimler tarafından doldurulduğunu en başta Diyarbakır biliyor, Amed halkı biliyor. Dünya deneyimlerinde de böyledir. Artık bu kadar samimiye karşısında bu kadar sade bu kadar her şeye aleni açık bir şekilde Türkiye halklarıyla dinamikleriyle paylaşan yürüyen bu sürecin artık uzamaması gerektiğini düşünüyoruz. Ben buraya indim. Havadan 5-6 tane savaş jetinin sesini bile duymak insanı ne kadar rahatsız ediyor. Umarım önümüzdeki günlerde artık o jet sesleri yerine barış sesleri, barış türküleri Amed’den duyarız. Cesur ve kararlı adımların atılması lazım. Tek taraflı beklentilerden, söylemlerden tek taraflı emir kipleriyle konuşmalardan vazgeçmek gerekiyor. Bir kenara bırakmak gerekiyor. Bir samimiyet ve inanç var, kararlılık var. Burada yapacağımız tartışmalarda da muhtemelen buna benzer bir düşüncenin ortaya çıkacağını düşünüyorum.
 
Türkiye Cumhuriyeti bu topraklardaki herkesin devleti olmak zorundadır. Türkiye Cumhuriyeti Amed’in farklılığını sorun olarak değil, zenginlik olarak gören bir ülke olduğu zaman demokratikleşir diyebiliriz. Evet, Amed farklılığını artık zenginlik olarak kabul edecek bir süreci yaşıyoruz. Kürtler bu ülkenin zenginliğidir, Kürtlerin dili bu ülkenin zenginliğidir, Kürtlerin dilinin, kimliğinin, kültürünün, demokratik değerlerinin eşit yurttaşlar olarak
 
Türkiye'de demokratik bir cumhuriyette yaşatılması önümüzde duran en büyük zorunluluktur. Biz demokratik siyasete inanıyoruz. Sayın Öcalan da ben sadece bir çağrı yaptım. Aslında bu bir başlangıçtır. Ama bundan sonrası demokratik siyasete, demokratik kurumlara, Türkiye'nin örgütlü dinamiklerine düşüyor. Eğer bu başlangıcı iyi yürütebilirsiniz barışı toplumsallaştırabilirseniz en büyük görev ve sorumluluk sizlerindir. Burada söylediğim gibi Amed halkınındır. Umarım burada yapacağımız tartışmalar da bu sürece destek sunar, bize çok güçlü fikirler verir, önerileirniz bize yol açar. Biz DEM Parti ve geleneğinden geldiğimiz bütün partiler olarak sadece bu süreçte değil en basit süreçleri bile toplumla halkla dinamiklerle tartışarak yol alan bir gelenekten geliyoruz. Bu son barış ve demokratik toplum sürecini de Karadeniz’den Trakya’ya Kürt illerinden Türkiye’nin dört bir yanına halklarına ve dinamiklerine götürmeye çalışıyoruz. Bizi bir araya getiren DİSA’ya teşekkür ediyorum. Bu sürecin başarılı olmasını umuyorum. Düşüncelerinizle de bu sürece katkı sunacağınıza inanıyorum.”
 
Bakırhan ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
 
‘KÜRTLER TABİ Kİ SAYIN ÖCALAN’A GÜVENECEK’
 
Ardından soru-cevap kısmına geçildi. “Bir aylık süre niye uzadı?”, Qamişlo’daki Konferans’ın buradaki sürece etkisi nedir?”, sorularına cevap veren Bakırhan, “Süreç çok yeni. Karşımızda yekpare bir devlet yok. Bizim gibi sözü, eylemi ortaklaşmış bir yapıdan bahsedemeyiz. Bence zaman meselesini sorun yapmamalıyız. İlk adım müzakereyi yürüten Sayın Öcalan’ın yaşam şartları, halkla buluşma imkanları adımları olmalı. Kongre meselesinde de iktidarı yakın takip ettiniz. KCK’de silah bırakacağız dedi. Biz en başındakinin böyle demesine saygı duyarız. Oraya geçmeden Tabiki Kürtler partisine, Sayın Öcalan’a güvenecek. İnsanların güveneceği adımlar atılmış değil. Bütün kaygılara rağmen bu süreci başlatana güvenmek doğru bir şey. Bizi bugüne kadar getiren, bu fırtınalara karşı getirende bir birimize olan güvenimizdir. Özgürlükler karşıtı bir masada durmaz. Sayın Öcalan varsa biz varsak olsa olsa buna güvenmek gerek. Sevindirici olan Kürt tarafının yekpare doğru ve iyi yerde, bu sürecin sorumluluklarını yapan yerde olmasıdır. Biz Ankara Türkiye çözümü diyoruz. Suriye’deki Kürtler tabi ki Şam çözümü diyecek. O konferansta iyi olan şey Kürtlerin orada ulusal irade ortaya koymalıdır. SDG’nin sadece metni değil, orada 70 kurumun ortak metnidir. Dolasıyla benim söylediğim Suriye’de de nerede de olursa Türkiye’nin hilafına olacak bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bunlar taleptir. Orada nasıl sonuç çıkacağına ben ya da Cevdet Yılmaz karar veremez.  Dolayısıyla kongreyi de öyle okumak gerekiyor” dedi.
 
Toplantının “Sivil Toplum Soruyor”  başlıklı ikinci oturumu ise basına kapalı olarak gerçekleşti.
 
 

Diğer başlıklar

21:51 ‘Alternatif ekonomi programı’ sempozyumu
21:36 Wan’da Şeva Yelda etkinliği
21:29 Meletî’de iş cinayeti
21:20 MİT Başkanı Hamas heyetiyle görüştü
20:51 Hedef gösterilen düğün kameramanı gözaltına alındı
20:43 Semsûr’da bir kadın katledildi
20:12 Brezilya Devlet Başkanı’ndan ABD’nin müdahalelerine karşı uyarı
20:06 Kürt Dil Enstitüsü yeni yönetimini belirledi
20:04 Taciz faili Serdal Ös tutuklandı
19:41 Çıplak arama dayatması için AYM’ye başvuru
19:10 Pirsûs katliamında yitirilenler anıldı
19:03 Arkaş’tan 4 Ocak çağrısı: Kürt halkı Önderliğini özgürleştirecek
18:38 Saran adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı
18:37 Paris’teki anma programı açıklandı
18:23 Gazze’deki can kaybı artıyor
18:06 Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü talebiyle imza kampanyası
17:53 İmralı Heyeti ile TİP görüşmesi: Barış demokrasi ve özgürlüğün ön şartıdır
17:44 Sema Dalçiçek ve İnci Sümbül anıldı
17:36 Gültan Kışanak: Sözümüzü güçlü kılıp sürecin rotasını çevirebiliriz
17:27 'Geleceksizlik yaşamı cehenneme çevirdi'
17:25 Erdoğan’dan savaş sanayisine yatırıma ‘barış’ kılıfı
17:22 Alevilere yönelik asimilasyon tartışıldı
17:20 Sağlık Çalıştayı’nda komün örgütlemenin önemine değinildi
16:38 Talabani: Irak'ta güçlü bir hükümet inşa edilmeli
16:35 Gençlik ve Spor Bakanı’ndan Leyla Zana açıklaması: Hukuki süreç başlatıldı
16:28 Koma Amed İstanbul konseri kaymakamlık tarafından yasaklandı
16:24 İmralı Heyeti ile TİP görüşmesi başladı
15:49 ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine TJA’dan çağrı: Özgür önderlikle buluşma zamanı
15:37 İmralı Heyeti ile AKP ile görüştü: Barış hukuksuz olmaz
15:33 'Adil, eşit demokratik bütçe istiyoruz'
15:22 Kürtlere hakaret eden akademisyen serbest bırakıldı
15:18 DAD’ın yeni eş genel başkanları belli oldu
15:11 Gazeteci Aykol’un durumu stabil
15:08 On günde 3 İHA düştü
15:01 Gazeteci Cihan Berk’in tutuklanması protesto edildi
14:57 Üç kentte hasta tutsaklar için eylem
14:47 Sandıktan 2026 bütçesine ‘hayır’ çıktı
14:45 Mereş Katliamı anması: Yüzleşme olmadan barış olmaz
14:35 KHK eylemi 151’inci haftasında: Hukuksuzluğu sonlandırın
14:33 Leyla Zana'ya saldırı protesto edildi - YENİLENDİ
14:29 İmralı heyeti ve AKP heyeti görüşmesi başladı
14:26 Mazlum Ebdî: 2026’da önemli başarılara imza atacağız
13:33 KESK'ten Meclis'e çağrı: Bütçeye onay vermeyin
13:30 Karabey kardeşler, Haran ve Bahçeci için adalet talebi
13:05 Cumartesi Anneleri 31 yıl önce kaybettirilen Aydoğan’ın akıbetini sordu
12:54 HPG’li Sedat Işık anıldı
12:16 Suriye ‘adına’ konuşan Savunma Bakanı Güler, QSD’yi tehdit etti
11:10 ABD, Suriye'de DAİŞ’e ait 70’i aşkın hedefi vurdu: Operasyon kritik önemde
10:56 Cizîr'de serbest bırakılan taciz faili tekrar gözaltına alındı
10:55 Fenerbahçe Başkanı Saran uyuşturucu soruşturmasında ifade verecek
10:37 İngiltere’den Şara’nın komutan ve tümenlerine yaptırım
10:29 Deklarasyon: Kentleri kadınların barış ısrarıyla yeniden kuracağız
10:11 Xwebûn 6 yaşında: Kürtçe gazeteyi her koşulda halka ulaştıracağız
10:10 Ortadoğu’da 2025: Değişen güç dengeleri
09:46 ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine çağrı: Önderliğin özgürlüğünü haykırma günüdür
09:06 Avukat Duygu İnegöllü: Harran GBM hukuka aykırı tutsaklık merkezi oldu
09:05 Cûdî'de 50 bin palamut ekilecek
09:04 İspanya: Yüksek özerklik, açık yetki anlayışı, katılımcı demokrasi
09:02 Sebahat Tuncel: Komünal demokrasi kadınlar için yeni bir dünya
09:00 20 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
19/12/2025
23:13 Bakırhan: Demokratik anayasa ihtiyaç ama masada değil
22:25 Şam’dan muhatap belirtmeksizin Rojava’ya ‘entegrasyon’ belgesi
20:52 Cezaevi savcısından 30 yıllık tutsaklara: Bakan da arasa sizi bırakmayacağım
20:45 Riha’da trafik kazası: Bir kişi yaşamını yitirdi
20:37 'Leyla Zana üzerinden Kürt kadın mücadelesi hedefleniyor'
20:14 Nazım ve Cihan anması: Hakikat yolunda yürüdüler
20:05 Cihan Bilgin ve Nazım Daştan Kobanê’de anıldı
20:02 Fenerbahçe Başkanı Saran ifadeye çağrıldı
19:58 Hakimlik taciz faili öğretmeni serbest bıraktı
18:41 223 işçi 144 gündür direniyor
18:38 Gazeteci Cihan Berk tutuklandı
18:08 AYM’den 3 kitabın yasaklanmasına hak ihlali kararı
18:03 BM: Gazze’de soğuktan 3 çocuk yaşamını yitirdi
17:17 İstanbul'da ESP'li 6 kişi tutuklandı
16:55 Gazeteci Aykol’a yeni bir antibiyotik tedavisi başlandı
16:52 Çandar’dan Erdoğan’a: Dışişleri Bakanınıza ayar verin
16:37 Mûş'ta kadınlar bir araya geldi
16:19 AKP raporunda eski yöntem ve eski söylemler: Özerk Yönetim “tehdit” olarak tanımlandı
16:18 İŞKUR'da kura hilesi iddiası: AKP'li aileden 5 kişiye kura çıktı
15:21 Çetin Arkaş: Önder Apo’nun istediği kişilerle görüşmesinin imkanları yaratılmalı
15:09 Bozan: Cezaevi İvrendi’ye düşman hukukuyla yaklaşılıyor
15:00 Kamu emekçileri iş bıraktı
14:55 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıl dönümünde cezaevi tellerine karanfil bırakıldı
14:44 Yazar Tunç’un Mereş katliamını konu alan kitapları yeniden basıldı
14:27 Katledilen Taybet İnan ve 29 kişi anıldı: İnsanlığa karşı suçtur
14:23 Kayyım kararının yürütmesinin durdurulması karara bağlanacak
14:22 İHD: 'Hayata Dönüş' operasyonlarında cezasızlık politikası sürdürülmüştür
14:13 Kaya’nın taziyesine kitlesel ziyaret
14:09 Katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Daştan için mevlit verildi
12:46 'Katledilen arkadaşlarımızın hesabını sormaktan vazgeçmeyeceğiz'
12:33 AKP raporunu Meclis'e sundu
11:51 DEM Parti İmralı Heyeti ile TİP görüşmesinin tarihi belli oldu
11:13 Farqînli yurttaşlar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü halkın özgürlüğüdür
10:53 Cizîr’de taciz faili öğretmen gözaltına alındı
09:53 2025: Küresel güç dengeleri değişti, yeniden mevzilenme başladı
09:29 Cizîr’de çok sayıda öğrencinin taciz edildiği ortaya çıktı
09:25 'Hasta tutsakları hala cezaevinde, barışa nasıl inanalım?'
09:24 10 yıldır kayyımın yönettiği kent komün ve meclislerle yeniden inşa edilecek
09:20 Eril şiddet çemberinde bir yaşam mücadelesi
09:19 Veysi Aktaş'tan 'Umut ve Özgürlük' mitingine katılım çağrısı
09:16 19 Aralık'tan bugüne tecrit daha da derinleşti
09:16 Şanogel kuruldu: Sokağa ve halka ulaşmak istiyoruz
09:15 Rûbarêşîn ve Sergen dereleri HES kıskacında
09:08 Mereş'te 47 yıllık yara: Yüzleşin
09:07 Filozof Holloway: Rojava sistemdeki süper çatlaktır
09:01 İsviçre: Doğrudan demokrasi ilkesi esastır
09:00 19 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:44 PİRHA muhabiri Cihan Berk gözaltına alındı
08:18 26 şirkete eş zamanlı operasyon: Gözaltılar var
18/12/2025
23:22 DEM Parti’den TFF’ye çağrı: Cezai yaptırım ağırlaştırılmalı
22:33 İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil
21:44 Ayşe Şan, konser ile anıldı
21:12 Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi
21:06 Kuyu Tipi Cezaevleri paneli: Mekanın yarattığı şiddet rejimi
19:53 KESK: Yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirildi
19:47 Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim
19:42 Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?
18:22 Denizli’de çocuk işçi yandı
18:20 Hakan Fidan, QSD'yi hedef aldı
17:47 Ebex’te Sima Semend Kadın Eserleri Kütüphanesi açıldı
17:44 Leyla Zana’ya yönelik ırkçı saldırı protesto edildi
17:39 Serhat Bölgesinde toplantılar son buldu: Tarafların imkanları eşit olmalı
17:30 Bahçeli: Abdullah Öcalan’a özgürlük mitingi ifade özgürlüğüdür
17:27 Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır
17:22 CHP'den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!
17:18 Bütçe görüşmeleri: Bu ülkenin geleceği muhalefetin cesaretine bağlı
17:10 Akın Birdal: İşçi sınıfının ekmeği barıştadır
16:56 Ev baskınında polis, 5 yavrusu olan köpeği kurşunlayarak öldürdü
16:40 Gazeteci Aykol, 2 ay 4 gündür yoğun bakımda
16:30 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısı gerçekleştirdi
16:22 Bakanlık Kazanhan'ın katili için 1,5 yıl sonra kırmızı bülteni uyguladı
15:37 30 bin TL’lik zam teklifi geri çekildi
15:06 Qers Barosu’ndan ırkçı doktor hakkında suç duyurusu
15:04 Kadınlardan 'Kadın Mitingi'ne katılım çağrısı
14:56 Ayşe Şan mezarı başında anıldı
14:37 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşmesinin tarihi beli oldu
14:37 Dersim Gazeteciler Platformu kuruldu
14:36 CHP raporunu Meclis’e sundu
14:33 Çetin Arkaş: Barış olacaksa yapılanlarla yüzleşilecek
14:30 KESK: Emekçiler bu bütçeyi kabul etmiyor
14:03 DEM Parti Gençlik Meclisi üyesi kaçırılıp işkence yapıldı
13:43 Irkçı akademisyenden Kürtlere hakaret: Hakları kısıtlansın, çalıştırılmasınlar
13:00 Ahmet Türk’ten Bursaspor’a tepki: Bu tüm Kürtlere yapılan hakaret ve tehdittir
12:54 Türkiye’nin Suriye’de hedeflediği ‘üç’ şey
12:42 Barolardan Leyla Zana'ya küfre yaptırım çağrısı
12:02 Sincar davası bir kez daha mütalaa için ertelendi
12:00 Nazım ile Cihan’ın çektiği fotoğraflar sergilenecek
11:18 Asgari ücreti işveren belirleyecek: En yüksek oran yüzde 30
10:48 Efrin'de bir kadın işkenceyle katledildi
10:29 Kenanoğlu: 'Umut ve özgürlük' mitingi sahiplenilmeli