Peköz: Kıbrıs ve Kürt sorununda Abdullah Öcalan'ın paradigması Ankara için fırsat

img
ANKARA - Türkiye'nin Kürt ve Kıbrıs konularında değişme gitmemesi durumunda, uluslararası baskıyla değişme zorlanacağını söyleyen Dr. Mustafa Peköz, Abdullah Öcalan'ın projesinin Ankara'nın kendisini yenilemesi için bir fırsat olduğunu söyledi. 
 
Soğuk Savaş döneminin ardından zayıflayan "jeopolitik konumunu" Arap Baharı'yla yeniden kazanan ancak yayılma emeliyle izlediği "Müslüman Kardeşler" politikasıyla bu konunu kısa sürede yitiren Türkiye'nin "güvenilir ortak olma" rolünün sorgulanması, Batı dünyasını yeni alternatif arayışlarına itti. Enerji yollarının güvenliği ve Ortadoğu'ya müdahalede stratejik bir konumda bulunan Kıbrıs, Türkiye'ye alternatif olarak uzun süredir ABD, İngiltere ve Fransa üçlüsünün markajında. Doğu Akdeniz'deki güç ilişkilerinin merkezinde bulunan Kıbrıs'la ABD, İngiltere ve Fransa merkezli enerji şirketleriyle yaptığı anlaşmalar, İsrail'in güvenliğini sağlama politikası, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarını kontrol etme mücadelesi adanın önemini artırıyor. Küresel güçlerin, Kıbrıs'a ilgisi, Türkiye'nin adaya yönelik emelleri, Türkiye ile Batı arasında yeni bir krizin de habercisi. 
 
Mezopotamya Ajansı'nın (MA) sorularını yanıtlayan Dr. Mustafa Peköz, devletin hem Kürt hem de Kıbrıs gibi stratejik konularda büyük bir değişime gitmesi gerektiğini söyledi. 
 
Kıbrıs'ın tarihsel olarak önemi nedir?
 
Kıbrıs'ı tanımak gerek. Kısacası şunu söyleyebilirim. Kıbrıs'ın yüzölçümü 9 bin 251 kilometrekare olup, Sicilya ve Sardunya adalarından sonra tüm Akdeniz'in üçüncü, ancak Doğu Akdeniz'in en büyük adasıdır. Kıbrıs adasının Türkiye'ye uzaklığı 71, Suriye'ye 98, Mısır'a 384, Yunanistan'a ise 900 kilometredir. Ocak 1950'de Doğu Ortodoks Kilisesi, Kıbrıs Türklerinin boykot ettiği bir referandum düzenledi. Referandumda oy kullananların yüzde 90'ı Kıbrıs'ın Yunanistan ile birleşmesi yönünde oy kullandı. Böyle bir karar, aynı zamanda Birleşik Krallık'ın Kıbrıs'ı terk etmesi yönünde bir irade beyanı olarak okundu. Kıbrıslı Rumların kurduğu EOKA örgütü, Birleşik Krallık kuvvetlerini adadan çıkarmak için silahlı eylemlere başladı. Bu süreçten sonra, 1960'ta Kıbrıs Cumhuriyeti kuruldu. Kıbrıs Cumhuriyeti kurulduğunda İngiltere/Birleşik Krallık, Yunanistan ve Türkiye garantör devletler olarak belirlendi. Aynı yıl yapılan nüfus sayımına göre, ada nüfusunun yüzde 82'si Rum, yüzde 18'i Türk olarak tespit edilmişti.
 
Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurulmasının adaya nasıl bir etkisi oldu?
 
1974'te Türk silahlı birliklerinin Kıbrıs'a yaptıkları askeri harekâtın ardından, adanın kuzeyinde uluslararası hukuka aykırı bir şekilde Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin kurulduğu ilan edildi. 12 Eylül 1980 tarihinde Türkiye'de yapılan askeri darbeden sonra, Ankara'nın Kıbrıs politikasında yeni bir süreç başlatıldı ve 1983'te adanın kuzeyi "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti" olarak kabul edildi. Ankara'nın askeri ve politik zorlamasıyla tek taraflı kurulan "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti" bugüne kadar hiçbir ülke tarafından tanınmadı. Uluslararası toplum "Tek Kıbrıs" planını sürekli gündemde tuttu. Özellikle Birleşmiş Milletler, "Tek Kıbrıs" stratejisini hayata geçirmek için yoğun bir çaba sarf ediyor. 4 Nisan 2004'te, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan tarafından hazırlanan birleşme planı, adadaki Rum ve Türk yönetimleri tarafından kabul edildi. Ancak planın hayata geçmesi için her iki tarafın halkına sunulması adına referandum kararı alındı. Kuzey Kıbrıs yani Türk tarafı, plana yüzde 35'e karşı yüzde 65 oranında "Evet" diyerek kabul etti. Ancak Güney Kıbrıs yüzde 25'e karşı yüzde 75 oranında "Hayır" diyerek planı reddetti ve böylece plan hayata geçirilemedi.
 
Kıbrıs'ın tarih boyunca farklı imparatorluklar tarafından işgal edilmesinin, adanın stratejik konumuyla nasıl bir ilişkisi vardır? Tarihsel önemini biraz daha açabilir misiniz?
 
Sicilya Adası Kuzey Afrika ile Avrupa arasında, Batı Akdeniz'de stratejik bir rol üstlenirken; Kıbrıs ise Doğu Akdeniz'in merkez üssü olarak değerlendirilmiştir. Kıbrıs Adası, tarih boyunca Fenikeliler, Hititler, deniz kavimleri, Asurlular, Mısırlılar, Persler, Büyük İskender, Ptolemaioslar, Romalılar, Bizanslılar, Katolik Krallar, Venedikliler, Luzinyan Hanedanlığı, Cenevizliler, Memlukler ve Osmanlılar tarafından işgal edilmiş ve bir bakıma işgallerin devamında önemli bir sıçrama tahtası olarak kullanılmıştır. Kıbrıs, 361 yıl Osmanlıların egemenliğinde kalmıştır. İmparatorluğun dağılma dönemine paralel olarak ada, 1878 yılında kapitalist sistemin yeni imparatorluk gücü olan İngiltere tarafından zorla kiralanmıştır. Birinci Dünya Savaşı'nın hemen öncesinde Kıbrıs, Birleşik Krallık tarafından ilhak edilmiş ve Lozan Anlaşması ile bu ilhak resmileştirilmiştir. Tarihin bütün süreçlerinde, Akdeniz'in kıyı-kara bölgelerine ilgi duyan ve işgal eden tüm imparatorluklar için Kıbrıs, özellikle Doğu Akdeniz'in vazgeçilmez bir jeopolitik alanı olarak önemini hep korumuştur. Süveyş Kanalı ile birlikte Akdeniz, İstanbul-Marmara ve Cebelitarık Boğazı üç kıtanın kesişme noktası veya buluşma merkezi olmuştur. Süveyş Kanalı üzerinden Asya'ya, Cebelitarık Boğazı'ndan Amerika'ya, İstanbul Boğazı üzerinden özellikle Doğu Avrupa'ya ve Avrasya'ya olan bağlantısı nedeniyle bu alan dünya stratejik güvenliğinin en önemli bölgeleri arasındadır. Kıbrıs da bu stratejik güvenlik alanının en önemli merkezlerinden biri olarak değerlendirilmiştir. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Batı-Kapitalist, Doğu- Sosyalist blok arasındaki rekabette ve yakın tarihimizde küresel sistem içerisinde Avrupa, Asya ve Afrika'nın buluşma noktası olan Doğu Akdeniz üzerindeki çatışma alanı içerisinde Kıbrıs'ın stratejik konumu çok daha fazla ön plana çıktı.
 
Kıbrıs'ın küresel güçler açısından stratejik önemi göz önüne alındığında, adanın askeri, enerji ve ticaret yollarındaki rolü, bölgedeki jeopolitik dengeyi nasıl etkileyebilir?
 
 
İran ve Orta Asya enerji stratejileri, İran ve Orta Asya doğalgaz ve petrolünün, İran-Güney Kürdistan-Rojava üzerinden Akdeniz'e taşınıp, buradan Kıbrıs ve Yunanistan yoluyla Avrupa'ya ulaştırılması, küresel güçlerin belirlediği uzun vadeli stratejilerden biridir.
 
Birincisi, Coğrafi Konumu. Kıbrıs, çatışma merkezi haline gelen Ortadoğu'ya en yakın bölgedir. Akdeniz'deki operasyonel hava ve deniz askeri birlikleri için son derece önemli bir rol oynamaktadır ve gelecekte daha da ön plana çıkacaktır. Bugün Kıbrıs'taki İngiliz, Amerikan ve Fransız askeri üsleri, küresel güçlerin rekabetinde stratejik avantaj sağlamaktadır. Bu nedenle Kıbrıs'ın askeri olarak kontrol altına alınması, Akdeniz'deki hâkimiyet mücadelesinde büyük bir inisiyatif sağlayacaktır. İkincisi, doğalgaz rezervleri, Kıbrıs'ın deniz sahasında keşfedilen büyük doğalgaz rezervleri, adanın jeostratejik önemini artırmıştır. Kıbrıs Rum yönetimi, ABD, İngiltere ve Fransa merkezli enerji şirketleriyle yaptığı anlaşmalarla dikkatleri üzerine çekmiştir. Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarının işletilmesi için oluşturulan bölgesel konsorsiyumlar stratejik önemdedir. Bu iş birliğine orta vadede Suriye de dahil edilecektir. Üçüncüsü, stratejik ticaret yolları, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs, stratejik ticaret yollarında yaşanan değişikliklerle daha da önem kazanmıştır. Doğu Akdeniz'de üretilen enerjinin Kıbrıs ve Yunanistan üzerinden Avrupa'ya taşınması, Avrupa'nın Rusya'ya olan enerji bağımlılığını azaltma açısından son derece stratejik bir hamledir. Dördüncüsü, İran ve Orta Asya enerji stratejileri, İran ve Orta Asya doğalgaz ve petrolünün, İran-Güney Kürdistan-Rojava üzerinden Akdeniz'e taşınıp, buradan Kıbrıs ve Yunanistan yoluyla Avrupa'ya ulaştırılması, küresel güçlerin belirlediği uzun vadeli stratejilerden biridir. Bu stratejilerin merkezinde Kıbrıs bulunuyor. Küresel güçlerin Akdeniz havzasında belirledikleri stratejiler aşamalı ve kesintisiz bir şekilde uygulanmakta olup Ortadoğu'daki değişim ve dönüşüm dünyayı bütünüyle etkilemektedir. Irak, Libya, Suriye ve Lübnan'da uygulamaya konulan planlar çok kapsamlı bir stratejinin parçalarıdır. Bu stratejinin önümüzdeki yakın hedefinin İran, orta vadedeki hedefinin ise Türkiye olduğu ve planın buna göre belirlendiği oldukça net bir şekilde ortaya çıkmış durumdadır. Stratejinin başarıyla uygulanmasının önemli unsurlarından biri, Akdeniz havzasının, ama özellikle Doğu Akdeniz'in kontrolüyle ilgilidir. Küresel güçler, İran'ın Suriye, Lübnan ve Filistin üzerinden Doğu Akdeniz'de etkin olmayı amaçlayan stratejisini büyük ölçüde tasfiye ettiler. Böylelikle Suriye'de Esad rejiminin yıkılmasıyla İran'ın yakın dönemde Akdeniz'de varlık göstermesinin olanakları ortadan kaldırılmıştır. Bu nedenle sıklıkla vurgulandığı gibi Kıbrıs'ın Doğu Akdeniz'deki stratejik rolü çok daha fazla arttı.
 
Suriye'deki gelişmelerle Doğu Akdeniz'deki ya da Kıbrıs'taki gelişmeler arasında bir paralellikten bahsedebilir miyiz?
 
Suriye aynı zamanda bir Doğu Akdeniz ülkesidir. Kıbrıs ile Suriye arası yaklaşık 98 kilometredir. Kıbrıs, Suriye'nin özellikle askeri olarak kontrol edilmesinin en önemli merkezlerden biri olarak işlev görecektir. İran'a yönelik olası bir askeri operasyonunun merkez üssü de Kıbrıs olacaktır. Bütün hazırlıklar tamamlanmış bulunuyor. Aynı şekilde Şam'da konumlandırılan HTŞ'ye karşı olası bir ABD'nin veya Uluslararası Koalisyon Gücünün bir operasyonu olursa, Kıbrıs saldırı merkezi olarak kullanılacaktır. Kıbrıs Rum Yönetimi ile İsrail arasında kurulan çok yönlü stratejik işbirliğinde askeri ilişkiler belirleyici hale geldi. Bu bakımdan Kıbrıs, Suriye'yi kontrol edilen gözletleme kulesi olarak işlev göreceğini söyleyebiliriz.
 
Türkiye'nin Doğu Akdeniz ve Kıbrıs politikaları konusunda neler söylenebilir?
 
Doğu Akdeniz'deki çatışma alanının bir başka unsuru, Türkiye'nin bölgedeki hâkimiyet mücadelesidir. Bunun merkezinde esasen Kıbrıs bulunmaktadır. Kıbrıs, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de etkin bir güç olmasının önemli sıçrama tahtalarından biridir. Bu nedenle önümüzdeki süreçte Türkiye'nin Kürt sorununa ek olarak Kıbrıs'taki hâkimiyetine son verilmesi hedefleniyor. Uluslararası güçler tarafından uzun vadeli bir planın devreye konulduğuna dair çok sayıda veri ortaya çıkmış bulunuyor. Türkiye'nin Kıbrıs üzerindeki etkinliğinin sona erdirilmesi, hem Doğu Akdeniz'de hem de Ortadoğu'da önemli bir değişim yaratacaktır. Kıbrıs üzerindeki stratejiler önümüzdeki birkaç yıl içinde çok daha güçlü bir şekilde gündeme gelmesi kaçınılmazdır.
 
Ankara'nın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ilanı ile  Doğu Akdeniz politikası arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz ?
 
Ankara, Doğu Akdeniz'de hakimiyet alanını genişletmek için iki temel husustan birini tercih etmesi gerekiyordu. Birincisi, fiilen Türkiye'nin kontrolünde olan Kuzey Kıbrıs'ın Türkiye'ye dahil edilmesiydi. Böyle bir kararın uluslararası ilişkilerde tahmininden çok daha büyük sorunlara yol açacağı biliniyordu. Çok istenmesine rağmen bu olasılığın pratikte gerçekleştirme şansı yoktu. İkincisini, yani Kıbrıs'ın Kuzey bölgesini ayrı bir cumhuriyet olarak ilan edilmesiydi. Bu sağlandı. Ancak belirttiğim gibi dünyanın hiç bir ülkesi tarafından tanınmayan ve bütünüyle izole edilmiş bir bölge olarak kaldı. Ankara, "Kuz ey Kıbrıs Cumhuriyeti" ilanı ile burada konumlandıracağı askeri güçle, Doğu Akdeniz'de hakimiyetini güçlendirmeyi hedefledi. Ancak bunun da pek başarılı olmadığı görüldü. Belirttiğim gibi Ankara, Kıbrıs'ın kuzey kesimine uçak ve deniz üsleri kuramadı.
 
Ankara'nın Kıbrıs stratejisinin esastan başarısız kaldığını mı söylemek istiyorsunuz?
 
Son aylarda Kuzey Kıbrıs'ta, doğrudan Ankara'daki iktidarı hedefleyen uyuşturucu, rüşvet, şantaj kasetlerinin piyasaya sürülmesi, hatta bunların ABD ve İngiltere istihbaratlarına teslim edildiğine dair ileri sürülen iddiaların bir tesadüf olmadığını söylemeliyiz.
 
Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki pozisyonunu koruma çabaları, bölgede oluşan yeni dengeler içinde giderek zorlaşıyor. Ankara'nın 60 yıllık Kıbrıs politikalarını terk etmek zorunda kalacağı öngörülmektedir. İki toplumlu federal bir Kıbrıs'ın kabul edilmesi, Türkiye'nin Kıbrıs üzerindeki askeri hâkimiyetinin sona ermesi anlamına gelecektir. Son aylarda Kuzey Kıbrıs'ta, doğrudan Ankara'daki iktidarı hedefleyen uyuşturucu, rüşvet, şantaj kasetlerinin piyasaya sürülmesi, hatta bunların ABD ve İngiltere istihbaratlarına teslim edildiğine dair ileri sürülen iddiaların bir tesadüf olmadığını söylemeliyiz. Bütün bunlar, aslında Ankara'nın Kuzey Kıbrıs'ta kurulan kirli sistemi yöneten güç olduğuna dair mesajlardır.  Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan Türklerin yönünü Ankara'ya değil, Güney Kıbrıs'a yani Rum kesimine dönmeye başladığına dair iddiaları ve kamuoyu yoklamalarını küçümsememek gerekir.
 
Yakın dönemde Türki cumhuriyetlerinin birleşik Kıbrıs ilkesi bağlamında Rum kesimini Kıbrıs'ın resmi temsilcisi olarak tanımaları kararı Türkiye'nin uluslararası diplomasisine etkisi ne olur?
 
Semerkant'ta yapılan AB-Orta Asya Zirvesi'nde, Türk Devletleri Teşkilatı'nın üç önemli ülkesi olan Özbekistan, Kazakistan ve Türkmenistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne büyükelçi atama kararı aldı. Rum kesiminin Kıbrıs'ın resmi devleti olarak kabul etmeleri, Ankara'nın Kıbrıs stratejisine vurulmuş önemli bir politik ve diplomatik darbedir. Ankara'nın Orta Asya'da Türk devletleriyle güçlü diplomatik ilişkileri olduğu ve yakın gelecekte Kıbrıs Türk kesiminin bağımsız bir devlet olarak kabul edileceğine dair yapılan açıklamalarının hiç bir politik ve diplomatik karşılığının olmadığı görüldü. Türk devletlerinin bu kararı, Ankara'nın Kıbrıs politikasının başarısızlığının en somutlaşmış halidir.
 
Türkiye'nin Kıbrıs'tan vazgeçmesine karşılık Kerkük ve Musul'da etkin güç olması konusunda bir anlaşmadan bahsediliyor. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
 
Enerji kaynaklarının bulunduğu her bölgede Ankara'nın uzak tutulmaya çalışıldığı çok açıktır.  Bu nedenle Ankara'nın devlet refleksinde Musul ve Kerkük hayali olabilir ama gerçekler her zaman farklı işler.
 
Böyle bir gelişmenin olabilmesi hiç bir şekilde mümkün değil. Küresel güçler bakımından Doğu Akdeniz'in stratejik konumu neyse Kerkük ve Musul'un konumu da odur. Kerkük ve Musul ancak askeri olarak kontrol edilebilir. Ankara'nın başından itibaren kaybedeceği belli olan böyle bir maceraya gireceğini düşünmüyorum. Ayrıca bölgenin enerji kaynakları bakımından en önemli iki bölgesinin Türkiye'ye teslim edilmesi ne küresel güçlerin belirlediği stratejiye uygundur ne de bölgesel denklem bunu izin verir. Bunun üzerine bir tartışma yapmak, stratejik belirlemek dahi zaman kaybıdır. Enerji kaynaklarının bulunduğu her bölgede Ankara'nın uzak tutulmaya çalışıldığı çok açıktır.  Bu nedenle Ankara'nın devlet refleksinde Musul ve Kerkük hayali olabilir ama gerçekler her zaman farklı işler.
 
Kıbrıs ile Kürt meselesinin denklemini nasıl kuruyorsunuz?
 
Ankara, devlet stratejisinde Kıbrıs ve Kürt sorunu son derece önemli bir yer işgal eder. Devletin gizli anayasası olarak tanımlanan "Kırmızı Kitap'ta" devletin vazgeçilmez ve asla taviz verilmemesi gereken iki sorun var, Kıbrıs'tan asla vazgeçilmemesi ve Kürt realitesinin kabul edilmemesi. Ankara, küresel dünyanın değişimine ve özellikle bölgedeki jeostratejik ve jeopolitik gelişmeleri kabullenememesi nedeniyle iki sorunda kaybetmeye başladı denebilir. Devletin bekasını Kürtlerin yokluğu üzerine kurmuş bir devlet anlayışı, Kürtlerin bölgesel bir güç olarak kendisini ortaya koymaları ve Irak ve Suriye'de sistem kuran güçler olarak kabul görmeleri, önümüzdeki yakın dönemde İran'da bu sürecin yaşayacağı dikkate alındığında Ankara'nın devletin kırmızıçizgisinin çoktan aşıldığını ve Kürt gerçeğiyle kaçınılmaz olarak yüzleşeceği açıktır. Devlet hem Kürt hem de Kıbrıs gibi stratejik konularda büyük bir değişime gitmesi  gerekiyor. Bu değişim gerçekleşmediğinde Türkiye'nin bu konularda uluslararası baskılarla değişime zorlanması kaçınılmaz olacaktır. Öcalan'ın önerdiği "Demokratik Toplum Projesi" aslından Ankara'nın kendisini yenilemesinin ve değişmesinin önemli bir adımı olabilir. Böylelikle Kürtlerle kuracağı doğru ve objektif bir ilişki bölgesel ilişkilerde kendilerine yeni bir alan açabilir. Bunun tek yolu da Ankara'yı yönetenleri gerçekçi olmaları ve değişimi içselleştirmeleridir. 
 
MA / Selman Güzelyüz 

Diğer başlıklar

17:17 AB ülkeleri Rusya'dan gaz ithalatı yapmamak üzere anlaştı
17:13 KESK: İktidarın sadık bürokratlarına 30 bin TL seyyanen zam
16:56 HPG'li Serhat Korkmaz'ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:49 Katledilmek istenen Yasemin Durbak'a dayanışma ziyareti
16:35 Barzani: Entegrasyon garantisi olmadan QSD'nin silah bırakması beklenemez
15:38 'Engelliler ayrımcılığa, izolasyona mahkum ediliyor'
15:37 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
14:47 Okullarda ücretsiz yemek davası görüldü: 3 çocuktan 1'i okuldan aç dönüyor
14:04 Erdoğan: Kürt sorunu 'benim sorunumdur' iradesini bugün de taşıyoruz
12:16 Gülistan Kılıç Koçyiğit'ten 'Bahçeli'ye darbe olur' iddiasına yalanlama
12:10 Abdullah Öcalan’dan bütüncül hukuk mesajı: Demokrasi dışı müdahale olgusu Türkiye gündeminden çıkar
12:05 İngiltere'den sürece destek
11:39 Prof. Bose’den Abdullah Öcalan’ın çağrısına destek: Taraflar bu umut anını değerlendirmeli
11:30 TÜİK'in enflasyon oranı yine düşük çıktı
11:25 Okullarda ücretsiz yemek davası: Ne bakanlık ne de yargı çocukları aç bırakamaz
11:12 Bahçeli: Süreçten asla geri adım atmayacağız
10:52 Dêrsim’de fuhuş ağı: İsim isim teşhir ederek anlattı
10:34 DEM Parti MYK toplandı
10:32 Gazeteciler raporu: Gözaltı, soruşturma tutuklama, ceza, işten çıkarmalar sürüyor
10:16 Özgür Ülke anması: Hakikat açığa çıkarsa barışa o kadar yakın oluruz
10:08 TÖP üyesi 5 kişi gözaltına alındı
10:03 Dicle Nehri'ne düşen çocuğun cenazesi bulundu
09:55 Nahit Eren'den 'transfer' müjdesi: Söylemler kulübü yıpratmamalı
09:33 Urartular'ın 'başkenti işgal' altında
09:31 Hastane yol gösterdi: İhtiyaçlarını karşılayamaz, ancak R Tipi'ne sevk edilebilir!
09:20 Dr. Gezer: Engellilerin ailelerinin kaygıları ortadan kaldırılmalı
09:19 Prof. Dr. Şebnem Oğuz: Süreç, Türkiye'nin geleceğini belirleyen bir eşik
09:17 Mêrdîn’de uyuşturucuya karşı harekete geçtiler
09:15 Öldürülen gazeteci Hakan Tosun'un ablası: Adalet yerini bulmalı
09:07 Wan’da 10 ayda 158 hak ihlali yaşandı
09:05 Gençlerden çağrı: Uyuşturucu ve fuhuşa karşı birlikte önlem alalım
09:00 Dêrazor'un bir yanı yıkım, diğer yanı inşa
09:00 03 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
00:05 Amedspor’dan SMS kampanyası
02/12/2025
23:34 'Qamişlo’dan göçertilenlerin geri dönüşü sağlansın' çağrısı
23:23 Trump'tan Venezuela ve Kolombiya’ya kara operasyonu tehdidi
23:00 AB'nin eski dışişleri şefine gözaltı
22:11 Licê’deki fuhuş çetesine karşı toplantılar yapıldı
20:36 Dicle Nehri'ne düştüğü iddia edilen çocuk bulunamadı
20:33 Savcılıktan öz savunmaya ceza istemi
20:29 Putin: Avrupa savaş istiyorsa, hazırız
20:08 BM: Sudan savaşında 14 milyon kişi yerinden edildi
20:03 Gazeteci Karabay cezaevinden çıktı
19:10 İsrail saldırılarında 257 gazeteci katledildi
18:31 Mahkeme, hasta tutsağın tahliyesini engelleyen İGK kararını yasaya uygun buldu!
18:09 223 işçinin eylemi sürüyor: Ranta geçit vermeyeceğiz
18:07 Netanyahu: Şam’dan Hermon Dağı’na kadar silahsız bölge istiyoruz
17:46 Manavgat Belediyesi soruşturmasında 19 gözaltı
17:42 DEM Parti Heyeti İmralı'dan döndü
17:34 Lacan'da gerginlik sürüyor: Gazetecilerin ekipmanlarına el konuldu
17:15 Şüpheli çocuk ölümü davasında tahliye kararı
16:41 Ankara'da Savunmaya Özgürlük Nöbeti: Adaletin sesi yeniden yükselecek
16:19 ABD Adana konsolosu DEM Parti'yi ziyaret etti
15:59 Cinsel saldırıya uğrayan çocuk mahkemede dinlenecek
15:43 Gazeteci Karabay'a ceza ve tahliye
15:31 Besta’da asker gözetiminde ağaç kıyımı sürüyor
15:27 Amed'de Jineolojî atölyeleri başlıyor
15:22 Gazeteci Aykol'un tedavisi sürüyor
14:24 Dêrsim Emek ve Demokrasi Platformu: Alevi katliamına karşı ortak irade büyütülmeli
14:10 İzmir Barosu: Avukatların çalışma koşulları adil olmalı
14:04 Danıştay'a çağrı: Okullarda ücretsiz yemek davasını kabul et
13:36 Mîdyad’ta şüpheli kadın ölümü
13:34 Mahalleliler, taş ocağı çalışmalarını durdurdu
12:45 Bakırhan: Abdullah Öcalan'la görüşülmesi sorunun siyasal zemine taşınmasını sağladı
12:42 DSİ barajında çalışan işçi yüksekten düşerek hayatını kaybetti
12:13 İmralı Heyeti Abdullah Öcalan ile görüşmek için yola çıktı
12:02 Özgür Ülke gazetesinin bombalanması protesto edilecek
12:00 Federe Kürdistan ve idaresi dışındaki bölgelerde Kürt nüfus 10 buçuk milyona ulaştı
11:57 Filozof Ceruti: Abdullah Öcalan'ın çağrısı Ortadoğu'ya örnek olabilir
11:41 Amed Büyükşehir’den Hevsel Bahçeleri ve Dicle Vadisi açıklaması: Kararlıyız
11:36 Arap Alevileri: Suriye'deki Alevi katliamı derhal durdurulmalı
11:22 Duruşma için getirildiği Ahlat'ta 3 ay hücrede tutulacak
11:05 31 yıllık tutsağın tahliyesi Seyit Rıza'nın sözleri gerekçe gösterilerek ertelendi
11:02 Salih Müslim: Demokrasi yoksa entegrasyon da yok
11:01 Kürt mahallelerinde çete yapılanmaları
10:48 Putin ve ABD Ortadoğu Temsilcisi Witkoff Ukrayna'yı görüşecek
10:44 Bahçeli’den süreç açıklaması: Ok yaydan çıkmıştır, gemiler yakılmıştır
10:10 'Burası Kürdistan'dır' diyen Taşkesen'e sanal medya paylaşımından 4 yıl 2 ay ceza
09:40 5 kentte ‘borsa manipülasyonu’ soruşturması: 10 gözaltı
09:40 Alagöz'ün Giresun'daki maden genişletme isteği askıya çıktı
09:38 Hakime rüşvet suçlaması, eşine 9 milyon TL avukatlık ücreti kararı
09:05 Tehdit edilen eşbaşkanlar: Halkın iradesine saygı göstermek zorundalar
09:04 Mazgêrt avcıların hedefinde: Halk ve canlılar tedirgin
09:03 11'inci Yargı Paketi yarın görüşülecek: ‘Yama’ değil yeni bir İnfaz Kanunu lazım
09:03 Yerine kayyım atanan Akış’ın davası yeniden görülüyor
09:02 Yanlış restorasyon Wan'ın belleğini yok ediyor
09:01 Her yönüyle 'yaralı' bir kent: Şam
09:00 02 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
01/12/2025
23:52 Amasya'da cezaevi nakil aracı kaza yaptı
23:48 2026 yılı bütçe teklifi komisyonda kabul edildi
23:01 Geçiş Hükümeti, Süveyda'da bir kişiyi katletti
22:16 Trump, Netanyahu ile görüştü
22:12 Humus’un doğu kırsalında işkence ile toplu gözaltılar
21:15 Barrack, Şara ile görüştü, Trump desteğini yineledi
20:45 Özgür Özel'e yanıt: Kürtleri sadece sıkıştığınızda hatırlamayın
20:16 Bankacı Seçil Erzan'a 102 yıl 2 ay hapis cezası
19:41 Erdoğan: Süreç yeni bir dönemin kapısını açacak
19:34 Ukrayna'da ailelerini yitiren çocuklar Türkiye'de tecavüze uğradı
19:15 31 yıldan sonra tahliye edilen Esen: Başaracağımız günler yakın
18:24 15 yaşındaki MESEM öğrencisi ölü bulundu
18:12 Beyza Yavuz'un şüpheli ölümüyle ilgili 1 kişi tutuklandı
17:35 Gazeteci Aykol’un tedavisi devam ediyor
17:32 ÖHD: Kadın tutsaklar çifte görünmezlik yaşıyor
15:45 Barış Annesi Aliye Timur yaşamını yitirdi
15:25 Şirnex'teki baskı ve provokasyon girişimleri bütçe görüşmelerine taşındı
15:22 30 yılın ardından tahliye olan Çirik’ten örgütlülük vurgusu
15:19 Erkek şiddetine karşı işbirliği ve koordinasyon sağlanacak
14:50 DİSK 2026 asgari ücreti araştırma raporunu açıkladı
14:27 Emeklilerden ‘bütçe’ protestosu
13:24 Evrensel Gazetesi'ne saldıran sanık tahliye edildi
13:16 DEM Parti her yıl Engelliler Onur Yürüyüşü düzenleyecek
13:15 Özerk Yönetim: Adem-i merkeziyetçi bir Suriye inşa edilebilir
12:26 Sosyolog Griffin: Türk ve Kürt barışı insanlık için hayati önemde
11:35 TÜİK üçüncü çeyrek büyüme verileri açıklandı
10:52 Sudani ile Tom Barrack bir araya geldi
10:51 Köylüler, Sekasur'da maden şirketi çalışanlarını kovdu
10:40 Güney Afrika’dan Trump’ın ‘beyaz soykırımı’ iddialarına yanıt
09:20 Birçok kentte sağanak ve kar yağışı bekleniyor
09:17 Qoser’de öldürülen ailenin avukatları: Medyanın yaklaşımı insani değil
09:03 Down sendromlu Zınar ilk hayalini gerçekleştirdi, sıra ikincisinde
09:02 'Şirnex'te süreç karşıtı bir akıl var'
09:01 Hasta tutsağın eşi: Orada kalırsa yaşamını yitirecek
09:00 01 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
30/11/2025
22:50 Radyoya Dengê Gel yayın hayatını sonlandırdı
21:39 Ekoloji Derneği toprak buluşturulmak üzere 30 bin palamut dağıttı
21:26 'Kovid Yasası siyasi tutsakları kapsayacak şekilde düzenlemeli'
20:58 Tarsus'ta 'Demokratik toplumla yeniden doğuş' şöleni
20:37 Sosyalist Enternasyonal'den Kürtlere özyönetimin tanınması çağrısı
19:22 Bayındır: Devlete adım attıran Kürtlerin mücadelesiydi
19:03 'Çocuklarımız okula aç giderken huzur içinde yaşayamayacaksınız'
18:40 Goma Hûsika da maden ocağına karşı palamut ekildi
18:26 'Herkesin kendisi olarak var olduğu bir düzenlemeye ihtiyaç var'
17:45 Êlih'te 5 HPG'li için kurulan taziyelere kitlesel ziyaret
17:42 'Suriye'de Alevilere yeni bir Kerbela yaşatılıyor'
17:01 'Kadın ve annelerin mücadelesiyle zorla kaybedilmelerle hesaplaşıldı'
16:59 Ekin Kültür ve Sanat Komünü’nden asimilasyon politikalarına karşı konser
16:45 Sağlıkçılardan 'il dışı görevlendirme' protestosu
16:30 Gimgim'da 'Ava Spî'yi kurutacak proje protesto edildi
16:00 Zeynep Ersönmez'in taziyesine kitlesel ziyaret
15:59 Gimgim'da 30 bin meşe palamudu ekildi
15:53 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
15:45 ZIWAN-KURD’un açılışı gerçekleştirildi
15:18 Mêrdîn’de Şîyar Be Uyuşturucu ile Mücadele Platformu kuruluşunu ilan etti
15:12 Peru, Şili sınırında OHAL ilan etti
14:11 Mersin'de barış paneli: Artık konuşma değil adım atma zamanı
13:55 PKK’nin 'terör listesi'nden çıkarılması için AB’ye soru önergesi
13:51 Barajda yaşamını yitirenlerin isimleri belli oldu
13:21 Yemen’de kadınlar sanal şiddeti tartıştı
13:07 Süheyla Baytekîn için kurulan taziyeye ziyaret
12:36 Sri Lanka’dan kasırga sonrası yardım çağrısı