DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan: Yerel seçimlere damga vurmaya hazırız

ANKARA- Genel Kurul'da konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, yerel seçimlere “Kazan-kazan” formülü ile gireceklerini belirterek, “Biz 3. Yol siyasetimizle 2024 yılı seçimlerine de damga vurmaya hazırız” dedi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Meclis Genel Kurulu’nda görüşmeleri başlayan 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi görüşmelerinde konuştu.

İlk olarak söz alana Bakırhan, konuşmasına Kürtçe başladı. Halkı ve cezaevlerinde bulunan tutsakları Kürtçe selamlayan Bakırhan, “Selam ‘Jin jiyan azadî’ felsefesini takipçisi olanlara. Selam olsun demokrasi ve hakikat yolunun emeğine…” dedi. Bu sırada Meclis’i oturumu yöneten Numan Kurtulmuş, “Burası Türkiye Cumhuriyeti, ifadelerini Türkçe de söyleyin. Biz de anlayalım” şeklinde ifadeler kullandı.

TERCİHLERE BAĞLI

Ortadoğu yanı sıra dünya genelinde yaşanan dengelere işaret e den Bakırhan, bu nedenle dünya halklarının savaş, ekonomik kriz, göç ve gözyaşı yaşadığını ifade etti. Bakırhan, “Bugün yaşananlar, adı konmamış bir 3. Dünya Savaşıdır. Sistem içi çekişmelerin bir doyuma ulaştığı, bölgesel ve yerel düzeyde tarihin hızlandığı, enerji koridorları üzerinden yeniden dizayn etme çabaları söz konusuyken Kürt sorunu da büyümeye, dengeleri değiştirmeye devam etmektedir. Evet, her ne kadar Kürt Sorunu yok sayılsa da temelde yok sayılan Kürtlerin varlığıdır. Varlığı, dili, temel hakları yok sayılan, yurttaşlığına şerh konulan Kürtler varlar ve her yerdeler. Sorunun özü de işte bu inkâr ve yok saymadır! Bu sorunun önümüzdeki süreçte nereye evirileceği, nasıl şekilleneceği, büyük oranda Türkiye’nin politik tercihlerine bağlıdır. Bundan sonra tercih demokrasi mi yoksa şiddet mi? Bunlar; sağduyu mu hamaset mi? Müzakere mi yoksa çatışma mı olacak? Bilindik yolları seçip gözyaşı ve şiddeti sürdürmek yerine cesaretle az gidilen patikalar tercih edilecek mi hep beraber göreceğiz” diye kaydetti.

‘TARİHTEN SÜZÜLMÜŞ RAFİNE’

Kürt kelimesinin “terör” kelimesi ile eşitlenmeye çalışıldığını, Meclis’te konuşan vekillere sürekli “Anayasa 3’üncü Madde” hatırlatması yapıldığına dikkat çeken Bakırhan, “Bu akıl, bunu iyi düşünmelidir. Biz samimiyetle, tüm birikimimizle bu sorunun çözümüne odaklanmış bulunuyoruz. Çünkü bu ülkede geleceğe, ekonomiye, sosyal refaha, demokrasiye dair ne söylenirse söylensin son kertede bütün problemlerin kaynağında Kürt meselesinin çözülmemiş oluşu yatıyor. Bu, bir iddia değildir. Gören gözler, duyan kulaklar için tarihten süzülmüş rafine bir gerçektir” diye konuştu.

‘ÇÖZMEYEN ÇÖZÜLÜR’

Bakırhan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siz de biliyorsunuz; geçen birinci yüzyılda 42 başbakan, 12 Cumhurbaşkanı ve sayısız bakan, inkâr ve yok sayma dışında tek bir şey yapmadı, çözüme yanaşmadı ve kaybeden Türkiye halkları oldu. Tarih de gösterdi ki: Kürt sorununu çözemeyen kendisi çözülür. Bir siyaset malzemesi ve kullanışlı bir iç düşman olarak görülen, her ekonomik ve siyasi krizde düşman ilan edilen, her ekonomik krizde Kürtleri inkâr etmek bir işe yaramıyor. Bu artık görülmelidir, bu artık anlaşılmalıdır.

ZARAR ZİYAN BİÇER

2024 Merkezi Bütçesi 11 trilyon civarıyken, bu yoksulluk ve kriz koşullarında bunun yüzde 10’unun savaşa ayrılmış olması nasıl açıklanabilir? Verdiğimiz her 100 lira verginin 10 lirası bu halka şiddet ve baskı olarak dönüyor. Bu nasıl izah edilebilir, hangi vicdan bunu kabul edebilir? Barışın maliyeti yoktur ama savaş, şiddet, çatışma maliyetlidir. Bakın size bir örnekle bunu açıklayayım: 2022 yılında Rusya ile Ukrayna arasında bir savaş patlak verdi. Türkiye bu savaşta ne bir cepheye sahipti ne de koruması gereken bir sınırı vardı. Buna rağmen bu savaştan Türkiye’nin zararı 8 milyar dolar oldu. O halde sormak gerekiyor: 40 yıldır, doğrudan yürütülen ve her bakımdan kayba neden olan bir çatışmanın ekonomik olarak yarattığı yıkımın maliyeti nedir? Kürtçe’de bir söz vardır… Tencereye ne koyarsan onu yersin. Bugün halkın boş tencerelerine ‘merminin fiyatını biliyor musun?’ denilerek çirkin gerekçeler üretenlerin verdiği zarar bundan ibaret değil, maalesef bu yoksul halkın pişirdiği dert, yediği ise kandır, acıdır. Unutmayın ki, savaş eken, zarar-ziyan biçer.

TECRİDE VE AÇLIK GREVLERİNE DİKKAT ÇEKTİ

Kürt sorunu çözülmedikçe Türkiye halklarının barışçıl ve huzurlu bir geleceğinin olmayacağı nettir. 21. yüzyılda Kürt sorunu ve bu sorunun çözümünün güncel adına dönüşen Sayın Öcalan üzerindeki tecrit, tüm yakıcılığıyla gündemdedir. Mutlak tecridin kalkması için hukuki ve meşru taleplerle cezaevlerindeki binlerce tutsak şu anda açlık grevindedir. Biz bir kez daha herkesi aklı selime davet ediyoruz. Demokratik çözüm ve darbe mekaniği arasında sıkışan anlayışı, demokratik çözümde uzlaşmaya çağırıyoruz. Yüzyıl önce bu kürsülerden ‘Kürt yoktur’, ‘Türk olmayanların görevi hizmetkârlıktır’ diyorlardı. Kürt halkı ‘Êdî Bese! Em li virin’ diyerek bu aşamayı geçti. Korku ve tehdit girdabını çoktan aştı! Bugün artık Kürt sorununu bütçeye koyduğunuz 12 cezaevi yapımıyla çözemezsiniz, parti adımıza kafayı takarak bizi durduramazsınız.

ÇÖZÜMÜN KAPILARINI ARALAYALIM

Kürt sorununda çözümsüzlük politikalarınız sürdükçe, emrinizdeki yargıyla yürüttüğünüz Kobanî ve HDP kapatma davası gibi kumpaslar ayağınıza dolanır. Kentlerin yıkımında askere verdiğiniz dokunulmazlık, döner dolaşır darbe girişimi olarak sizi bulur. Yargıtay da bir ceza dairesi de darbe mekaniğini canlı tutmaya heveslenir. Sizin dilinizde haklar suç, barış hakaret, adaletse cezaevi demek oldukça, hiçbir soruna çözüm üretemezsiniz. Ama bilin ki, bu ülkede toprak bile ölümden, zulümden, adaletsizlikten yoruldu. Bu sebeple gelin artık Kürt sorunundan, kutuplaşmadan ve düşmanlaştıran siyasetten nemalananlara bu fırsatı vermeyelim, demokratik çözümün kapılarını aralayalım.

TRENİ KAÇIRMAYALIM

21. yüzyılda Kürt sorunu artık bir tanınma sorunu değil, statü sorunudur. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına giriyoruz. Kürt sorunundaki çözümsüzlükten dolayı aynen 90’larda olduğu gibi çürümüş, yozlaşmış ve suçtan ibaret hale gelmiş bu düzende ısrar edenler, etrafımızı saran ve yaklaşan ‘muazzam fırtınayı’ görmelidir. Bugün artık Kürt sorununu Türkiye’nin iç dinamikleriyle çözmemiz gereken bir süreçteyiz. Treni kaçırmayalım! İnanın bu sorunun çözümü başka yerlerde değildir. Kürt sorunu Ankara’da çözülür, Diyarbakır’da çözülür, yeter ki samimiyetle güçlü bir irade ortaya koyalım! Bu bir ‘tarihe geçme’ veya ‘tarih olma’ seçimidir! Gelin yeni bir dille Kürt sorununun demokratik çözümünü sağlayarak ikinci yüzyılda demokratik bir cumhuriyet inşa edelim.

 ALEVİ İNANÇI REDDEDİLİLİYOR

Başta Alevi toplumu olmak üzere, Hıristiyan, Süryani, Asuri Êzidî, Yahudi inançlarına yönelik ayrımcı uygulamalara da cumhuriyetin kurulduğu günden beri karşı durduk, mücadele ettik. Aynı şekilde Demokratik bir İslam’ı da her zaman savunduk. ‘Zulme karşı direnmeyen benim ümmetimden değildir’ sözünden ve Medine Sözleşmesinden hareketle, özellikle Müslüman coğrafyada iktidarların halka karşı uyguladıkları zulüm ve baskılara dikkat çekerek, hak mücadelesini yükselterek; Firavun ve Nemrutların varlığına karşı İbrahimi duruşla ses olmaya çalıştık. Alevi toplumu, Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana sistematik ayrımcılığa maruz kalıyor. AKP-MHP ittifakı da Alevi inancını inkar etmeye devam ediyor.

BELÇİKA KADAR ALANI YOK ETTİ

Doğaya açılan savaş yaşama açılan savaştır. Bu açıdan yeni yaşam iddiası ekolojik bakış açısından ayrılamaz ve çok iyi biliyoruz ki ekolojik bir bakış açısında istikrarın sağlanması demokratikleşmeyle mümkündür. Ama ‘istikrar’ kelimesini tekrarlayıp duran AKP’nin en istikrarlı olduğu konulardan biri ekolojik yıkımdır. Bu iktidar döneminde ekosistemde yer alan ne varsa, denizler, göller, nehirler, dağlar, ovalar, tarım alanları, ormanlar, sulak alanlar hepsi birer enkaza dönüştürüldü. Son yirmi yılda 3 milyon hektar tarım alanı yok edildi. Bu alan öyle bir ilçe, bir köy kadar bir il kadar değildir. Belçika’nın yüzölçümü kadardır. Bu alanları yok ettiğiniz için bugün buğdayı, eti, temel gıda maddelerini ithal etmek zorunda kalıyoruz. 

EKMEĞE MUHTAÇ HALE GELECEĞİZ

Derdiniz toprak gördüğünüz yere beton dikmektir. Beton dikerek rant sağlamaktır. Size soruyoruz: kaç çimento, kaç beton bir dirhem toprağın ve bereketinin yerine geçebilir? Ne ekmeğe ne özgürlüğe çözüm olan bu bütçe hayata geçerse yetersiz beslenen insan sayımız 15 milyondan, 80 milyona çıkacak. Yaşayabilmek için artık öğün sayımızı azaltmak yetmeyecek, ekmeğe muhtaç bir hale geleceğiz. Bu düzen böyle gitmez. Bizler havamıza, suyumuza, aşımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Nerede sebzeyi çöpten toplayan bir yoksul, nerede en basit sosyal etkinliğe dahi katılamayan bir genç, nerede ay sonunu getiremeyen bir emekli varsa, derdini bu parlamentoda dillendirdik, dillendirmeye devam edeceğiz.

ÖLÜM GETİRDİ

Bu ülkenin temel sorunu, kurulduğu günden beri merkezi toplumu dışlayan rejimdir. Bir ülkede küçük bir azınlık bolluk, bereket içinde yaşıyor; nüfusun yüzde 99’u sefalet ve yoksulluk içinde yaşıyorsa orada rejim ve sistem sorunu vardır. 2015 yılında Çözüm Süreci’nin iktidar tarafından bitirilmesi ve 2018 yılında OHAL koşulları altında geçilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, bu ülkeye ölüm ve açlıktan başka bir şey getirmemiştir. Buzdolabına konan çözüm süreci, OHAL’e dayanan yeni sistem, Türkiye halklarını büyük bir çöküşle karşı karşıya bırakmıştır. Sürekli kriz üreten bu sistemin her şeyi merkeze bağlayan anlayışı, felaketin postacısıdır. Tüm kaynakları merkezden dağıtan anlayış artık dünyada iflas etmiştir. Siirt’in, Tekirdağ’ın, Antalya’nın sorunlarını Saray’dan kaynak gitmesine bağlamak çağ dışılıktır. İlçe milli eğitim müdürünü de, Bakanları da tek bir kişinin ataması bu sistemdeki merkezileşmenin trajedisidir.

ÖZERLİKLİĞE DİKKAT ÇEKTİ

Bu ülkede merkezileşmenin panzehiri, adem-i merkeziyetçiliktir. ‘Milli Kurtuluş’ diye menkıbe yazanlar 1920-1923 yılları arasına bakarsa 1921 Anayasasındaki özerklik gerçekliğini görür. Rejimler halkı kendine uydurmaz, halkın gerçekliğine uygun şekilde yapılır. Hiçbir rejim ve sistem kutsal değildir. İster milli mücadele dediğiniz döneme bakın; isterseniz de daha önceki dönemlere bakın, her ikisinde de bu ülkeyi kurtaran gerçeklik, yerel demokrasidir. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında artık toplumu sisteme değil, sistemi topluma uyumlu hale getiren bir anlayışa ihtiyaç vardır. Bunun adı Demokratik Cumhuriyettir. Demokratik Cumhuriyet çağrısı aynı zamanda tarihsel Türk-Kürt ilişkilerinin demokratik temelde yeniden inşa edilmesidir. Toplumsal hakikatle savaş içinde olan ve sürekli kriz üreten merkeziyetçiliğe karşı önümüzdeki seçim sadece belediye seçimi değildir. Aynı zamanda yerel demokrasi talebini dillendirmektedir. Bu kapsamda, yerel seçimler merkeziyetçi devlete karşı toplumun demokrasi çağrısı olacaktır.

SÖMÜRGE VALİSİNİ İSTEMİYORUZ

Evet, önümüzde bir yerel seçim var. Bizler, kayyımlarla iradesi en fazla gasp edilen, en eşitsiz şartlarda seçimlere katılan, haksızlık ve hukuksuzluklarla en fazla mücadele eden parti olarak bu seçimlere de hazırız! Belediyelerimize kayyım atanırken, ‘şuraya buraya para aktarıldı’ yalanına sarılanları, bölgede tabela partisi haline getirmekte kararlıyız. Herkes biliyor, biz kaynakları halk için kullandık, kayyımlar ise ceplerini doldurmak için. Kayyım rejimi, belediyelerimizden başlayıp tüm Türkiye’ye yayıldı. Biz de önümüzdeki seçimde belediyelerimizden başlayarak tüm Türkiye’de kayyım rejimini ortadan kaldıracağız. Kayyım irade gaspıdır. Kayyım talandır, yolsuzluktur, usulsüzlüktür. Belediyeleri halktan ayıran ve Batı Şeria’da olduğu gibi yükselen utanç duvarları demektir. Atadığınız kayyımların bulaşmadığı suç kalmadı. Kayyıma kayyım atamak zorunda kaldınız. Tarihe geçtiniz. Bir kez daha diyelim. Kayyım Kürt’e atanmış sömürge valisidir. Kürt halkı kayyımlarınızı istemiyor. Demokratik kamuoyu kayyımlarınızı istemiyor.

HALKIN EVİ HALİNE GETİRECEĞİZ

Türkiye halkları, biz sadece kayyımları göndermeyeceğiz. Muş’ta, Şırnak’ta, Ağrı’da, Bingöl’de ve daha birçok bölge belediyesinde hizmetsizlik, yolsuzluk ve ranta bulaşmış belediyeleri de alacağız ve bu belediyeleri halkın evi haline getireceğiz. Türkiye’nin batısında ‘Kent Uzlaşısı’ stratejimizle halkımızı belediye yönetimlerine taşıyacağız. Yol yapmayan, su ihtiyacını dahi gideremeyen, yolsuzluktan geçilmeyen yönetimleri değiştirerek demokratik yerel yönetimler anlayışımızla herkesi buluşturacağız. Bizimle belediyeleri yönetecek olanlar; müteahhitler, sermaye yanlıları, parti bürokratları değil; ilde, ilçede üreten, emek veren, orada yaşayan, sokağını dert eden halktır, halklarımız olacaktır.

YENİ FORMÜL

2019 yılında seçim sonucunu belirleyen ‘Kaybettir-Kazan’ formülünü ‘Kazan-Kazan’ formülü ile tekrar güncelliyoruz. Biz 3. Yol siyasetimizle 2024 yılı seçimlerine de damga vurmaya hazırız. Önümüzdeki seçimler bizim için Demokratik Yerel Yönetimler anlayışımızı Türkiye’nin her tarafına yayma seçimidir. Demokratik Yerel Yönetimler anlayışımızla, örneğin artık deprem olduğunda Beştepe’den talimat gelmesini beklemeyecek, kendi yaralarımıza ilk müdahaleyi kendimiz yapacağız.

‘HERKES KAZANACAK’

Önümüzdeki seçimler sadece belediye kazanma seçimi değildir. Kendimize, dilimize, kültürümüze, kaynaklarımıza sahip çıkma seçimidir. Önümüzdeki seçimlerde biz kazanınca, herkes kazanacak, Türkiye halkları kazanacaktır. Fabrikalarda, işyerlerinde, üniversitelerde, sokaklarda, köylerde, bütün yaşam alanlarında eşitlik, barış, özgürlük, adalet mücadelemizi büyütecek ve mutlaka kazanacağız.”

Diğer başlıklar

20:36 Dicle Nehri'ne düştüğü iddia edilen çocuk bulunamadı
20:33 Savcılıktan öz savunmaya ceza istemi
20:29 Putin: Avrupa savaş istiyorsa, hazırız
20:08 BM: Sudan savaşında 14 milyon kişi yerinden edildi
20:03 Gazeteci Karabay cezaevinden çıktı
19:10 İsrail saldırılarında 257 gazeteci katledildi
18:31 Mahkeme, hasta tutsağın tahliyesini engelleyen İGK kararını yasaya uygun buldu!
18:09 223 işçinin eylemi sürüyor: Ranta geçit vermeyeceğiz
18:07 Netanyahu: Şam’dan Hermon Dağı’na kadar silahsız bölge istiyoruz
17:46 Manavgat Belediyesi soruşturmasında 19 gözaltı
17:42 DEM Parti Heyeti İmralı'dan döndü
17:34 Lacan'da gerginlik sürüyor: Gazetecilerin ekipmanlarına el konuldu
17:15 Şüpheli çocuk ölümü davasında tahliye kararı
16:41 Ankara'da Savunmaya Özgürlük Nöbeti: Adaletin sesi yeniden yükselecek
16:19 ABD Adana konsolosu DEM Parti'yi ziyaret etti
15:59 Cinsel saldırıya uğrayan çocuk mahkemede dinlenecek
15:43 Gazeteci Karabay'a ceza ve tahliye
15:31 Besta’da asker gözetiminde ağaç kıyımı sürüyor
15:27 Amed'de Jineolojî atölyeleri başlıyor
15:22 Gazeteci Aykol'un tedavisi sürüyor
14:24 Dêrsim Emek ve Demokrasi Platformu: Alevi katliamına karşı ortak irade büyütülmeli
14:10 İzmir Barosu: Avukatların çalışma koşulları adil olmalı
14:04 Danıştay'a çağrı: Okullarda ücretsiz yemek davasını kabul et
13:36 Mîdyad’ta şüpheli kadın ölümü
13:34 Mahalleliler, taş ocağı çalışmalarını durdurdu
12:45 Bakırhan: Abdullah Öcalan'la görüşülmesi sorunun siyasal zemine taşınmasını sağladı
12:42 DSİ barajında çalışan işçi yüksekten düşerek hayatını kaybetti
12:13 İmralı Heyeti Abdullah Öcalan ile görüşmek için yola çıktı
12:02 Özgür Ülke gazetesinin bombalanması protesto edilecek
12:00 Federe Kürdistan ve idaresi dışındaki bölgelerde Kürt nüfus 10 buçuk milyona ulaştı
11:57 Filozof Ceruti: Abdullah Öcalan'ın çağrısı Ortadoğu'ya örnek olabilir
11:41 Amed Büyükşehir’den Hevsel Bahçeleri ve Dicle Vadisi açıklaması: Kararlıyız
11:36 Arap Alevileri: Suriye'deki Alevi katliamı derhal durdurulmalı
11:22 Duruşma için getirildiği Ahlat'ta 3 ay hücrede tutulacak
11:05 31 yıllık tutsağın tahliyesi Seyit Rıza'nın sözleri gerekçe gösterilerek ertelendi
11:02 Salih Müslim: Demokrasi yoksa entegrasyon da yok
11:01 Kürt mahallelerinde çete yapılanmaları
10:48 Putin ve ABD Ortadoğu Temsilcisi Witkoff Ukrayna'yı görüşecek
10:44 Bahçeli’den süreç açıklaması: Ok yaydan çıkmıştır, gemiler yakılmıştır
10:10 'Burası Kürdistan'dır' diyen Taşkesen'e sanal medya paylaşımından 4 yıl 2 ay ceza
09:40 5 kentte ‘borsa manipülasyonu’ soruşturması: 10 gözaltı
09:40 Alagöz'ün Giresun'daki maden genişletme isteği askıya çıktı
09:38 Hakime rüşvet suçlaması, eşine 9 milyon TL avukatlık ücreti kararı
09:05 Tehdit edilen eşbaşkanlar: Halkın iradesine saygı göstermek zorundalar
09:04 Mazgêrt avcıların hedefinde: Halk ve canlılar tedirgin
09:03 11'inci Yargı Paketi yarın görüşülecek: ‘Yama’ değil yeni bir İnfaz Kanunu lazım
09:03 Yerine kayyım atanan Akış’ın davası yeniden görülüyor
09:02 Yanlış restorasyon Wan'ın belleğini yok ediyor
09:01 Her yönüyle 'yaralı' bir kent: Şam
09:00 02 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
01/12/2025
23:52 Amasya'da cezaevi nakil aracı kaza yaptı
23:48 2026 yılı bütçe teklifi komisyonda kabul edildi
23:01 Geçiş Hükümeti, Süveyda'da bir kişiyi katletti
22:16 Trump, Netanyahu ile görüştü
22:12 Humus’un doğu kırsalında işkence ile toplu gözaltılar
21:15 Barrack, Şara ile görüştü, Trump desteğini yineledi
20:45 Özgür Özel'e yanıt: Kürtleri sadece sıkıştığınızda hatırlamayın
20:16 Bankacı Seçil Erzan'a 102 yıl 2 ay hapis cezası
19:41 Erdoğan: Süreç yeni bir dönemin kapısını açacak
19:34 Ukrayna'da ailelerini yitiren çocuklar Türkiye'de tecavüze uğradı
19:15 31 yıldan sonra tahliye edilen Esen: Başaracağımız günler yakın
18:24 15 yaşındaki MESEM öğrencisi ölü bulundu
18:12 Beyza Yavuz'un şüpheli ölümüyle ilgili 1 kişi tutuklandı
17:35 Gazeteci Aykol’un tedavisi devam ediyor
17:32 ÖHD: Kadın tutsaklar çifte görünmezlik yaşıyor
15:45 Barış Annesi Aliye Timur yaşamını yitirdi
15:25 Şirnex'teki baskı ve provokasyon girişimleri bütçe görüşmelerine taşındı
15:22 30 yılın ardından tahliye olan Çirik’ten örgütlülük vurgusu
15:19 Erkek şiddetine karşı işbirliği ve koordinasyon sağlanacak
14:50 DİSK 2026 asgari ücreti araştırma raporunu açıkladı
14:27 Emeklilerden ‘bütçe’ protestosu
13:24 Evrensel Gazetesi'ne saldıran sanık tahliye edildi
13:16 DEM Parti her yıl Engelliler Onur Yürüyüşü düzenleyecek
13:15 Özerk Yönetim: Adem-i merkeziyetçi bir Suriye inşa edilebilir
12:26 Sosyolog Griffin: Türk ve Kürt barışı insanlık için hayati önemde
11:35 TÜİK üçüncü çeyrek büyüme verileri açıklandı
10:52 Sudani ile Tom Barrack bir araya geldi
10:51 Köylüler, Sekasur'da maden şirketi çalışanlarını kovdu
10:40 Güney Afrika’dan Trump’ın ‘beyaz soykırımı’ iddialarına yanıt
09:20 Birçok kentte sağanak ve kar yağışı bekleniyor
09:17 Qoser’de öldürülen ailenin avukatları: Medyanın yaklaşımı insani değil
09:03 Down sendromlu Zınar ilk hayalini gerçekleştirdi, sıra ikincisinde
09:02 'Şirnex'te süreç karşıtı bir akıl var'
09:01 Hasta tutsağın eşi: Orada kalırsa yaşamını yitirecek
09:00 01 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
30/11/2025
22:50 Radyoya Dengê Gel yayın hayatını sonlandırdı
21:39 Ekoloji Derneği toprak buluşturulmak üzere 30 bin palamut dağıttı
21:26 'Kovid Yasası siyasi tutsakları kapsayacak şekilde düzenlemeli'
20:58 Tarsus'ta 'Demokratik toplumla yeniden doğuş' şöleni
20:37 Sosyalist Enternasyonal'den Kürtlere özyönetimin tanınması çağrısı
19:22 Bayındır: Devlete adım attıran Kürtlerin mücadelesiydi
19:03 'Çocuklarımız okula aç giderken huzur içinde yaşayamayacaksınız'
18:40 Goma Hûsika da maden ocağına karşı palamut ekildi
18:26 'Herkesin kendisi olarak var olduğu bir düzenlemeye ihtiyaç var'
17:45 Êlih'te 5 HPG'li için kurulan taziyelere kitlesel ziyaret
17:42 'Suriye'de Alevilere yeni bir Kerbela yaşatılıyor'
17:01 'Kadın ve annelerin mücadelesiyle zorla kaybedilmelerle hesaplaşıldı'
16:59 Ekin Kültür ve Sanat Komünü’nden asimilasyon politikalarına karşı konser
16:45 Sağlıkçılardan 'il dışı görevlendirme' protestosu
16:30 Gimgim'da 'Ava Spî'yi kurutacak proje protesto edildi
16:00 Zeynep Ersönmez'in taziyesine kitlesel ziyaret
15:59 Gimgim'da 30 bin meşe palamudu ekildi
15:53 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
15:45 ZIWAN-KURD’un açılışı gerçekleştirildi
15:18 Mêrdîn’de Şîyar Be Uyuşturucu ile Mücadele Platformu kuruluşunu ilan etti
15:12 Peru, Şili sınırında OHAL ilan etti
14:11 Mersin'de barış paneli: Artık konuşma değil adım atma zamanı
13:55 PKK’nin 'terör listesi'nden çıkarılması için AB’ye soru önergesi
13:51 Barajda yaşamını yitirenlerin isimleri belli oldu
13:21 Yemen’de kadınlar sanal şiddeti tartıştı
13:07 Süheyla Baytekîn için kurulan taziyeye ziyaret
12:36 Sri Lanka’dan kasırga sonrası yardım çağrısı
12:21 Cizîr belediye eşbaşkanlarının tehdit edilmesine tepki: Sorumlular hesap vermeli
12:06 Faik Özgür Erol: Demokratik entegrasyon karşılıklı tanınmaya dayalı birlikteliktir
11:45 Colemêrg-Wan yolunda otomobil baraja düştü: 3 kişi kayıp
11:34 Rotinda’nın ‘Çîroka Zarokên Roj û Agir I’ kitabı çıktı
10:59 Afganistan’da mezhepsel baskı derinleşiyor
10:53 Eskişehir’de şüpheli kadın ölümü
10:20 Yolcu otobüsü devrildi: 2 ölü, 21 yaralı
10:09 ‘Ekonomik krizden çıkış yolu barıştır’
10:04 Venezuela’dan Trump’a: Sömürgeci bir saldırı
09:41 Tahliye olan hasta tutsak Muhlise Karagüzel: Bu barışı sağlayacağız
09:26 Jin derginin 144’üncü sayısı yayında
09:05 ‘Şirnex’te hukuksuzluğa imza atan mülkü amirler yasalara uysun’
09:02 'Umut hakkı için Anayasa’nın 90’ıncı maddesi yeterlidir'
09:00 30 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:55 Gine Bissau'da darbe sonrası yeni hükümet kuruldu
29/11/2025
23:44 Sağlık Bakanı Memişoğlu sezaryen doğumu hedef aldı
22:44 Bayındır: Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ekseninde harekete geçin
21:21 Erdoğan'dan 'süreç' açıklaması: Sabotajların üstesinden geliyoruz
21:05 Adana'da 27 Kasım kutlaması
20:57 SYRİZA ve Avrupa Solu'ndan DEM Parti'ye 'süreç' ziyareti
20:23 Ege İnsan Hakları Okulu: Demokratik toplum sosyalizmi özgürlük çağının hamlesi
20:17 Kaya ailesinin öldürülmesinde tutuklu sayısı 3'e yükseldi
18:51 Ahmet Özer, DEM Parti Eş Genel Başkanlarıyla görüştü
18:48 Dêrazor'da komün konferansı düzenlendi
18:27 Özgür Özel yeniden CHP Genel Başkanı seçildi
18:24 Şam’da bakanlık binasına giren Süveydalı gençten haber alınamıyor
18:20 Doğu ve Güneydoğu Dernekleri Platformu'ndan sürece destek çağrısı
17:58 Erdoğan ile Kurtulmuş bir araya geldi
17:51 Hesekê'de binlerce kişi Abdullah Öcalan için yürüdü
17:47 'İsrail ile ticareti sürdürenler Filistin'in yanında değildir'
17:41 'Suriye'de Aleviler için insani yardım koridoru açılsın'
17:27 Sancaktepe mitingine çağrı: Onurlu bir yaşam için ses yükseltelim
16:50 Kadınlardan ‘Yükselen sesler, ortaklaşan mücadeleler’ paneli
16:42 Hewler’de eylemcilere ateş açıldı: 3 ölü iddiası
16:25 Kayyımın AKP’li aday için dağıttığı kolilerin görüntüsünü paylaştı
16:25 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
15:40 PKK’li Yürür ve Taş anıldı
15:20 Çocuk işçi ölümleri için sorumluluk çağrısı