Çağlar Demirel: Kadınlar Abdullah Öcalan ile görüşmek istiyor

  • kadın
  • 10:14 19 Nisan 2025
  • |
AMED - Abdullah Öcalan ile görüşen heyette kadınların da yer almak istediğini belirten TJA’lı Çağlar Demirel, “Hem TJA olarak hem de Dünya, Ortadoğu’dan kadınların yer almasını önemsiyoruz. Ortadoğu ve dünyadaki kadın örgütleri, akademisyenlerin, Nobel ödüllü kadınların böyle bir talebi var” dedi. 
 
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) üyelerinden oluşan 7 kişilik heyetle yaptığı 3’üncü görüşmenin ardından 27 Şubat’ta "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" kamuoyu ile paylaşıldı. Tüm kesimler tarafından desteklenen çağrı, kadınlar cephesinde de büyük bir ilgi ve sahiplenmeyle karşılandı. Çağrının ardından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla gerçekleşen mitinglere ise Abdullah Öcalan’ın hem çağrısı hem de kadınlara gönderdiği mesajı damga vurdu.
 
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad- TJA) aktivisti Çağlar Demirel, Abdullah Öcalan'ın çağrısı ve kadınların bu süreçteki rolüne dair sorularımızı yanıtladı. 
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın yaptığı tarihi çağrı ile Türkiye yeni bir sürece girdi. Kadınlar tarihi çağrıyı ve etkisini nasıl değerlendiriyor? 
 
Yapılan bu çağrı yeni bir başlangıcın çağrısıdır. Çağrıyı coşkuyla ve heyecanla karşılayan kadınlar, bir de mücadele ve direnişi büyütme, daha fazla omuzlarındaki sorumluluğu hisseden bir yerden ele aldı. Çünkü kadınların mücadelesi sadece bugüne dayanan bir mücadele değil. “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nı demokratik toplumun inşası olarak ele aldığımızda kadınlar, yıllardır bu mücadeleyi ve örgütlülüğü büyüterek aslında bunu inşa etmek istiyor. Bundan dolayı da bu çağrıyı en çok da kadınların pratikleştirmesi gereken bir çağrı olarak algıladık. Kadın mücadelesi 5 bin yıllık ve hatta daha eski yıllara dayanan bir mücadeledir. Bu nedenle Sayın Öcalan'ın bu çağrısı kadınlara bir umut, bir ışık, bir gelecek vaat eden bir çağrı olarak görüldü. Bundan dolayı kadınlar, bu çağrının yaşamsallaşması için mücadele ve direniş mesajları verdi. 
 
Abdullah Öcalan İmralı heyeti ile yaptığı her toplantıda kadın meselesi ve özgürlüğüne önemle vurgu yapıyor. Bu durum kadınlarda nasıl bir duygu yaratıyor?
 
Yıllardır Sayın Öcalan'ın paradigmasında, savunmalarında açığa çıkan bir süreç var. Sayın Öcalan kadın mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu yıllardır yazan bu konuda yoğunlaşan ve ön açıcı bir yerde duruyor. Sayın Öcalan, yıllardır her görüşmede İmralı tecrit sistemindeki o ağır koşullarda bile en çok yoğunlaştığı konulardan birinin kadın sorunu olduğunu ifade ediyor. Sayın Öcalan, kadının tarihini aslında yazan ve yeni bir tarihi oluşturacak bir süreci anlatıyor. Burada önemli olan noktalardan biri de kadının kölelik tarihinden artık özgürlük tarihinin yazılacağı bir süreci ele alıyor. 
 
Aslında tarihi süreçlere baktığımızda; kadının ana tanrıça sürecinden geldiğimiz sürece kadar bilginin aslında ana ekseni kadın üzerinden kurulu. Fakat erkek egemen zihniyetin kurnazlığıyla birlikte bilgiyi çalan süreç, kadını ötekileştiren, baskılayan, tahakküm altına alan bir süreçle kendisini var etti. Tarihsel okumalarda kadın toplumsallaşmayı gerçekleştiren bir yerde dururken, erkek egemen zihniyet ise tekçilik ve tahakküm üzerinden kadını yok sayarak, köleleştirmek üzerinden kurduğu bir sistemi temsil ediyor. Tam da bu noktada Sayın Öcalan'ın kadının özgürleştirilmesi konusunda tespitleri var. Sayın Öcalan Jineoloji gibi önemli bir kadın bilimini gündeme koyan ve bunun üzerine yoğunlaşmayı sağlayan yeni bir süreci ele aldı. Dolayısıyla Sayın Öcalan kölelik zincirinden kopup, özgürlüğü esas alan bir süreci ele almak gerektiğini ifade ediyor. Biliyorsunuz Ortadoğu'da ve dünyada şu anda erkek egemen sağ eğilimin rövanşta olduğu bir süreç yaşanıyor. Yani Sayın Öcalan kapitalist modernitedeki tekçilik, milliyetçilik, cinsiyetçilik, bilimcilik ve dincilik ideolojilerinin alternatifini oluşturan, demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü bir paradigmanın hayat bulması için üzerinde yoğunlaştığı ve savunmalarında da ifade ettiği bir süreci ifade ediyor. Biz kadınlarda tam da bu noktada kadın özgürlüğünü daha fazla büyüten, daha fazla toplumsallaştıran bir yerden hareket ederek; bu süreci algılıyor ve bunun bundan sonraki süreci de bu şekilde evrilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
 
 
Kadının yok sayıldığı bir yerde Sayın Öcalan’ın ‘özgür eş yaşamı’ ortaya koyan paradigması var. Özgürlük arayışını büyüten kadın paradigması, kadın konfederalizmi ile mümkün olur.
 
Çağrı sonrası yapılan değerlendirmelerde Abdullah Öcalan’ın 21’nci yüzyılın kadın yüzyılı olması vurgusu yaptığı açıklamaları kamuoyuna yansıdı. Kadınlarda uzun süredir bu tema üzerinden mücadelesini yürütüyor. Neler söylemek istersiniz?
 
19-20 yüzyıllarda kadın köleliği üzerinden ifade edilen tekleştiren, tahakküm altında tutan, erkek egemen zihniyetin aslında geliştiği bir süreçte kadınların da özgürlük, demokrasi mücadelesi her dönem devam etti. Kadının yok sayıldığı bir yerde Sayın Öcalan’ın ‘özgür eş yaşamı’ ortaya koyan paradigması var. Sayın Öcalan’ın yine ‘içindeki erkeği öldürme’ konusunda da önemli tespitleri var. Burada bahsedilen erkek egemen zihniyetin, tahakkümcü devlet iktidar erkek zihniyetinin toplumsal olarak kadın mücadelesi ve özgürleşmesiyle aşılmasıdır. Dolayısıyla biz bunların bir bütününü düşündüğümüzde, kadınların vermiş olduğu direniş ve mücadele bu 21’nci yüzyılda artık zirveye ulaşmalı ve zafere kavuşmalı. Yani 21’nci yüzyılın, kadın yüzyılı olması demek; aslında toplumun özgür, demokratik inşasının gerçekleştiği bir yüzyıl olması demektir. Çünkü geçmiş dönemlerde sadece tekçilik üzerinden yaşam bulan erkek-devlet egemenliğinin artık aşılması gerek. Buna da toplumun yarısını oluşturan kadının öncülük etmesi demektir. 
 
Dolayısıyla buna öncülük eden ve özgürlük arayışını büyüten kadın paradigmasının, sadece Kürt Kadın Hareketiyle değil, Türkiye'deki, Ortadoğu'daki ve dünyadaki kadın örgütleriyle ortak bir kadın konfederalizmi gerçekleştirmesiyle mümkün olacağını ifade edebilirim. Birçok devrimci hareketler yıllarca  ‘Devrim olsun devrimden sonra kadın sorununa bakılır’ anlayışıyla hareket etti. Ancak Sayın Öcalan, ‘21’nci yüzyıl kadın yüzyılı’ derken de şunu ifade ediyor; ‘Kadın sorunu çözülmeden toplumsal bir demokrasiden ve toplumun sorunlarının çözülmesinden yönelik bir şey diyemezsiniz. Yani kadın özgürleşmeden toplum özgürleşemez.’ Bu felsefenin 21’nci yüzyılda kadın mücadelesine katacağı ivmeyi gösteren bir süreci ifade ediyor. Dolayısıyla bu felsefenin, bu yoğunlaşmanın getirdiği aşamada, kadının önüne kendisini özgürleştirerek; toplumu, erkeği, devleti değiştirip, dönüştürmesini hedef olarak koyuyor. 
 
Kadınlar bu sürece nasıl katılmalı, neler yapmalı? Kadınların öncülük ettiği yeni süreç nasıl olur? 
 
Kadınlar öncelikle örgütlenmeli. Kendisini eğitmeli, özgür bir paradigmayla özgür bir alanı yaratabilecek genel bir örgütlenmeye gitmelidir. Erkek egemen zihniyetin baskısına, tahakkümüne karşı mücadele etmeli. Kendi bilimini yaratmalı ki Jineoloji bunun en önemli aşamalarından biridir. Özgür eş yaşamı, yaşamsallaştırmalıdır. Erkeğin değişim ve dönüşümünü kendi önüne hedef olarak koymalıdır. Çünkü toplumda aslında bu çok tartışılan bir konudur. Bazen Türkiye’deki feminist hareketlerdeki kadınlarla konuşuyoruz; erkeği değiştirip dönüştürmek bizim sorumluluğumuzda mı diye? Öyle bir toplumda yaşıyoruz ki; kadın erkeğin ortak mücadele yürüttüğü bir alan var. Ama orada tahakkümcü erkek zihniyetini değiştirip dönüştürmek kadının özgürleşmesiyle gerçekleşen bir durumdur. Bu nedenle dünyanın her yerinde öncülük rolünü ve misyonunu kadın üstlenmelidir. Demokrasiyi, barışı, yaşamın örgütlenmesini sağlayacak her adıma, yaşamı pratikleştirebileceğimiz bütün alanları özgürlük alanına çevireceğiniz zaman aslında bu süreci örmüş olacaksınız. Bu da nedir? Kadının hem özgür yaşam alanlarını yaratması ve yaşamın alanına dokunduğumuz her alanda kadın örgütlülüğünü ve öncülüğünü yapabilecek zeminlerin oluşturmasıyla mümkündür. 
 
Tüm dünya kadınlarının kendisine ait özgür alanlarını yaratabileceği bir aşamaya gelmesi gerekiyor. İlk kez bir kadın devriminin gerçekleştirdiği bir model Rojava modelidir ve bu dünyaya örnek olan bir modeldir. Kadın devriminde, kadınlar eşit ve özgür bir şekilde yaşamın her alanını inşa edebilecek söz ve karar mekanizmasında yer alabilecek bir yaklaşımı hayata geçirmektir. 
 
 
Bu süreçte hem TJA olarak hem de Dünya, Ortadoğu kadınlarının yer almasını önemsiyoruz. Ortadoğu, dünyadaki kadın örgütleri akademisyenlerin böyle bir talebi var. Nobel ödülü alan kadınların böyle bir talebi var.
Bu süreç ile birlikte birçok kesim Abdullah Öcalan ile görüşmek istediğini açıkladı. TJA olarak sizin de böylesi bir talep veya girişiminiz olacak mı?
 
İmralı İşkence Sistemi'nden bugüne kadar Kürt Kadın Hareketi olarak her dönem Sayın Öcalan'la buluşmak, onunla tartışmak, konuşmak bütün kadınların istediği bir durumdur. 2013-2015 süreçlerinde bir ilk yaşandı. Sayın Öcalan, “Bu masada kadın olmazsa bu masa eksiktir” demişti. Ve bu tartışmalarda o dönemde Demokratik Özgür Kadın Hareketi “Kadınların bu masada da olması gerekiyor” diye ısrar etmişti. Herkes buna çok farklı yaklaşmıştı ama Sayın Öcalan bunu çözümlemesini çok güçlü yapmıştı. Ve iktidarı, devleti buna ikna etmişti. Bizden bir kadın arkadaşta Kürt Kadın Hareketi adına o masada yer aldı. Bu sürecin bundan sonraki döneminde de bunu yansıtmak gerekiyor. Aslında, heyette yer alan kadın arkadaşlarımız var ama yoğunluklu kadın katılımının olması gerektiğini ifade ediyoruz. Hem TJA olarak hem de Dünya, Ortadoğu kadınlarının yer almasını önemsiyoruz. Bizim de taleplerimiz var. Ortadoğu'da hem dünyadaki kadın örgütlerini akademisyenlerin böyle bir talebi var. Nobel ödülü alan kadınların böyle bir talebi var. Hem bize gelen talepleri var hem de gidip bu konuyu tartışmak istiyorlar. Çünkü savunmalarını ve kadına yönelik aslında bakış açısını çok önemsiyorlar. Türkiye'deki kadın örgütleri açısından söyleyebilirim. Kadınlar, Sayın Öcalan'la kadın konusunu tartışma, konuşma, bunu derinleştirmek dünya kadın örgütleri mücadelesini bir bütün olarak bugüne uyarlayabilme aşamasını geliştirmek istiyorlar. 
 
''Barış ve Demokratik Toplum" çağrısını nasıl toplumsallaştıracaksınız? Kadınlara süreci nasıl anlatacaksınız? 
 
TJA aktivistleri bu süreci sahiplendiğini ifade etti. Bu sürecin dinamiğini geliştiren kadınlardır. Çünkü kadınlar bugüne gelinceye kadar zaten kendi öz örgütlülükleriyle barışı çok elzem gören ve bunun için mücadele yürüten bir yerde durdu. Bu süreçte kaybettiğimiz kadın yoldaşlarımız var. Bu mücadele bir bütün devam eden bir mücadeledir. Bu nedenle barış ve demokratik toplumun inşasının öncülüğünü kadınlar yapacak. 8 Mart sürecinden de başlayarak; “Kadın kırımına isyan ediyoruz ve özgürlüğe yürüyoruz” sloganıyla da tüm alanda kadınlara bu süreci anlatan, bu sürecin demokratik toplumun inşasında rol ve misyon öncülüğünü yürütmesi için çalışmalarımız sürüyor. Çünkü demokratik toplumu oluşturmadığınız sürece siz barışı gerçekleştiremezsiniz. Demokratik toplumun oluşabilmesinin en önemli kısmı da kendi öz örgütlülüğümüzle bu süreci örmemizdir. Bunu gerçekleştirebilmek için her yerde toplantılar yapılacak. Kürt kadın hareketi-TJA arak her yerde kadınlarla buluşmalar gerçekleşecek. Ve bu süreci daha örgütlü, daha mücadeleci ve daha direniş haline getirebilecek ve karar alma mekanizmalarında öncülük rolünü oynayacak bir sistemi öreceğiz. Biliyorsunuz zaten Eşbaşkanlık sisteminden tutalım, Özgür eş yaşamın oluşmasına kadar kendimizi eğitmek, örgütlemek ve bunun mücadelesini büyütmek bizler için elzemdir.
 
 
Sayın Öcalan'ın gönderdiği özel selamın kadınlarda yarattığı heyecanı, ruhu ve coşkuyu anlatmak mümkün değil. Kadınların isteği Sayın Öcalan'ın bir an önce özgürlüğüne kavuşması ve tüm kadınlarla buluşmasıdır. 
 
Kadınların Abdullah Öcalan ile ola ki bir görüşmesi oldu, nasıl bir etki yaratır? 
 
Sayın Öcalan'ın kadınlara özel selam göndermesinin bile kadınlarda yarattığı heyecanı, ruhu,  coşkuyu anlatmak mümkün değil. Düşünün ki; sadece fotoğrafının görülmesi bile aslında büyük bir heyecan ve duygusallık anlarını yarattı. Biz bu heyecan ve duygusallığın Kürt halkı ve kadınlarının bağlılığının aslında bir sonucu olduğunu çok net olarak ifade edebiliriz. Ve dolayısıyla Sayın Öcalan'ın fiziki özgürlüğüne kavuşarak, halkla kadınlarla buluşması yani tarifi zor bir ifadedir. Mutluluğun umudun yeşerdiği bir anın görüldüğü bir süreç olacaktır. Kadının özgürlüğünün gerçekleşmesi için atılan en önemli adımlardan biri olacaktır. Çünkü buluştukça, erkek egemen zihniyeti öldürerek; bir ivme kazanan kadın özgürlük mücadelesi, büyüten bir yerden hareket edecek bir kadın mücadelesi olacaktır. Bu nedenle bütün kadınların talebi, isteği Sayın Öcalan'ın bir an önce özgürlüğüne kavuşarak, tüm kadınlarla buluşmasını sağlamaktır. 
 
Bu sürece dair umudumuz, temennimiz büyük ama kendimize güvenerek, bunu yapmak zorundayız. Birçok alanda mücadele verildi. Bu süreçte umudumuzu büyütmek, mücadelemizi büyütmek, sorumluluğumuzun daha ağır olduğunu görmek kadınlar açısından bu süreci anlamak, anlamlandırmak, içselleştirmek ve barış ve demokrasisinin toplumsallaşmasını sağlayarak kadın özgürlüğüne adım attığımızı bir kez daha görmek açısından önemlidir. Önemli olan bir başka durum da kadınların ortak paydada bütünlüklü olarak hareket etmesini sağlamaktır. Buda hem birbirimize dokunmak, birbirimizi eğitmek, değişim ve dönüşümlerimizi gerçekleştirmekle mümkündür. O yüzden hepimiz bu süreçte kadın kırımının olmadığı, kadınların katledilmediği, çocukların ve kadın özgür bir ortamda yaşamasını sağlayacak bir sürecin olması umut edilen bir durumdur. Tabii bunu umut etmek tek başına yeterli değil. Bunun inşasını gerçekleştirmek de hepimizin sorumluluğundadır. Bu nedenle bizlere çok büyük görevler düşüyor.
 
MA / Şirvan Şilan Çil 
 
 

Diğer başlıklar

10:48 Efrin'de bir kadın işkenceyle katledildi
10:29 Kenanoğlu: 'Umut ve özgürlük' mitingi sahiplenilmeli
09:52 Fatma Bostan Ünsal: Yaşananlar konuşulmadan barışın toplumsallaşması mümkün olmaz
09:30 AHKEM işçileri: Tazminat ödememek için istifaya zorluyorlar
09:24 İzBB Başkanının gönderisine yorum yaptı, ücretsiz izne çıkarıldı
09:23 İHD Şirnex Eşbaşkanı: Barışın toplumsallaşması için cesur adımlar atılmalı
09:21 '10 yıl değil 100 yıl geçse de unutmayacağız'
09:20 Bir mezar mücadelesi: Oğlunun kemiklerini dördüncü kez gömdü
09:17 Zorlu kış şartlarında hayvancılık
09:15 İzBB işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı
09:13 Yönetmen Eskiköy: Sinema ve televizyon yoluyla toplumun kutuplaşmasına rıza üretiliyor
09:08 Ölüye Saygı İnisiyatifi: Barışın kalıcılaşması için mekansal hafıza konuşulmalı - YENİLENDİ
09:04 Tutsağa işkencenin görüntüleri çıktı, bilirkişi işkenceyi raporladı
09:03 Yasaklı köyler petrol ve madene açılıyor
09:01 Belçika: Merkezi yönetim yerele karışmıyor, komüniteryen anlayış hakim
09:00 Kadınlar 2025’ten 2026’ya mücadeleyi devrediyor
09:00 18 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:47 ‘Uyuşturucu’ operasyonu: 4 gözaltı
17/12/2025
23:58 Muhittin Böcek hastaneye kaldırıldı
23:54 Leyla Zana'ya yönelik küfürlü tezahüratlara tepki yağdı
23:06 Amed Büyükşehir Belediyesi'nden iddialara yanıt
22:25 Mersin ve İzmir'de eylem: S ve Y Tipi Cezaevleri kapatılsın
21:26 Hindistan’da hava kirliliği ‘aşırı şiddetli' seviyeye ulaştı
21:24 Hasta tutuklu yaşamını yitirdi
21:18 CHP raporunu yarın Meclis'e AKP de Erdoğan'a sunacak
21:08 İnsan hakları haftasının son eylemine polis ablukası
21:01 Mereş Katliamı 47'nci yılında: Kayıplarımızın mezar yerleri bulunsun
20:53 Afgan mülteciler zorla ülkelerine gönderiliyor
20:37 Gazze’de 17 kişi soğuktan yaşamını yitirdi
20:33 Başkurdistan’daki Marksist grup üyelerine ağır ceza
20:27 Amed'de Ayşe Şan için anma
20:20 Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi: Savaş bütçesiyle militarizm kuşatılıyor
20:11 Ahmet Özer: Süreç için herkese düşen sorumluluklar var
19:52 Ankara'da kadın cinayeti
19:38 KHK eylemi: Hukuksuzluklar son bulana kadar mücadelemiz sürecek
19:31 'Leyla Zana'ya yönelik ırkçı sloganlar kabul edilemez'
19:27 Okulda çocuklara silahlı araçlar tanıtıldı
18:48 Komisyondan rapor için ‘yazım ekibi’ kararı
18:40 Cenevre’den çağrı: 'Umut hakkı' derhal uygulanmalı
18:14 Arkaş: Artık Kürtlerin varlığı inkar edilemez
18:07 Görüşme sona erdi: Kanun teklifinin çerçeve metni Meclis'e sunulacak
17:52 Kızını ve torununu katleden Keskin’e ağırlaştırılmış müebbet
17:49 Veysi Aktaş: Mücadelemiz norm dışı devlete karşıdır
17:43 Avukat Suna Bilgin’e 6 yıl 3 ay hapis cezası
17:12 Arhavi’deki çevreciler: Mücadelemiz devam edecek
16:34 Kurtulmuş ve siyasi parti koordinatörlerin görüşmesi başladı
16:31 Dilan Karaman İnceleme Komisyonu: Bilgiler titizlikle derleniyor
16:28 Diba Keskin: Dilimize sahip çıkmazsak yok olacağız
16:21 DEM Parti Meclis Kadın Grubu’ndan ‘istismar’ açıklaması
16:10 'Hakime rüşvet' haberinin erişim engeli haberine de erişim engeli
16:06 25 yıl hapis cezası verilen taciz faili tutuklanmadı
16:04 Gazeteci Aykol’un tedavisi antibiyotiklerle sürüyor
15:56 Oluç: Cumhurbaşkanlığının kimi merkezi yetkileri yerellere devredilmeli
15:32 Arkaş: Önder Apo dışında kimse Türk-Kürt barışını sağlayamaz
15:22 Diyanet’in bütçesi beş bakanlığa ayrılan paydan fazla
15:20 ‘Dayanışmayı büyüterek barışı inşa etmek mümkün’
15:17 DEM Parti, Meclis'te çocuk istismarı için araştırma komisyonu istedi
14:31 İHD: KHK'liler görevlerine iade edilsin
14:10 AYM, Tayfun Kahraman'ın tedbiren tahliyesini reddetti
13:57 Meclis kreşinde Yerli Malı Haftası konusu: SİHA ve savaş
13:56 Kayyım önce koli dağıttı sonra ihale imzaladı
13:32 Gazeteci Diren Yurtsever'e ceza istemine ret
13:21 İmralı Heyeti üyesi Sancar: Şimdi, barış hukukunu kurmanın zamanıdır
12:14 Kurtulmuş ve komisyondaki partilerin koordinatörleri bir araya gelecek
12:07 Miting deklarasyonu: Hukukun anahtarı ‘umut hakkı’nın uygulanmasındadır
11:58 10 Ekim Katliamı davasında 3 polis için soruşturma izni
11:23 31 yıllık tutsaklığın ardından memleketine döndü
11:17 'Siyaset konuştun' denilerek işten çıkarıldı
10:57 Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin İstanbul'da anılacak
09:25 Çiftyürek: Devletin bir beyanda bulunması lazım ki süreç hukuki olarak ilerlesin
09:19 Alman Sosyolog: Abdullah Öcalan'ın çağrısı nadir umut anlarından biridir
09:16 Buluşmaya katılanlar: Meclis Komisyonu tutanakları açıklamalı
09:13 Anneler: İmralı'ya gitmemiz kabul edilsin, Abdullah Öcalan'ı alıp gelelim
09:11 Şiyar Be! Platformu Licê'de temsilcilik açacak
09:09 'Sinemanın dil ve kültür üzerindeki etkisi büyük'
09:07 MAF-DAD Eşbaşkanı Geisweid: 'Umut hakkı'nı uygulamayan Türkiye Konseyden ihraç edilmeli
09:06 Garzan Mezarlığı’nın yok edilip 267 cenazenin çalınmasının üzerinden 8 yıl geçti
09:05 'Nazım ve Cihan'ın tek amacı halkın yaşadıklarını dünyaya duyurmaktı'
09:01 Kültür rüzgarının estiği bir yılda Kürtçe için statü çağrısı büyüdü
09:00 Almanya: Güç de yetki de belediyelerde
09:00 17 ARALIK GÜNDEMİ
16/12/2025
23:36 İstanbul Valiliği’nin yasakları hukuka aykırı bulundu
22:53 Bismîl’de Barış ve Demokratik Toplum Buluşmalarına çağrı
22:48 Konya’da iş cinayeti
22:34 DEM Parti milletvekilleri: Yanlış politikaların dönüşü kaos oluyor
21:31 Koma Amed Ankara'da konser verecek
20:57 Humus ve Lazkiye’de Alevi yurttaşlar kaçırılıyor
20:22 İsrail cezaevlerinde 9 bin 300 Filistinli tutuluyor
19:59 Tülay Hatimoğulları: Demokratik seviyenin hukuki bir sürece kavuşmasını istiyoruz
19:41 Suriye Geçiş Hükümeti QSD’ye saldırdı
19:36 223 işçinin direnişi 140'ıncı gününde
18:52 ‘KCK Basın Davası’ ertelendi
18:49 İnsan Hakları Haftası etkinlikleri sürüyor
17:57 Suriye Geçiş Hükümeti, uluslararası hukuk uzmanını tutukladı
17:09 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
17:04 Arkaş : Her iki taraf da hakikatle yüzleşmeli
16:46 İran’da bir tutsak dudaklarını dikerek açlık grevine başladı
15:55 PFDK 224 futbolcu ve 24 hakeme daha bahis cezası verdi
15:33 Ahmet Özer’den DEM Parti’ye ziyaret: Süreç tarihidir
15:01 Agirî’de görkemli halk buluşması: Sürecin yol haritası manifestodur
14:45 HPG'li Hacı Başaran'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:43 Sağlıkçılar ısrarlı: Eziyet yönetmeliği geri çekilsin
14:37 İHD’den tutsaklara dayanışma kartı
14:36 Berfin Nûrhaq ve Sema Roza İzmir'de anıldı
14:14 ‘İnsan hakları savunucusu Suna Bilgin tahliye edilsin’
14:03 Cezaevi raporu: Kelepçeli muayene, ağız içi arama, ilaç verilmemesi, tehdit
14:02 Mali Müşavirlerden yetkilerinin devredilmesine tepki
13:45 Komünal çalışmanın ürünü Ronahî Halkevi açıldı
13:43 Bozan'dan kelepçeli tedaiye tepki: İşkence ve kötü muameledir
13:20 5 gazetecinin adli kontrol tedbiri kaldırıldı
12:47 DEM Parti İmralı Heyeti ile AKP görüşmesinin tarihi belli oldu
12:40 ‘Umut ve özgürlük’ mitingi düzenlenecek
11:56 Sancar: Gündemimizde olan barış yasasıdır
Davutoğlu: Türkiye içindeki yasal düzenlemeler süratle yapılmalı
11:55 İşçilerin eylemleri 9'uncu gününde
11:54 İstanbul'da ev baskınlarında 12 kişi gözaltına alındı
11:32 Ayşe Şan Amed'de çeşitli etkinliklerle anılacak
11:01 DEM Parti ve AKP milletvekilleri Wan’ın sorunları için bir araya geldi
10:26 Bir mezar hasreti: Nazım ve Cihan'ın köşesi
10:19 İmralı Heyeti ile Gelecek Partisi görüşmesi başladı
09:41 Aykol tutsakların sesi olmaya devam ediyor: Hücre cezasından beraat etti ama tahliyesi engellendi
09:36 İlçeden geçen uluslararası yol tehlike saçıyor
09:35 Kayyımın bitmeyen 12 milyon TL'lik mezbahası!
09:26 Rojhilat Aksoy: Festivalde komün ruhu oluştu
09:25 Nazım'ın gülüşünde devrim gizliydi
09:25 Doğa talanına karşın palamut ekimi
09:19 Sait Yıldırım’ın tahliyesi ‘örgütsel’ konuştuğu iddiasıyla engellendi
09:17 Çilek üreticileri: İthalat durdurulmazsa üretici ayakta kalamaz
09:14 Şiddet uygulayan zabıtalar mağdur, kendisi şüpheli oldu
09:11 Kooperatifçilikle geçinen köyde 92 yıldır tiyatro sahnesi kuruluyor
09:08 Aydın'dan çağrı: Bütçe halka ayrılsın
09:04 Türkiye hangi ‘özerklik’ maddelerinde çekimser?
09:02 2025 Ekoloji Karnesi: Dünya yok oluşa gidiyor
09:00 16 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:17 Meteoroloji'den sağanak ve kar yağışı uyarısı
08:07 GAİN'e operasyon: Şirket yetkilileri gözaltında, TMSF kayyım olarak atandı
15/12/2025
23:41 BES-AR: Asgari ücretle insanca yaşam mümkün değil
23:36 Buğday silosunun altında kalan işçi hayatını kaybetti
21:52 Tom Barrack ile Netanyahu görüştü
21:07 Xarpêt’ta iş cinayeti
21:04 Paramiliter grupların işkence ettiği Efrînli hayatını kaybetti
21:01 Wan’da engellilerle atölye çalışması
20:58 Erciyes Üniversitesi’nde bir kadın katledilmek istendi
20:34 ATK raporlarının kadın davalarındaki rolü: Asıl sorun sistemde
20:15 Gülderen Varlı: Kayyımların usulsüzlükleri Şam'a kadar yol olur
20:04 DEM Partili Uçar: Norm dışı devlet hala devrede
19:57 Sel sonrası Endonezya’dan 'orman ruhsatı' hamlesi
19:48 Rojava Kadın Platformu’ndan sel mağdurları için yardım çağrısı
19:43 DEM Parti milletvekilleri: Asker ve polisler çetelerle işbirliği yapıyor
19:33 Sevcan Demir'i katleden faile ağırlaştırılmış müebbet istendi
19:25 Erdoğan: Ayrıştırıcı söylemlere izin vermeyeceğiz