DEM Parti İBB adayı Beştaş: Kimseden yana değiliz, kendimizden yanayız

img

İSTANBUL - DEM Parti İBB adayı Meral Danış Beştaş, kentte tek hedeflerinin kazanmak olduğuna işaret ederek, "İstanbul’da kadın zamanı. Kimseden yana değiliz, kendimizden yanayız" dedi. 

Mayıs seçimlerinin etkisi henüz devam ederken yeni bir seçim sürecine girildi. Milyonlarca seçmen, 31 Mart'ta yeniden sandık başına giderek, yerel yöneticileri belirleyecek. İki aydan az bir sürenin kaldığı seçimlerde, ittifak ve adaylara dair tartışmalar büyük oranda sona erdi. Partiler, dün listelerini seçim kurullarına teslim etti. 
 
Seçim sürecinde gözlerin çevrildiği kentlerin başında İstanbul geldi. İstanbul seçimleri, genel siyaset üzerinde yaratacağı etki bakımından önem arz ediyor. Özellikle Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) burada aday çıkarıp çıkarmayacağı merak ediliyordu. 
 
DEM Parti, "Kent Uzlaşısı" kapsamında hareket ederek, batı kentlerinin büyük bölümünde adaylarıyla seçimlere girmeye karar verdi. DEM Parti, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) için Meral Danış Beştaş ve Murat Çepni'yi aday gösterdi. 
 
DEM Parti'nin adaylarından Meral Danış Beştaş, partinin batı stratejisi ve hedefleri ile İstanbul seçimlerine dair sorularımızı yanıtladı. 
 
DEM Parti, batıda birçok il ve ilçede kendi adaylarını çıkardı. Birinci ya da ikinci olmadığınız yerlerde de aday çıkardınız. Batıda izlediğiniz bu strateji ile neyi hedefliyorsunuz?
 
Batı stratejimizde, parti olarak her şeyden önce kendi kimliğimizle, kendi programımızla, kendi siyasetimizle bu seçimlere girmek ve tabi ki kazanmayı hedeflemek üzerinden bir yaklaşımımız var. Tıpkı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde olduğu gibi. Demokratik ülkelerde siyaset bir rekabet işidir. Her parti kendi programını, ilkelerini ideolojik ve siyasi yaklaşımını anlatır ve halktan destek ister. DEM Parti Türkiye’nin her yerinde ne istiyor, nasıl bir yerel yönetim anlayışını talep ediyor, niçin mücadele ediyor... Bir kere bunları en geniş şekilde anlatacağız. Türkiye’nin her yerinde bu yaklaşımımız var ve rekabet edeceğiz.
 
Bu ülkenin asli unsurları olarak demokratik siyasette ısrarımızı ve mücadelemizi ortaya koyuyoruz. Kazanamayacağız diye bir şey yok. Niye kazanmayalım? 
Neticede seçimler aynı zamanda kendimizi anlatmanın ve insanlara ulaşmanın bir yoludur. Partimizi anlatmak, destek alabilmek ve Türkiye’nin her yerinde ‘biz varız’ demek, bu ülkenin asli unsurları olarak demokratik siyasette ısrarımızı ve mücadelemizi ortaya koyuyoruz. Kazanamayacağız diye bir şey yok. Kazanacağız diye giriyoruz. Biz bir iktidar yarışı olarak görmüyoruz. Bir yönetim yarışı, yönetim anlayışını yaşama geçirmek için bir hat izliyoruz. Normal sohbetlerde de ‘kazanamayacaksınız, niye aday oluyorsunuz’ diyenler var. Niye kazanmayalım?
 
 
Stratejinizin bir ayağı “Kent Uzlaşısı” idi. Batıda kaç kentte bunu sağlayabildiniz? 
 
Kesin bir rakam vermeyeceğim ama Mersin ve Esenyurt’u örnek verebilirim.
 
Esenyurt en çok tartışmalı ve merak edilen yerler arasındaydı. Esenyurt’ta uzlaşı sağlandığını hem partiniz hem de CHP açıkladı. Nasıl bir uzlaşı sağlandı?
 
Esenyurt uzun süre tartışılan bir ilçeydi ve İstanbul’un en büyük ilçelerinden bir tanesi. Partimizin güçlü olduğu yerlerden biri. Esenyurt’ta çok uzun süredir ‘bir kent uzlaşısı olabilir mi’ konusunda çokça tartışma, görüşme, ziyaret ve değerlendirme oldu. Esenyurt’taki odalardan tutalım derneklere ve vakıflara kadar, oradaki yaşayan yurttaşlara kadar genel eğilim kent uzlaşısının olması gerektiği yönündeydi. Uzun görüşmeler sonucunda Esenyurt’ta bir uzlaşı sağlandı. Belediye meclislerinde kaç üye olacak emin olun onu sormadım bile. Çünkü bizim için önemli olan orada heyetlerimizin ve kent dinamiklerinin bu konuda ortaklaşması ve uzlaşıya onay vermesiydi. Bu onay çıktığı için Esenyurt özgünlüğünde bir uzlaşı temelinde bu seçim yürüyecek.
 
 
Seçmenleriniz üzerinde uzlaşılan adayı tanıyor mu? Yaklaşımı nasıl oldu ya da olur?
 
Bu konuda şüphesiz lokal da olsa eleştiriler var, bunun farkındayız. Partinin genel merkezi olarak ya da adaylar olarak bize de ulaşıyor bu eleştiriler. Ama yoğun bir şekilde destek de var. Burada biz kazan-kazan politikası üzerinden gidiyoruz. Kent uzlaşısı konusunda da bizim değil, halkın kazanması üzerinden gidiyoruz. Bu tepki ve eleştiride bulunan partililerimiz ve yoldaşlarımız da önümüzdeki günlerde aslında bunun daha olumlu neticeler verdiğini göreceklerdir. Çok büyük devasa tepkiler olduğunu ifade etmiyorum ama biz demokratik bir partiyiz. 
 
Biz de Mayıs seçimlerinden sonra binlerce toplantı aldık. Halkın taleplerini, görüşlerini alabilmek ve yolumuzu çizebilmek açısından toplantılar aldık. Tek derdimiz vardı; yerinden, yani tabandan tavana doğru yönetim aygıtını işletebilmek. Bu yönüyle Esenyurt’taki yaklaşımımız, birincisi kent uzlaşısı, ikincisi kazanmak temelinde oldu. Bu yönlü görüşmelerimiz devam ediyor.
 
 İstanbul’a gelecek olursak; iktidarından muhalefetine “İstanbul’u kazanmak, Türkiye’yi kazanmak” şeklinde bir anlam yükleniyor buradaki seçimlere. Partiniz nasıl bir anlam atfediyor? 
 
İstanbul, Türkiye seçimlerinde en önemli merkezlerden biridir. İstanbul, Türkiye demek. Yozgat’tan, Hakkari’ye, Şırnak’a kadar akrabası İstanbul’da olmayan bir aile herhalde yoktur. Mutlaka bir bağı vardır İstanbulla. Bu nedenle İstanbul hakikaten Türkiye. Bu yönüyle bizim açımızdan da önemli.
 
Biz kimseden yana değiliz, kendimizden yanayız. Seçimlerde bir partiye kaybettirmek ya da kazandırmak gibi bir hedefimiz yok. Tek bir yolumuz var, İstanbul'a ulaşmak.
Bir diğer yönüyle, İstanbul'da DEM Parti çok güçlü. Bizim seçmen kitlemizin önemli bir bölümü burada. Diyarbakır kadar bir seçmen kitlemiz var. En büyük Kürt nüfusunun olduğu kent İstanbul. DEM Parti’nin Türkiye’deki demokratikleşmede başat sorun olarak ifade ettiği Kürt sorunu var. Kürtlerin eşit ve özgür yurttaş olarak mücadelesi on yıllardır sürüyor. En büyük Kürt emekçi nüfusu burada, neredeyse yoksulluk Kürtleşmiş, emekçilik Kürtleşmiş.
 
Aynı zamanda parti olarak Türkiye’de ne kadar iddialı olduğumuzu ortaya koyuyoruz. Bize hep sorulan soru şu: ‘Siz kazanmayacaksınız, kime kaybettirmek istiyorsunuz? Kimden yanasınız’ diye. Biz kimseden yana değiliz, biz kendimizden yanayız ve bu mücadelede biz varız. Bu seçimde ‘A’ şahsına ya da partisine kaybettirmek ya da ‘B’ partisine kazandırmak gibi bir hedefimiz yok. Bizim tek bir yolumuz var o da kazanmak ve tabi ki tüm İstanbul’a ulaşmak. Kendimizi ifade etmek temel bir yaklaşım.
 
 İktidar ve muhalefet partileri, İstanbul'da aday çıkarmanızı epey tartışıyor. Yaşanan tartışmalara dair neler söylersiniz? 
 
DEM Parti’nin aday çıkarması hem iktidar hem muhalefet cenahından tartışılıyor. Yani sanki bizim irademiz yok, sanki biz siyasi parti değiliz! Bu da aslında partimize ne kadar hiyerarşik yaklaşıldığını, ne kadar ötekileştirici bir dille yaklaşıldığını ortaya koyuyor. Bunu reddediyoruz, asla kabul etmiyoruz. ‘Biz varız’ diyoruz.
 
Seçmeninizden de aday çıkarma yönünde bir basınç vardı…
 
Evet. Çok yoğun bir basınç vardı. Tabanımızdan, ‘Biz kendimiz olmak istiyoruz, kendimiz bu seçimlerde var olmak istiyoruz ve bu mücadelede güçlü bir şekilde bulunmak istiyoruz’ şeklinde güçlü bir talep ve tepki vardı.
 
Mevcut adayların hepsi erkek. Siz, İstanbul’da eşbaşkanlık sistemi ile seçimlere giriyorsunuz. Nasıl bir fark hedefliyorsunuz bu anlamda?
 
Bütün adaylar erkek, sade kadın ben tek varım. İstanbul’un yarısı da kadın, tıpkı Türkiye’de ve dünyada olduğu gibi. Bir kere kadın bakış açıları yok. Yönetim anlayışlarında kadın yok. İddialarına bakmayın. CHP, ‘Çok ilericiyiz, özgürlükçüyüz, Atatürk 1934 yılında kadınlara seçme seçilme hakkı verdi, çok şey borçluyuz’ diyerek çokça propaganda yapıyor. Ama daha son seçimde yeni yeni CHP’de kadınlar grup başkanvekili oldular. Hala sayıları yüzde 20’leri aşamıyor. AKP de MHP de öyle. Biz İstanbul’da kadın gücünü ortaya çıkarmaya çalışacağız. Kadının sesini, rengini, iradesini ortaya koymaya çalışacağız.
 
İstanbul'un yarısı kadın, tıpkı Türkiye'de olduğu gibi. İstanbul'da kadın gücünü ortaya çıkarmaya çalışacağız. Kadının sesini oraya koymaya çalışacağız.
Bu sabah beni gülümseten bir mesaj aldım. Akademi dünyasından kadınlar şöyle bir mesaj yolladı bana: ‘Onlar çirkin, biz güzeliz’ diye bir öneri geldi. Bu belki bizim siyasetimizde çok kullanılan bir şey değil ama biz eril dil, o erkek egemen ideolojiyi yıkmak için aynı zamanda geliyoruz. Bu seçimlerde DEM farkını ortaya koyacağız.
 
Bir yandan Ekrem İmamoğlu, diğer yandan Murat Kurum.... Nasıl bir yarış bekliyor bizi? 
 
Kesinlikle bir yarış bekliyor. Birilerinin iddia ettiği gibi danışıklı ya da arka plan şeklinde değil. Şu algıyı da eleştirmek istiyorum: ‘CHP sizi ziyaret etti, açık görüştünüz’, sanki bir lütufmuş gibi. CHP bizi ziyaret edecek tabi. Diğer partiler de. Biz meclisin üçüncü büyük partisiyiz. Parlamentoda bütün partilerle birlikte çalışıyoruz. Ekrem İmamoğlu, Murat Kurum, Buğra Kavuncu... diğer adaylarla da sonuna kadar yarışacağız.
 
Bizim derdimiz İmamoğlu veya Kurum değil. Bu yarışta varız ve kazanmak istiyoruz. Kimseyle ittifakımız yok. İttifakımız olsaydı bunu açık yapardık zaten. 
 
İmamoğlu’nu eleştirmeyeceğiz diye bir şey yok. Belediyecilik anlayışını da, Kürtlere yaklaşımını da, İstanbul’daki ötekileştirilenlere ve yoksullara karşı yaklaşımını da eleştireceğiz. Eleştireceğimiz yığınla alan var. Bizim derdimiz İmamoğlu veya Kurum değil. Bizim derdimiz biz bu yarışta varız ve kazanmak istiyoruz. Bizim kimseyle ittifakımız yok. İttifakımız olsaydı bunu açık yapardık zaten. 
 
Seçim beyannamelerinizi de açıkladınız. Hem genel hem de kadın seçim beyannamenizde somut projeler yer alıyor. Kürtlerin, Alevilerin ve göçmenlerin/mültecilerin yoğun yaşadığı İstanbul için ne gibi projeler hedefliyorsunuz? 
 
Biz diğer partiler gibi ‘şu projeleri hazırladık, bunu sunalım’  gibi bir yaklaşımda değiliz. Biz bunu işin muhataplarıyla, bileşenleriyle, taraflarıyla tartışıp bu konudaki projelerimizi paylaşacağız. Öngörülerimizi, iddialarımızı, yapmak istediklerimizi seçim bildirgemizdeki çizdiğimiz hatta paylaşacağız. Mesela, İstanbul deprem riski olan bir yer. Biz TMMOB ve şehir plancılarıyla, bu konuda çalışan sivil toplum örgütleri ve deprem uzmanları ile çok geniş ve yaygın görüşmeler yapacağız. Yine insanları mağdur eden kentsel dönüşüm yerine, yerinde dönüşümü ifade ediyoruz. Şüphesiz elimizde öngörülerimiz, hazırlıklarımız var ama bunu aynı zamanda tarafları ile birlikte tartışıp, onların çözüm önerileri ile ortaklaştırmak istiyoruz. 
 
Önümüzdeki günlerde görüşmelerimizi tamamladıktan sonra bunu kamuoyuyla da paylaşacağız. İstanbul’da gerçekten demokratik bir belediyecilik, halkın sözünü dinleyen, katılımcı bir yöntemle bir belediyecilik anlayışını hedefliyoruz. Kadınların ‘vitrinde’ sayı ile çok az olduğu, kadın sorunlarından bihaber bir yönetim değil, kadının bizzat yönettiği, kadın sorunlarına bizzat çözüm ürettiği, kadınların içinde olduğu bir anlayışla kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik bir belediyecilik anlayışını hayata geçireceğiz.
 
Yapmak istediklerimizi seçim bildirgemizdeki çizdiğimiz hatta paylaşacağız. Taraflarla birlike tartışıp, çözüm önerilerini ortaklaştıracağız. Deprem, çok dilli belediyecilik, Kanal İstanbul...
Yine çok dilli belediyeciliği savunuyoruz. Mesela, İmamoğlu İstanbul’da ne yaptı Kürtlere? Ne verdi? Birkaç istisna dışında, burada milyonlarca Kürt nüfusuna yönelik ne adım attı? İhtiyaçlarına ne yanıt verdi? Kreş açmakla övünüyor İmamoğlu. Peki İstanbul’da yaşayan Kürtlerin çocukları o kreşlerde anadilleri ile eğitim alabiliyorlar mı? Yok. Kürtçe tiyatro yasaklandığında ya da havalimanında bir anne Türkçe bilmediği için mahsur kaldı. Tek cümle duyabildik mi İBB’den? Hayır, duymadık. Burada Kürtler yaşıyor, belediye hizmetleri kesinlikle Kürtçe de olacak. Burada Araplar mı yaşıyor; belediye hizmetlerinde Arapça olacak. Bu bütün farklı dil ve inanç için geçerli.
 
İstanbul’da 'Kanal İstanbul' gibi bir ucube ve bir proje var. Buna tepkiler devasa oranda. Danıştay iptal etti ama 'Kanal İstanbul' demek, doğanın ve tüm canlıların yok olması demek. İnsanların yerinden edilmesi demek. Bu konularda da tabi ki yaklaşımımızı ve projelerimizi açıklayacağız.
 
 Bir süre önce seçim bölgenize geldiniz. İlgiyi nasıl buldunuz? 
 
Güzel bir enerji vardı. Hepimiz alanlardan geldik, İstanbul’da çok yoğun bir çalışma yürüttü. Fakat buna rağmen kilometrelerce yoldan gelip heyet olarak karşılanmamız gurur vericiydi. Aynı zamanda mutluluk vericiydi. İlgi yoğundu. Biz startımızı o gün verdik. Bundan sonra daha yoğun çalışacağız.
 
Bu arada birine cevap vermem lazım; İsmail Saymaz yazmış. Bizim için ‘Adaylar İstanbullu değilmiş’ diye. Soralım hangisi İstanbullu diye? İmamoğlu mu, Kurum mu? Ya da diğerleri mi? DEM olunca mı İstanbullu sorusu soruluyor? İsmail Saymaz, benim kadar İstanbul’u bilmiyordur.
 
 İstanbul için bir sloganınız var mı? 
 
DEM gelir, İstanbul değişir. İstanbul’u değiştireceğiz. Daha güzel daha ve yaşanabilir bir İstanbul için mücadele edeceğiz. İstanbul’da kadın zamanı diyebilirim.
 
MA / Diren Yurtsever  

Diğer başlıklar

14:09 Figen Yüksekdağ’dan Önder adına yapılan turnuvaya mesaj
14:04 Bakırhan: Komisyon İmralı’ya giderse sürecin zemini güçlenir
13:38 750 örgüt ve platform Kürt Dili Deklarasyonu’nu açıklıyor
13:06 Gazeteci Bayram’a 7 yıl 6 ay hapis
12:48 DEM Parti’den cezaevi katliamına yönelik zaman aşımı kararına tepki
12:43 Bakırhan: Bahçeli tarihi sorumluluk alma cesaretini gösterdi YENİLENDİ
12:40 Berivan Kutlu uğurlandı: Yarım bıraktığı barış şarkısını tamamlayacağız
12:21 Tunç’tan İmralı ziyareti açıklaması: Takdir komisyona ait
11:49 Kolombiya’da askeri operasyonlarda 15 çocuk yaşamını yitirdi
11:41 Tülay Hatimoğulları ve Özgür Özel'in olduğu 11 vekil için dokunulmazlık fezlekesi
11:03 Zelenski Türkiye'ye geleceğini açıkladı
11:00 Bahçeli: 3 arkadaşımla İmralı’ya gitmekten imtina etmem
10:29 25 Kasım sergisine polis baskını: 7 fotoğrafa el konuldu
10:13 CHP Genel Merkezi avukatı Çağlayan: İBB iddianamesi hukuki değil siyasi bir dosya
10:10 Fransa Ukrayna’ya savaş uçağı gönderecek
10:07 BM, ABD’nin Gazze tasarısını kabul etti
10:06 Hüseyin Özsoy: Örgütlü toplumlar özgür toplumlardır
09:34 Êzidî komutan Dilvîn Şengalî: Erkeklerin ve yasaların korumadığını öğrendik
09:27 Anadolu Üniversitesi’ndeki kadın öğrenciler: Güvende değiliz
09:12 ‘Bir fotoğrafla hayatımızı kararttılar’
09:07 SMF’li Gürz: Barış bütün ezilenlerin ortak mücadele programıyla gelişebilir
09:05 ÖHD'li Aktaş: 'Umut hakkı'nın uygulanmasının önünde engel yok
09:02 Wan otlu peynirin fiyatı cep yakıyor
09:00 18 KASIM 2025 GÜNDEMİ
17/11/2025
23:59 ‘Kamu görevlileri tarafından uyuşturucu dağıtımı yapılıyor’
23:37 Irak seçimlerinin nihai sonuçları açıklandı
23:20 Çiçek Otlu: Bakanlık ve ATK, Rojin Kabaiş'in cinayetine ortaktır
23:11 ‘İçişleri Bakanlığı bütçesinde barışa, adalete ve ekmeğe tek bir kuruş yok’
22:24 'Bîra Sûrê' Rojava Film Festivalinde
21:51 Süveyda’nın batısı ağır silahlarla bombalanıyor
21:29 Kayseri'de 74 kişi gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye başvurdu
20:44 Dilek İmamoğlu'ndan 'toplumsal sorumluluk' çağrısı
20:38 Tanhan: Kayyım ve bürokratlar hakkında mali soruşturma açılsın
20:13 Zehirlenme faciasında baba Servet Böcek de hayatını kaybetti
19:40 Kadınlardan Berk Akand protestosu
19:35 DEM Parti Kadın Meclisi'nden direnişteki işçilere ziyaret
19:16 DEM Parti Eş Genel Başkanlarından Berivan Kutlu için taziye mesajı
18:53 Suriye’de Alevi evleri işaretlendi, evleri boşaltma çağrısı yapıldı
18:49 Kuzey Ege için fırtına uyarısı
18:47 Devrilen kepçenin altında kalan Akkaya yaşamını yitirdi
18:43 Gazeteci Aykol'un tedavisi ek ilaçlarla devam ediyor
18:33 Kadınlar şiddete karşı mücadele yöntemlerini konuştu
18:30 Dilovası'ndaki iş cinayeti protestosu: Susmayacağız
17:36 ‘Hayata Dönüş Operasyonu’ katliamı davasında ‘zaman aşımı’ kararı
17:26 Tutsakların tahliyelerinin engellenmesi Meclis gündeminde
17:20 Ayşe Tokyaz cinayetinde iddianame hazırlandı
17:16 Cizîr Belediyesi eski Eşbaşkanı Berivan Kutlu hayatını kaybetti
16:55 Irak'ta seçimi kazanan 6 adayın oyları iptal edildi
16:48 Meclis tutanaklarda yer verdiği Kürtçe ifadeleri sildi
16:10 'Barış, Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu' kuruldu
15:34 İZBB işçileri: İşimizi geri istiyoruz
15:13 Meclis tutanaklarında ilk defa Kürtçe ifadeler yer aldı
14:51 TTB Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu: Çözüm demokratikleşme programıyla mümkündür
14:41 Bütçe görüşmelerinde Yerlikaya'ya tepki: Huzur bu mu?
14:39 Eğitim Sen’den rapor: 2026 Eğitim Bütçesini kabul etmiyoruz
14:36 Kadın tutsaklar için birçok kentte açıklama: Dayanışmayı büyütelim
14:35 Fadime Elkan’ın taziyesi kitlesel ziyaret
14:05 Asistan hekimler eylemde
13:49 Barış İçin Toplumsal Girişim: 'umut hakkı'nın uygulanması talep edilmeli
11:56 Qamışlo'da ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ yürüyüşü
11:02 Temelli: Komisyon özel yasa hazırlanması için rapor hazırlayacak
10:58 Çöpte buldukları para ve ziynet eşyalarını sahibine teslim ettiler
10:20 Dêrsimli yurttaşlar: Doğa talanına izin vermeyeceğiz
09:34 Şiyar Be Platformu Sözcüsü: Sadece bizimle sonuç alınmaz, tüm dinamiklerin sözü olmalı
09:30 ‘Komisyon Abdullah Öcalan’la görüşmeli’
09:22 Kerboran'da bir genç öldürüldü
09:19 ‘Topyekun mücadele erkeklerin dönüşümünü zorunlu kılar’
09:11 Hareket Yönetimi: Zap güçlerimizi uygun sahalara çektik
09:10 Wan Baro Başkanı Özaraz: Entegrasyon yasaları düzenlenmeli
09:02 Foza Yûsif: Dünyada kadın perspektifiyle örgütlenmeli
09:00 17 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:47 Trump’tan, ‘Epstein dosyaları’ çağrısı
08:45 Birçok kentte kuvvetli kar yağışı ve sağanak bekleniyor
16/11/2025
23:15 Riha Barosu: İki çocuğun öldüğü iş cinayeti denetimsizliği göstermiştir
22:44 Tuncer Bakırhan, Barış Akademisyenleri ile bir araya geldi
22:34 BMGK, Gazze’ye ‘çokuluslu güç konuşlandırılmasını' yarın oylayacak
22:19 Gazeteci Alican Uludağ'ın Akand paylaşımına soruşturma açıldı
21:29 Ahmet Kaya’nın 1996’daki sözleri yayınladı
20:44 Bakanlıktan Şule Çet'in faillerinden Berk Akand hakkında açıklama
19:47 Annesi kızı Rojbin Sönmez’i ağıtlarla andı
18:54 Ekoloji Kervanı 2'nci gününde: Talana karşı sesimizi yükseltiyoruz
18:50 Reqa'da 2 Kürt genci kaçırıldı
18:46 İHD’nin yeni Eş Genel Başkanları belli oldu
18:36 Devrimci Parti kuruluşunun 10'uncu yılını kutlandı
18:29 Riha'da iş cinayeti: 2 çocuk yaşamını yitirdi
17:54 Kayyımın kapattığı Şamiran Kadın Yaşam Merkezi yeniden açıldı
17:36 TJA, 25 Kasım startını Kadifekale'de verdi
17:24 Kadınlar barış için buluştu: Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz
17:15 Colemêrg-Wan Karayolunda kaza
17:12 Qamişlo'da Abdullah Öcalan için yürüyüş düzenlenecek
16:48 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadının özgür olmadığı bir toplum demokratik olamaz
16:37 Mûş'ta kar yağışı: 14 köy yolu ulaşıma kapandı
16:34 Sırrı Süreyya Önder Barış Futbol Turnuvası başladı
16:10 Yaşamını yitiren 5 HPG’li için anma
15:48 Kadınlardan fuhuş ve uyuşturucuya karşı mücadele çağrısı
15:30 YPG'li Yıldız'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:47 Beton dökümü sırasında inşaat çöktü: 2 işçi yaşamını yitirdi
14:24 TJA’dan Dîlok’ta ‘şiddetle mücadele’ atölyesi
14:16 Silêmanî’de 25 Kasım’ın startı verildi
14:08 Wan'da Rojin Kabaiş Ormanı oluşturuldu
14:00 Tülay Hatimoğulları: Ey iktidar Dêrsim'den elini çek
13:57 Dêrsim’de miting öncesi kitlesel yürüyüş
13:39 Demirtaş: Eşit ve adil geleceği birlikte kuracağız
13:24 15 yaşındaki çocuktan 3 gündür haber alınamıyor
13:23 11’inci Yargı Paketi’nin bu hafta Meclis’e sunulması bekleniyor
12:47 Şule Çet'in faillerinden Berk Akand tahliye edildi
12:43 Saadet Partisi Grup Başkanı Kaya: Süreçten umutluyuz ama AKP yeteri katkı sunmuyor
12:17 OECD'nin sağlık raporunda Türkiye sonuncu
11:20 Jin dergi 'Dêrsim Katliamı'nı kapağına taşıdı
11:07 Riha’da işkence edilen çocuk ağır yaralandı
09:42 İki başarı hikayesi
09:35 25 Kasım Kadın Platformu: Taksim'e isyana çağırıyoruz
09:26 AKP’nin 23 yıllık 'suç' kaydı: En az 8 bin 33 kadın katledildi
09:23 Tutsak yakını: Devletin maskesi zindanlarda düşüyor
09:18 'Komisyon İmralı'ya gitmeli, kapılar ardına kadar açılmalı'
09:17 Engelli raporuna rağmen bir bırakıp bir tutukluyorlar
09:15 Wanlı yurttaşlar: Asgari ücret 50 bin TL olmalı
09:05 Metro inşaatındaki göçükte 1 işçi yaşamını yitirdi
09:04 Elektriğe gizli zam: 900 TL gelen fatura bin 900 TL olacak
09:00 16 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:09 Meteoroloji’den Colemêrg, Şirnex ve Wan için sarı kodlu uyarı
15/11/2025
22:11 Ege Denizi'nde deprem
22:05 Kabataş'ta metro inşaatında iskele çöktü
21:45 Zehirlenip yaşamını yitiren ailenin kaldığı otel boşaltıldı
21:39 Tiktok’tan Seyîd Rıza anmasına sansür
21:18 Tuncer Bakırhan: Komisyon derhal İmralı’ya gitmeli
20:59 Hayvansever kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi
20:54 Rojin Kabaiş eylemine ‘uyarı’ cezası
20:19 Brezilya’da binler iklim adaleti için yürüdü
20:07 Seyid Rıza ağıtlarla anıldı
19:55 MAF-DAD kongresinde süreç tartışıldı
19:17 Erzirom ve Xana Axpar’da kadın buluşması
19:07 Anne ve iki çocuğunun ölümüne dair gözaltı sayısı arttı
18:02 Dîlok’ta iş cinayetleri protesto edildi
17:58 Adalet Nöbeti'nde taciz failinin duruşmasına çağrı
17:46 EGEÇEP’ten ortak mücadele çağrısı
17:45 EHP: Asgari ücret 65 bin TL olmalı
17:40 Yazar-ressam Hüseyin Özsoy, Wan’da okurlarıyla buluştu
17:35 Mêrdîn’de taziye evine saldırı
17:33 Seyîd Riza ve arkadaşları için klip: Cigêram
17:30 DADER konferansı: Devlet adım atsın
17:24 ‘Barış ve özgürlükte ısrar ediyoruz’ buluşmasına çağrı
17:23 Barış gazeteciliği paneli: Militarist habercilik dili toplumda düşmanlık yaratır
17:18 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
17:13 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Demokratikleşme olmadan barış olmaz
17:11 Êlih’te taziyelere kitlesel ziyaret
17:02 Kadınlar alanlarda: Şiddetsiz yaşamı birlikte kuracağız
17:01 'Zindandaki Kadınların Öyküleri' okurlarla buluştu
16:49 57 bin ağacın kesileceği rant projesi yargıya taşındı
16:35 Dêrsim’deki doğa mitingine katılım çağrısı: Sesimize ses verin