Gülistan Koçyiğit: Erdoğan görüşmesinde sürecin tıkanan yönleri ele alındı

ANKARA - DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile İmralı Heyeti görüşmesinde, sürecin tıkanan yönlerinin ele alındığını söyledi. 
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meclis'te düzenlediği basın açıklamasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gülistan Kılıç Koçyiğit, Enfal Katliamı'nın hala Kürtlerin hafızasında canlı bir yerde durduğunu belirterek, "Enfal Katliamı da diğer Kürt katliamları gibi cezasız bırakılmış, gereği yapılmamış ve özellikle zamanın konjonktüründe gerekli tepkiler gösterilmediği için yüz binlerce Kürdün yaşamına mal olmuş bir katliamdır" dedi.
 
'ENFAL İÇİN KANUN TEKLİFİ SUNACAĞIZ'
 
Enfal Katliamı'nın uluslararası mecralarda birçok ülke tarafından resmi olarak katliam ve soykırım olarak tanındığına da dikkat çeken Gülistan Kılıç Koçyiğit, DEM Parti olarak katliamın resmî olarak tanıması yönünde bu hafta Meclis'e kanun teklifi sunacaklarını kaydetti. Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Bu teklifimizden Meclis’ten ortak bir ses ve yaklaşımla pozitif bir sonuç almayı umduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu aynı zamanda, yeni dönemde tartıştığımız Kürt sorununun demokratik çözümü, Kürtler ve Türkler arasındaki tarihsel ilişkinin güncellenmesi ve ittifakın yeniden şekillendirilmesine de pozitif katkı sunacak önemli bir başlık olacaktır. Ortak bir geleceği kuracaksak, ortak acılara ağlamayı, ortak yas tutmayı ve geçmişte kalan acıları yad etmeyi de bilmemiz; onlarla yüzleşmemiz gerekir" diye belirtti.
 
'KCK OPERASYONLARIYLA SÜRECE SABOTAJ YAPILDI'
 
Gülistan Kılıç Koçyiğit, devamla şunları söyledi: "Bugün aynı zamanda KCK operasyonlarının yıldönümü.14 Nisan 2009 tarihinde, yine bir barış ve çözüm tartışmasının arefesindeyken, Türkiye’nin yeniden Kürt sorununun demokratik çözümünü konuştuğu bir zaman aralığında, eş zamanlı KCK operasyonları yapılmıştı. Dönemin aydın, yazar, siyasetçi, gazeteci birçok ismi gözaltına alınmış, tutuklanmış ve uzun sürecek bir yargılama süreciyle karşı karşıya bırakılmıştı.
 
Bugün, o davaları ve iddianameleri hazırlayanların birçoğunun cezaevinde olduğunu ya da başka yerlerde bulunduklarını biliyoruz. Yeniden bir çözüm süreci tartışmasının yürütüldüğü, yeni bir döneme adım attığımız bu günlerde, bunu özellikle vurgulamak istiyorum. O gün, karanlık bir el devreye girmiş ve çözüm çabalarını KCK operasyonlarıyla sabote etmek istemişti. Ve bu sabotajda ne yazık ki başarılı olmuştu.
 
Bugün, bir kez daha çözümün ve diyaloğun gerekliliğinin altını çizmek istiyorum. 2009 yılında gerçekleşen çözüm karşıtı KCK operasyonlarının maliyetini herkesin bir kez daha düşünmeye davet ediyorum. Bu operasyon, bizi 10 yıllık karanlık bir döneme sürükleyen sürecin başlangıcıydı.
 
BARIŞ İÇİN DİPLOMATİK FAALİYET 
 
DEM Parti, bütün kolları ve yapısıyla beraber gerçekten Türkiye’de demokrasi gelişsin, kadınlar, gençler, emekçiler, Aleviler, bu ülkenin yoksulları ve halkları eşit, özgür ve gerçek anlamda demokratik bir ülkede yaşasın diye mücadele ediyor. Herkesin hak ve adaletten faydalandığı bir Türkiye için mücadele ediyoruz ve bu mücadeleyi kararlılıkla yürütüyoruz. Bu mücadelenin en temel başlıklarından birisi de müzakeredir. 
 
Biz, müzakereleri demokratik Türkiye’den Kürt sorununun demokratik, barışçıl çözümü mücadelesinden ayrı görmüyoruz. Bu mücadele ve müzakere dinamiğini birlikte yürütmek, birbiriyle olan ilişkisini ve birbirini besleyen yönlerini görmemiz gerekiyor. Bu çerçevede birçok siyasi parti ve STK ile görüşmeler yaptık. Özellikle çözüme katkı sunacağını düşündüğümüz bölge ülkeleriyle de çeşitli diplomatik faaliyetler yürütüyoruz. AB ülkelerinden Rusya’ya, Hindistan’dan Irak’a kadar geniş bir yelpazede heyetlerimiz görüşmeler yapıyor.
 
ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ 
 
Geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanı ile İmralı Heyetimizin yaptığı görüşme vardı. Bu görüşme, özellikle Sayın Öcalan’ın tarihi bir inisiyatif geliştirmeye çalıştığı, Kürt sorununu şiddet ve çatışmadan arındırılmasını, tarihsel Kürt-Türk ittifakının gelişmesi için yaptığı Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nı yeni bir aşamaya taşıyan önemli bir eşikti. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Bu görüşmede, şimdiye kadar yapmış olduğumuz sürecin aksayan tıkanan yönleri ele alındı. Sürecin dinamiği niteliğindeki adım, İmralı tecridinin lağvedilmesi ve Sayın Öcalan'ın hedeflediği çalışmaların yapılması için gereken koşulların sağlanmasının gerekliliği bu görüşmede yeniden teyit edilmiş oldu.
 
EN ÖNEMLİ AKTÖR TECRİT ALTINDA
 
Tecridin ortadan kalkması gerektiğini söyledikçe bazı çevreler bunu anlamamakta direniyorlar. Gerçek anlamda bu meseleyi çarpıtan yaklaşımlar olduğunu görüyoruz. Şimdi, hepimizin düşlediği barışı ve çözümü mümkün kılacak adımları atacak olan en önemli aktör Sayın Öcalan değil midir? Evet, kendisidir. Yine kendisi ile yapılan görüşmede, kendisi bu iradeyi açıkça ortaya koymamış mıdır? Evet, ortaya koymuştur. O zaman, mademki silahlar sussun, silahlar devreden çıksın, şiddet son bulsun isteniyor, o zaman neden bunu yapacak en önemli aktör şu anda tecrit altında tutuluyor?
 
MECLİS ÇÖZÜM İÇİN NE YAPACAK?
 
Bunun önüne neden engel konuluyor? Ve çözümü, barışı istemeyen kimdir? diye de bütün bu tablonun içerisinde bir soruyu biz kamuoyu nezdinde yeniden sormak istiyoruz. Şimdi, bu tarihsel sorun ve ülkenin sırtındaki en büyük yükü kaldırmaya beraber karar aldıysak, madem böyle bir yola girdiysek, madem çok büyük herkesin çok büyük anlamlar yüklediği bir tarihsel eşikteysek, o zaman neden hâlâ içtihattan usulden dem vuruluyor? Bunu gerçekten anlamakta zorluk çekiyoruz.
 
Meclis çatısı altında bu meseleyi onlarca kez konuştuk. Bu Meclis, Kürt sorunun demokratik çözümü için ne yapacak? Ekim’den bu yana dünya kadar tartışmalar oldu. Belirli aşamalar oldu, görüşmeler yapıldı, çağrı yapıldı. Mecliste hiçbir adım atıldığını görmedik, Mecliste yaprak kımıldamıyor. Hiçbir inisiyatif geliştirilmiş değil. Bunu anlamakta güçlük çekiyoruz.
 
DEM Parti ve halkın, demokratik toplum ve barışın inşası için atılacak adımlara dair ne beklediği ve istediği ortadadır. Bu konuda bir muğlaklık yok, bir sorun yok. Diğer taraftan Meclis’in sessizliği kaygı verici. Bu konuda meclisin izleyici pozisyonun hızla çıkması inisiyatif alması elini  taşın altına koymasının zamanı geldi geçiyor.  Bu hafta İmralı Heyetimiz Sayın Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile bir görüşme gerçekleştirecekler. Görüşmede bu sürecin yasal meseleleri ceza infaz hukuku ve diğer başlıklara dair kendisiyle görüş alışveriş yapılacak. Sürecin daha detaylı ilerlemesi için Meclis’in rol üstlenmesi ve sürecin gerçekçi bir yasal zeminin oluşturulmasına ihtiyaç var. Hali hazırda bu yasal zeminden uzaklayız. Bu zeminden yoksun bir şekilde süreç ilerletilmeye çalışılıyor.
 
TECRİDİN KALDIRILMASI UZUN SÜREDİR GÜNDEMİMİZDE 
 
Bu iş niye Meclis’te çözülecek? Bu çağrı bütün ülkeye yapılmış bir çağrıdır. Bu çağrı, 85 milyona, Türkiye halklarına yapılmış bir çağrıdır. 85 milyon yurttaşın iradesinin tecelli ettiği yer olan Meclis’in bu konuda hızla sürece müdahil olması gerekiyor.
 
 Bu tartışmalar 1 Ekim’de, Meclis’in açılmasıyla beraber başladı. Biz ondan çok önce bütün milletvekili arkadaşlarımızla “umut hakkı”yla ilgili kanun teklifini Meclis’e sunmuştuk. Tecride son verilmesi ve Kürt sorununun demokratik çözümü için bir özgürlük yürüyüşü gerçekleştirdik. Yani aslında bizim gündemimiz çok uzun bir süredir tecridin kaldırılması, ‘umut hakkı’nın tanınması ve Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollardan çözülmesi olmuştur.
 
SAYIN ÖCALAN'IN KOŞULLARI OLUŞTURULMALI 
 
Heyetimiz bu süreci adım adım, şeffaf bir şekilde, kararlılıkla ve samimiyetle ilerletiyor. Ancak siz de görüyorsunuz, hâlihazırda tecrit devam ediyor. Sayın Öcalan’ın heyet dışında bir görüşme trafiği oluşmuş değil. Öte yandan, ailesiyle sınırlı bir görüşme yaptı; onun dışında sadece heyetle sınırlı bir görüşme trafiği yürütülüyor. Bu kabul edilebilir değil. Tecridin tamamen kaldırılması ve bu sürecin ilerletilebilmesi için Sayın Öcalan’ın özgür yaşam ve özgür çalışma koşullarının derhal ve hızla oluşturulması gerekiyor. Bu konuda İmralı Heyeti dışındaki heyetlerin de adaya gitmesi, aydınların, yazarların, farklı siyasi partilerin ve bu konuda çalışma yürüten herkesin Sayın Öcalan’ın görüşmek istediği herkesle görüşme yapabileceği koşulların hızla oluşturulması gerekiyor. Bundan imtina etmek, ülke barışına ve bu sürece zarar vermektedir.
 
İKTİDAR GÜVEN ARTIRICI ADIMLAR ATMALI 
 
İktidara çok sorumluluk düşüyor. İktidarın çözüm ve barış konusunda hızla güven arttırıcı adımlar atması gerekiyor. Çünkü bu konuda kamuoyunda da ciddi bir kafa karışıklığı, güven bunalımı var.  Bugün herkes  'Kürtlerle barış, muhaliflerle savaş olur mu?' diye soruyor.  İktidar pratiğiyle hem kendi meşruiyetini hem de çözüme dair niyetini sorgulatan bir pozisyondadır. Hızla buradan çıkması ve toplumu kutuplaştırıp çözüm tartışmalarını negatif etkileyecek pratiklerden de hızla kaçınması gerektiğini ifade etmek istiyorum. 
 
MECLİS BARIŞ İÇİN ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALIDIR 
 
Bu güven artırıcı adımların başında, haksız yere tutuklamaların derhal sonlandırılması ve tutuklamanın bir yöntem olarak tercih edilmesinden vazgeçilmesi gerekiyor. Gezi ve Kobanê gibi kumpas davalarının hızla ortadan kaldırılması, AYM ve AİHM kararlarının hemen uygulanması gerekiyor. Yine, cezaevlerinde bugün ölümle burun buruna gelmiş hasta mahpusların amasız, fakatsız derhal salıverilmesi; onların, en azından bu andan itibaren, gerçekten sağlıkları ve yaşam hakları için tahliye edilmeleri gerektiğini ifade edelim.
 
Yine, siyasi tutsaklara yönelik ayrımcı infaz hukukunun hızla gözden geçirilmesi, ‘kuyu tipi’ Y ve S tipi cezaevlerinin lağvedilmesi, tek kişilik hücrelerin ve tecrit sisteminin terk edilmesi gerekiyor.  Bu anlamda, "Asrın Çağrısı"nda da ifade edildiği gibi, bugün ifade özgürlüğü ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin hızla kaldırılması gerekiyor.
 
Herkesin, demokratik değerlerin özüne saldırılmayacak şekilde, görüşlerini ve düşüncelerini tartışabileceği; protesto hakkını kullanabileceği, gerçekten özgür ve demokratik bir Türkiye’ye ihtiyaç vardır. Bunun koşullarını oluşturmak, bizzat hükümetin sorumluluğundadır.
 
Yine, 27 Şubat çağrısında Sayın Öcalan ifade etmişti: Demokratik uzlaşma temel yöntemdir. Biz de DEM Parti olarak demokratik uzlaşmayı temel bir yöntem olarak ele alıyoruz. Demokratik uzlaşma için de toplumun her kesimiyle görüşme, diyalog kanallarını artırma ve barışın, çözümün taraftarlarını büyütme gibi bir sorumluluğumuz var. Bu konuda çalışıyoruz.Toplumun en önemli ihtiyacı barıştır. Meclis, barış için elini taşın altına koymalıdır.
 
Bu hafta da Meclis iklim yasası gelecek. Buna iklim yasası demek, iklimi doğayı koruyan bir yasa demek mümkün değil. Tam anlamıyla AKP iktidarının sermayenin lehine yaptığı bir düzenlemedir. Bunu ticari saiklerle hazırlandığını imzacı olan AKP’li vekiller de bizzat bunu kendileri de bunu itiraf ettiler. Bu yasaya sonuna kadar muhalefet edeceğimizi ve geçmemesi için elimizden gelen bütün çabayı göstereceğiz.”
 
Soru cevap bölümünde gazetecilerin sorduğu soru ve Gülistan Kılıç Koçiğit'in verdiği cevaplar şu şekilde: 
 
SORU: Öcalan için ‘özgür yaşam’ dediniz. Sayın Pervin Buldan da fiziki özgürlüğünden söz etti. Bunu biraz açar mısınız? Sizin verdiğiniz ‘Umut Hakkı’na dair kanun teklifleri var. Bu çerçevede bir özgürlük mü söz konusu, yoksa bu süreçle ilgili rahat bir çalışma ortamının sağlanmasına mı yöneliktir?”
 
CEVAP: Öncelikle sürecin yürümesi için hâlihazırda tecridin devam etmesi asla kabul edilemez. Sayın Öcalan’ın bu süreci sağlıklı yürütebilmesi için gerçekten çalışma koşullarının hızla düzeltilmesi gerekiyor, istediğiyle görüşebileceği, isteyen heyetin yanına gidebileceği, koşullarının ilk elden bugünden yarına düzelmesi gerekiyor. Ama nihai olarak tabii ki uluslararası bir kavram da olan bizim de verdiğimiz kanun teklifine de konu olan umut hakkının da hızla bir yasal düzenleme ile Meclis’e getirilmesi gerekiyor. Yani 25 yılını aşmış ağırlaştırılmış müebbet hapislerin ömür boyu cezaevlerinde kalamayacağı gerçeğinden yola çıkarak özgürlük koşullarının önünü açabilecek yasal düzenlemenin de hızla yapılması gerekiyor. Bu anlamıyla biz Sayın Öcalan’ın tabii ki fiziki özgürlüğünü talep ediyoruz. Bu konuda bunda bir tartışma yok. Ama bugün ilk elden yapılması gereken oraya gidiş aşamasının da taşlarını döşeyecek olanın hızlı bir şekilde çalışma koşullarının düzeltilmesi, herkesle görüşebileceği bir iklimin oluşturulması ve tecridin ortadan kaldırılması olduğunu ifade etmek isterim.
 
SORU: Perşembe günü Adalet Bakanı ile görüşme var dediniz. Siz de ceza infaz yasasında bazı düzenlemelere ihtiyaç olduğunu ifade ettiniz. AİHM’in aldığı karar var. Şimdi umut hakkı mı yoksa koşullu salıvermenin yansıtılması mı Öcalan’a? Bu konu ile ilgili düşünceniz var mı? Bazı kaynaklar, koşullu salıvermenin getirileceğine yönelik bazı ifadelerde bulunmuşlardı. İkinci olarak topluma, Meclis’e, iktidara çağrıda bulundunuz. Ama Öcalan’ın mesajı PKK’ya yönelikti. Burada aldığımız duyumlarda, PKK harekete geçmeden silah bırakmadan Ankara’nın da harekete geçmeyeceği yönünde. Bu anlamda kongreyi toplaması ve kendini feshetmesi bekleniyor. Sizin burada PKK’ya bir çağrınız olur mu?
 
CEVAP: Umut hakkı da bir koşullu salıverilme düzenlemesi olarak hukuken ifade edilebilir. Sadece kavramsallaştırılması farklıdır. Umut hakkı dediğimiz, 25 yılını doldurmuş ağırlaştırılmış müebbet hapislerden sonra özgürlük koşullarının değerlendirilmesini içeren bir hak. Yani bu anlamıyla özgürlük koşullarını içeriyor. O yüzden biz bir koşullu salıverme diye ifade etmeyi doğru bulmuyoruz. Umut hakkı. Yani ağırlaştırılmış müebbet alanların salıverilme umudunun korunması ve dışarıya çıkma koşulları. Sayın Öcalan için de umut hakkı olarak formüle ediyoruz ve umut hakkını talep ediyoruz. Meclisin de bu konuda hızla bir yasal düzenleme yapması gerekiyor.
 
Şimdi PKK’ye ilişkin konuşacak olursak, bu mutabakat yani 27 Şubat deklarasyonu Sayın Öcalan'ın çağrısı. Ama sadece Sayın Öcalan'ın çağrısı değil. Bu, Sayın Öcalan ile devlet arasında oluşmuş bir mutabakat. Bunun devletten bağımsız, bu metnin ortaya çıktığını düşünemeyiz. Bu çağrının aynı zamanda devlete, hükümete ve Türkiye toplumuna yapılmış, herkese bazı sorumluluklar yükleyen bir çağrıdır. 
PKK, bu çağrıdan üzerine düşeni aldığını ifade etti. Sayın Öcalan, geliştirdiği sürecin arkasında olduğunu, tereddütü olmadığını ifade ettiler. Bundan sonraki süreç, devlet ile PKK arasındaki görüşmelere kalıyor. Bu koşulların oluşturulması, devletin sorumluluğundadır. Basına ve kamuoyuna yaptıkları açıklamalardan şunu anlıyoruz: "Biz silah bırakmak istiyoruz, kongreyi toplamak istiyoruz ama bu koşullardan yoksunuz" diyorlar. Güvenlik ve diğer bazı koşullar öne sürüyorlar. Bu koşullardan biri de Sayın Öcalan'ın özgürlüğüdür. Bu anlamıyla devletin bir mesai yapması gerekiyor.
 
SORU:  Adalet Bakanı ile görüşme sonrası bir kez daha İmralı’ya gidilecek mi?
 
CEVAP: Adalet Bakanı ile görüşmeden sonra İmralı’ya gitmek için bir başvuru yapılacak. Bir gidiş öngörülüyor. Takvimi bakanlık netleşiyor. Kesinleşmiş bir takvim ifade etmem mümkün değil.
 
SORU: PKK’nin fesih kongresine dair 5 Mayıs tarihi ortaya atıldı. Pervin Buldan 'İtalya’da Haziran sonuna kadar bu işlerin çözüleceğini ön görüyorum' dedi. Fesih kongresi tarihine ilişkin bir bilginiz var mı?
 
CEVAP: Yok. Kamuoyuna yansıyan bir şey de yok. Pervin hanımın yaptığı öngörü ve beklentilere dairdir. Hem hükümetin hem de Sayın Öcalan'ın sürece nasıl baktığını ifade etti. Bu iki durumun örtüştüğünü söyledi. Hükümetin beklentisiyle aslında Sayın Öcalan'ı bu süreci hızla yürütmek istediğinin örtüştüğünü ifade etti. Bu kesinleşmiş bir takvim olduğu anlamına gelmiyor. Böyle bir bilgi elimizde yok. Yaprak kıpırdamıyor Meclise dair söyledim. Meclis hali hazırda hiç bir şey yapılmış değil. Hiçbir ceza infaz yasasından tutalım başka bir şeye dair de bir yasa tasarı bile yok. Meclis Başkanına onlarca defa çağrı yaptık. Bütün siyasi partileri Kürt sorunun demokratik çözüm eksenin siz davet edin görüş düşüncelerini alın hep beraber Meclis'te ne yapacağımız nasıl bir inisiyatif geliştireceğimiz birlikte konuşalım dedik.  Bu konuda bir adım atılmıyor. ‘Yaprak kımıldamıyor’dan kastım bu. Buldan'ın sözleri Sayın Cumhurbaşkanı ile yapılan görüşmenin önenime dair de bir vurgudur. Cumhurbaşkanı ile yeni bir aşamayı teyit etti. Heyetimizin de yaptığı açıklamadaki gibi bazı adımların hızla atılması beklentimizi ifade ediyoruz. Adımlar atıldıkça da kamuoyuyla paylaşılacaktır.
 
SORU: Adalet Bakanı ile yapılacak görüşmeden sonra kamuoyuna yapılacaklarla ilgili bir açıklama beklemeli miyiz?
 
 
CEVAP: Bu önemli bir görüşmedir tabi. Cumhurbaşkanı ile yapılan görüşmeden sonra Adalet Bakanı ile görüşüyoruz. Adalet Bakanı ile yapacağımız görüşmede görüşeceğimiz meselenin başında tecridin kaldırılması, Sayın Öcalan'ın koşullarının hızla düzeltilmesi, hasta tutsaklar ve ceza infaz yasası gibi bütün ayrımcı yasal sorunlar, adalet mekanizmasındaki sorunlar, Kürt sorununa çözümüne dair olan başlıkları konuşup yol almayı umuyoruz. Görüşmeden sonra görüşme başlıklarına dair yazılı veya sözlü bir açıklama yapılacaktır. Şu anda şöyle olur deme koşulum yok. Heyetimiz ile bu konuda bir istişarede bulunmadık.
 

Diğer başlıklar

27/11/2025
09:06 Maden için bir milyon zeytin ağacı 'taşınacak'
09:01 Fuat Kav: Müzakere de mücadelenin bir parçasıdır
09:00 27 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:51 3. Uluslararası Amed Film Festivali başlıyor
26/11/2025
23:58 Maxmûr gençlerinden 47. yıla özel koreografili kutlama
23:39 Muğla’da tavuktan zehirlenen kardeşlerden biri hayatını kaybetti
23:32 Gençlerden havai fişekli kutlama
23:29 Beyaz Saray yakınında 2 asker vuruldu
23:01 Savunma Bakanı’na tepki: Askeri hatlar ve yollar neden yapılıyor?
22:14 Hakan Tosun anıldı: Kamerası hala kayıtta
21:11 Anatolia’da kadınlar için film ve müzik etkinliği
21:02 Gümüşhane’de kadına bıçaklı saldırı
20:55 10 yaşındaki çocuğa tecavüz eden fail tutuklandı
20:21 Bozdağ: Savunmaya ayrılan bütçe ekonomiye büyük yük getirecek
20:09 Çewlîg’de 120 öğrenci hastaneye kaldırıldı
19:43 MGK’den 7 maddelik bildiri
19:38 DEM Partili Tanhan: İç barış için sınırlardaki mayınlar temizlenmeli
19:26 Böcek Ailesi’nin otopsi raporu tamamlandı
19:23 İsrail, Batı Şeria’da 32 kişiyi gözaltına aldı
19:20 İşçilerin direnişi 120’nci gününde
19:16 KHK eyleminde adalet talebi
18:50 Uluslararası örgütlere çağrı: Alevi katliamını durdurun
18:48 Gine Bissau’da askeri darbe
18:44 Keskin Bayındır İzmir'de aileleri ziyaret etti
18:38 Komisyon 1 Aralık'ta toplanıyor: İmralı tutanakları okunacak
18:25 Hong Kong’da yangın: 36 kişi yaşamını yitirdi
18:16 ÖHD Mersin: Kadınların yaşadığı baskılara ses yükseltiyoruz
18:11 Uşak’ta iş cinayeti
18:07 BM Güvenlik Konseyi Suriye ve Lübnan’a gidecek
17:59 İdlib kırsalında patlama: 5 kişi hayatını kaybetti
17:07 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Türkiye, Suriye’deki Alevi katliamına karşı harekete geçmeli
16:44 MSD’den Alevi katliamlarına tepki
16:42 İlham Ahmed: Çözüm konusunda kararlıyız
16:39 PKK’lilerin taziyesine ziyaret: Demokratik barış istiyoruz
16:19 Amedspor 4'üncü store mağazasını açtı
16:18 Çandar: Türkiye Suriye politikasındaki alışkanlıklarından vazgeçmeli
Oluç: Özerk Yönetim ile Türkiye arasındaki sınır kapıları açılmalı
15:51 Amed’de öğrenciler Tahir Elçi’yi andı
15:05 Alevi derneklerinden Şam’a bağlı güçlerin saldırısına tepki
14:21 TİP: İmralı tutanakları kamuoyuyla paylaşılsın
14:18 Altaylı’ya 4 yıl 2 ay ceza verildi
13:40 Başûrlu gençlerden Abdullah Öcalan ile görüşme başvurusu
13:01 31 yıl sonra tahliye edilen Edemen yaşamını yitirdi
12:51 Peyas'ta 'Direnişçi Kadınlar Heykeli' açılışı
12:36 İranlı Sosyolog: Abdullah Öcalan'ın çağrısı Ortadoğu kördüğümünü çözecek
12:35 Aykol'a mektup: Daha yapılacak çok işimiz var heval
11:38 DBP’den Suriye’deki Alevi katliamlarına tepki
11:23 DEM Parti'den süreç kapsamında Avustralya'ya ziyaret
11:12 Aykol'un tedavisi kalp destekleyici ilaçlarla sürüyor
10:35 Özerk Yönetim'den Alevilere dönük saldırılara ilişkin açıklama
10:05 Trump: Ukrayna savaşının sona ermesinde büyük ilerleme sağladık
09:55 DEM Parti, 'süreci' uluslararası konferansla tartışacak
09:53 Alanlara çıkan kadınlar: Şiddete karşı direnmeye devam edeceğiz
09:33 Eskişehir'de hastaneler yetersiz: Sağlık politikasında rant var
09:30 Anne Pertsch: Mülteci kadınlar için her adımda gerçek bir tehlike var
09:29 Ekonomist Döğüş: İktisat siyasetten koparıldı
09:26 'İhlaller sürecin ruhuna ters, tutsaklar serbest bırakılmalı'
09:13 Prof. Alaeddinoğlu: Wan Gölü’ndeki çekilme iklim krizine işaret ediyor
09:09 Abdullah Öcalan: PKK Kürt varlığını kanıtladı, şimdi özgürleştirme zamanı
09:03 Fuhuş ağından ajanlaştırma faaliyeti: Kızılay yardımlarından dinleme cihazı çıktı
09:00 26 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:04 Kadınlardan mücadele ve dayanışma çağrısı
25/11/2025
23:33 Heval Bozdağ'dan Bakan Tunç’a: Kanunlara uymuyorsunuz
22:22 Ukrayna’dan Rusya'nın 4 noktasına saldırı
22:21 İsrail, Filistin’de 2 yılda 33 bin kadını katletti
21:49 Kadına yönelik şiddetin araştırılması önerisine AKP-MHP'den ret
21:44 Ankara'da kadınlar sokakta: Barışın garantisiyiz
21:40 Uluslararası basın heyeti, RTÜK üyesi İpekyüz’le bir araya geldi
21:15 Bayındır'dan partilere çağrı: Demokrasi istiyorsanız sürece destek verin
20:46 Çewlîg'te kadınlar ilk kez gece yürüyüşü düzenledi
20:38 Wan’da kadın yürüyüşü: Rojin için yaşamak ve yaşatmak istiyoruz
20:27 AİHM kararının uygulanmamasına tepki: Yargı siyasi kararı bekliyor
20:21 Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için başlatılan eylem 861'inci gününde
19:54 Yarın yapılması beklenen komisyonun toplantısı ertelendi
19:36 Okulda fenalaşan öğrenci hayatını kaybetti
19:16 Dêrhafîre yapılan saldırıda bir çocuk yaralandı
19:15 Böcek ailesinin ATK Raporu: Fosfin gazı zehirlenmesi
19:13 Binlerce kadın Taksim’den seslendi: Erkek-devlet şiddetine son
19:09 11'inci Yargı Paketi 28 Kasım'da Meclis’e sunulacak
19:02 Irak, Ekim ayında 110 milyon varil petrol ihraç etti
18:27 Nijerya'da açlık krizi derinleşiyor
18:15 Süveyda'da ateşkes ihlal edildi
18:11 Kaplan davasında 9 kişiye gözaltı
18:01 Alpaslan Yüce İYİ Parti'den istifa etti
17:40 BM: İsrail ateşkese rağmen Lübnan’da 127 sivili öldürdü
17:36 'Polis yanlış ev baskınında bir genci öldürdü' iddiası
17:23 Qoser’deki 3 kişinin ölümüne ilişkin detaylar: Silah evde yok, bir kovan kayıp
17:09 Hasta tutsak Yıldırım’ın tahliyesi bir kez daha engellendi
17:02 'Öcalan Kürt ve Türklerin barış içinde yaşaması gerektiğini net bir biçimde ortaya koydu'
16:55 Adalet Bakanı’na çağrı: Siyasi tutsaklar serbest bırakılmalı
16:32 Kadınlar Amed’den haykırdı: Demokratik toplumu kadın özgürlüğüyle inşa edeceğiz
16:18 MKG: Hakikati birlikte savunalım
16:14 Urfa Adliyesi'nde patlama: 1 yaralı
16:04 Şam hükümeti, Lazkiye ve Humus’ta eylemcilere ateş açtı
15:21 Sabrî Tendurek ve Masîro Xabûr için mevlit verildi
14:36 Kadınlar eşitlik temelinde bir yaşam talebiyle alanlarda
14:18 Askerlerden mahalleye maden ablukası
14:13 DEM Parti Eş Genel Başkanı: İmralı tutanaklarının açıklanmasını talep edeceğiz
14:12 'Ses verin'
14:10 Aydın'da JES borusu patladı
13:27 '40 kişilik koğuşta 60 kişi kalıyor'
13:25 BM raporu: Günde 137 kadın ve kız çocuğu yakınları tarafından katlediliyor
12:55 Tülay Hatimoğulları: Kadın cinayetlerinin üstü örtülüyor
12:03 Derya Çağlar'ın taziyesine kitlesel ziyaret
12:02 İBB iddianamesi kabul edildi
11:29 İstiklal Caddesi'nde 25 Kasım ablukası
11:29 Gazeteci Gök hakkındaki adli tedbir kontrolü kaldırılmadı
11:06 Qoser'de bir evde biri çocuk 3 kişi vurulmuş halde bulundu
11:03 Bahçeli: Komisyonun İmralı ziyareti tarihi bir gelişmedir
11:01 Varlığı yarım asır, etkisi bir ömür
10:55 Abdullah Öcalan’dan kadınlara demokratik yaşam için öncülük çağrısı
10:45 Mehmet Öcalan: Görüşme halkla paylaşılmalıdır
10:28 Ajansa Welat bir yılını geride bıraktı
09:42 Hilton'un taşeronundan prim usulsüzlüğü
09:39 EHP Genel Başkanı: Birinci partiyim diyorsanız Kürt meselesine uzak kalamazsınız
09:34 ‘Faile ceza vermemek için uğraşan bir sistem var’
09:24 İstanbul'da bazı vapur seferleri iptal edildi
09:23 Selma Irmak: CHP tarihsel yanlıştan dönmeli
09:21 Licê’deki fuhuş ağını anlattı
09:15 Yazar Çelenk: CHP’nin kararı eski kodlarından kopmadığı anlamına geliyor
09:13 Agirî Belediyesi eşit temsiliyeti birimlere de taşıdı
09:13 Zihinsel engelli raporuna rağmen ağırlaştırılmış müebbet verildi, tekli hücreye konuldu
09:12 Rojin Kabaiş için adalet isteyen kadınlara 'sanal taciz'
09:06 Tutsaklar ve ziyaretçilerine çıplak arama dayatması
09:05 2026'da savaş bütçesi 2.1 trilyon: Daha büyük sosyal sorunlar olacak
09:04 Suriye'de kadınlar saldırılara karşı birlikte güçleniyor
09:03 Uşak ve Manisa'da ekolojik yıkıma karşı mücadele çağrısı
09:00 25 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:34 Pakistan’dan Afganistan’a hava saldırısı: 9 çocuk ve bir kadın yaşamını yitirdi
24/11/2025
23:53 Çiftyürek: Türkiye çölleşiyor, asıl beka sorunu bu
23:36 Şex Xezal’dan Suriyeli yurttaşlara: Mezhepçi söylemlerden uzak durun
23:32 Federe Kürdistan'tan gelen gençlerden Amara'ya ziyaret
23:28 Mêrdîn’de iki ayrı kazada 3 kişi hayatını kaybetti
22:45 Mêrdîn’de şüpheli çocuk ölümü
22:38 George Aslan: Boşaltılan Süryani köylerin taşınmazları gasp ediliyor
22:03 Ahmet Özer'den CHP'ye: Herkes elini taşın altına koymalı
21:53 Mizgin Ertekin'in telefonu incelemeye gönderildi
21:35 Adalet Kaya: Çiftçiler ürünlerini çöpe atıyor
21:20 Komisyon İmralı görüşmesi gündemiyle toplanacak
21:14 ‘Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan artık sürecin resmi muhatabı’
21:01 TJA’dan Sûr'da meşaleli yürüyüş
20:13 Meclis Başkanlığı duyurdu: Heyet İmralı’ya gitmiştir, olumlu sonuçlar alınmıştır
19:14 Kağıthane'de bir kadın katledildi
18:48 Suriye'deki Alevi katliamına karşı uluslararası kurumlara çağrı
18:41 Belçika’da 3 günlük genel grev başladı
18:34 Pakistan’da jandarmaya saldırı: 3 ölü
18:23 Gazze’de mülteci kampında 14 kişinin cenazesine ulaşıldı
18:17 Ortak açıklama: Sarıçam ormanları coğrafyanın nefesidir
18:12 DEVA Partisi’nde 'İmralı’ istifası
18:01 Venezüella’ya uçuşlar durduruldu
17:39 Meclis Komisyonu heyeti İmralı’dan döndü