Leyla Güven: Tabutlar çıkmadan herkes elinden geleni yapmalı

img
AMED - DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, İmralı tecridi ve Kürt sorununun çözümsüzlüğü sürerken tutsakların bu duruma sessiz kalamayacağını belirterek, "Cezaevlerinde tabutlar çıkmadan herkes elinden ne geliyorsa onu yapmalıdır" dedi. 
 
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde mutlak tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan 33 aydır haber alınamıyor. Aile ve avukatların yaptığı başvurulara olumlu yanıt verilmezken, tecridin kaldırılması ve Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması talepleriyle başlatılan eylemlere her gün yenileri ekleniyor. En son politik tutsaklar tarafından 100’ü aşkın cezaevinde 27 Kasım'da dönüşümlü açlık grevi eylemi başlatıldı. 
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, 11'inci gününde devam eden eyleme dair tutsak bulunduğu Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde bir yazı kaleme aldı. 
 
Henüz tutsak olmadığı 8 Kasım 2018 tarihinde benzer taleple açlık grevi eylemi başlatan ve bu eylemini 200 gün sürdüren Güven'in kaleme aldığı yazı şöyle: 
 
‘YENİ DÜNYANIN DOĞUMU SANCILI OLUYOR’
 
“21'inci yüzyılın ilk çeyreğinde adalete, barışa, vicdana açız. 'Eski dünya ölüyor ve yerine yenisi doğmakta zorlanıyor. Şimdi canavarların zamanı' diyor Gramsci. Her doğum gibi yeni dünyanın doğuşu da zorlu ve sancılı oluyor. Emperyal güçler, dikta rejimler ve faşizan tekçi anlayışlar, mevcut rejimlerin ve ulus devletlerin devamından yana. Devrimci, demokrat, çağdaş ve evrensel değerleri savunan, halkların kendi kaderini tayin hakkının kutsallığına inanan ekolojist halklar, hareketler de değişimin öncülüğünü yapıyor. Kim kazanacak? Tabi ki gücünü halktan alan ve halkı esas alanlar kazanacak. 
 
Mevcut adil olmayan dünya düzenindeki en trajik konulardan biri de Kürt halkının içinde bulunduğu durumdur. Mezopotamya coğrafyasının en kadim halklarından olan, edebiyatın, sanatın, felsefenin, dinlerin, bilimin çıkış noktası, toplumsallaşmanın ana kaynağı, bilgelerin diyarı, ana tanrıça kültürünün hakim olduğu Kurdistan ülkesi, hegemon güçler tarafından yüzyıl önce dört parçaya bölünmüştür. Bu Kürt halkının iradesi dışında gerçekleşen bölünme, yüzyıldır devam eden isyanların fitilini ateşlemiştir. Hani bir söz vardır; 'nerede varsa bir zulüm, çaresi isyan olmuştur. Çünkü isyan sesini duyuramayanların sesidir.' Kendi ülkesinde çarmıha gerilen halkımızın acılarını kavramak ve içinde bulundukları gerçekliği anlamak için çağın ve bölgenin karmaşık, siyasi, krizli ortamını iyi analiz etmemiz gerekir. 
 
KÜRT VE FİLİSTİN HALKININ YAŞADIKLARI BENZERDİR
 
Kürt halkı son yüzyılda ağır bedeller karşısında çok şey öğrendi. Egemenlerin, ülkesi, dili, dini ne olursa olsun onlara asla güvenilmeyeceğini öğrendi. Kürt'e en büyük zararı yine Kürt'ün verdiğini, ulusal birlik sağlanmadan bütün çözümlerin lokal kalacağını artık biliyoruz. Çünkü son 50 yılda Kürt halkının her anlamda adeta 'gen haritasını' çıkaran, kişilik çözümlemesinden bölge analizine kadar doğru ve gerçekçi politikalar geliştiren Kürt Halk Önderliği Abdullah Öcalan var. Bu nedenle de halkımız 4 Nisan'ı kendi doğum günleri olarak kutlar. Kendisi son 24 yıldır İmralı Adası'nda Kürt sorununun barışçıl ve kalıcı çözümü için çabalamaktadır. Bu samimi çözüm çabaları hala doğru bir muhatap bulamamıştır. 
 
Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, kendi iktidarının bekası için Kürt sorunu kimi zaman masaya, kimi zaman da buzdolabına koyabilmektedir. Kürt Halk Önderliği'ne tecrit uygularken, tamamen kendi yasalarının dışına çıkıyor ve sorumsuzca bir tutum sergiliyor. Bugünlerde İsrail Başbakanı'na 'Uluslararası ceza mahkemelerinde' yargılanacağını sıkça vurguluyor. Sanırım kendisinin de bu hazin sonla karşılaşacağını idrak etmiş durumdadır. Bizce de bütün diktatörler, Gazze1i çocukların da Roboskîli çocukların da katilleri yargılansın! 
 
1948'den bu yana İsrail devletinin, 1924 yılında bu yana da Türkiye devletinin Kürt ve Filistin halkına yapmadığı hangi zulüm çeşidi kaldı acaba? Kısa bir tarih okuması yaptığımızda Agirî, Zîlan, Dêrsim, Cizîr, Sûr diye devam edeceğimiz bir katliamlar silsilesi çıkıyor karşımıza. Aynı şekilde kardeş Filistin halkına da Sabra ve Şatilla, 6 Gün savaşları, intifada ve birçok kırımın yapıldığını görürüz. Dolayısıyla kim kime göre terörist, kim kime göre diktatör? Bunu en iyi Kürt ve Filistin halkı biliyor. Filistin halkı için hamaset yapanlar, ikiyüzlülüğü ve sahtekarlığı bırakıp, bin yıllardır aynı coğrafyada birlikte yaşadığı Kürt halkının acılarını anlamaya çalışsınlar. Evet, Kürt halkı ve Filistin halkının yaşadıkları benzerdir. Her iki halk da kendi topraklarında mülteci durumundadır. 
 
BİZLER TÜRKİYE'DE ONLAR İSRAİL'DE ESİRLER
 
Faşist İsrail devletinin zindanları Filistinli kadın, çocuk, yaşlı, erkek hastalarla doludur. Aynı şekilde Türkiye devletinin zindanları da Kürtlerle doludur. Tv kanallarında Hamas'a övgüler yapıp, İsrail'e lanet yağdıranlar Filistin halkının dostu değiller. Şimdiden Gazze'nin yeniden inşası için avuçlarını ovanlar Cumhurbaşkanı uçağından inmiyorlar. Dolayısıyla yanı başındaki Kürt'ün acılarını paylaşmayanların Filistin halkının yaşadıkları vahşeti anlama şansı yoktur. Bizler Türkiye zindanlarında esiriz. Onlar da İsrail zindanlarında esirler. 
 
TUTSAKLARIN BAŞKA YOLU KALMAMIŞTIR
 
Kürt tutsaklar son 50 yılda defalarca bedenlerini açlığa yatırarak, seslerini kamuoyuna duyurmaya çalıştılar. 'Özgür önderlik, özgür ülke' sevdalıları açlık kervanı ile yine yollardalar. Bu yolun ölümcül yol olduğunu hiç kuşku yok ki en iyi politik tutsaklar biliyor. Ama aynı zamanda Önderliksiz ve ülkesiz bir yaşamın olmayacağını da iyi biliyorlar. Doğal toplumdan sonra ahlak ve vicdanın yerine hukukun soğuk ve ruhsuz hali ikame edildiği tarihten bugüne hukuksuzluğa uğrayan bütün ezilen halklar kesintisiz direnişte, isyanda ve intifada oldular! Halkımızın yiğit evlatları haklı ve meşru talepleri için neden aç kalmak-ölmek zorunda kaldılar? Daha dün onlar kahrolası yasalarını tüm tutsaklara eşit uygulasınlar diye gencecik bedenler tabutlar içinde zindanlardan çıkarıldı. Belli ki yetmemiş! 
 
Günümüz zalim Dehakları, daha çok genç beyin istiyorlar. 12 Eylül faşizmini Kemaller, Hayriler direnişleriyle aydınlattılar. Zülküf, Ayten, Medya, Zehra, Siraç, Mahsum, Gonca hevallerimiz fedai ruhlarıyla ağır tecrit uygulamasında bir gedik açtılar. Milyonlar Önderliklerinin yaşadığını, iyi olduğunun mesajını almış oldular. Daha hevallerimizin acısı yüreğimizde taze iken, tecrit kaldığı yerden devam etti. Dolayısıyla hiç kimse 'Neden bu eyleme karar verdiniz' demesin. Biz tutsakların başka bir yolu kalmamıştır. Bilinmelidir ki, bedenini açlığa yatırmak, günden güne dirhem dirhem erimek hiçte kolay bir durum değildi. Ama bir halkın kendisine önder olarak kabul ettiği Kürt Halk Önder'i ve yanındaki 3 arkadaşımızın ağır tecrit koşullarında olmaları, yaşayıp yaşamadıklarını dahi bilmeden yaşamak da kolay değildir. 
 
'KÜRT ANASINI GÖRMESİN' KONSEPTİ SÜRÜYOR
 
Politik tutsaklar; Önderliğimiz üzerinde mutlak bir tecrit yaşanırken, aileleri dahi hiç kimse Ada'dan haber alamazken, bu tecrit hali bütün zindanlara yayılmışken, hasta tutsaklar bir bir yaşamlarını yitirirken, cezası bittiği halde arkadaşlarımız bırakılmazken, cezaevlerinde her türlü baskı ve işkence yöntemi devam ederken, Kürt sorunu çözümsüzlüğe mahkum edilmişken, dışarıda Kürtlere ve onların öncülerine dair söz kuran herkes derdest edilirken sessiz ve eylemsiz kalamazlardı. Kürt sorununun yarattığı ağır tablo ortadadır. Artık gelinen aşamada aynı aileden birden çok insan savaşta yaşamını yitirmiştir. Birden çok insan da tutsaktır. Bu tutsaklar, AKP-MHP faşist iktidarı tarafından bilerek Türkiye metropol cezaevlerinde tutuluyor. 12 Eylül'den günümüze 'Kürt anasını görmesin' konsepti hiç arıza vermeden tıkır tıkır işliyor. Bütün bunlara rağmen fedakar Kürt halkı kendi mücadelesi için her şart altında canını, malını ortaya koymuştur. 
 
Onyıllardır halkımızın yaz-kış demeden başı dik beklediği iki kapıdan biri morg, birisi de zindan kapılarıdır. Bu nedenle mücadelemiz bir halk hareketine evrilmiştir. Önderliğimiz ve daha binlerce arkadaşımız bütün ömrünü halkının özgürlüğü için feda etmiştir. Hal böyle olunca halkımız, İmralı Adası'nda başlayan ve bütün zindanlara yayılan bu tecrit zulmüne kayıtsız kalmadı ve dünyanın dört bir yanından tepkisini ortaya koymaya devam ediyor. 
 
BAŞARI SİZLERİN SAHİPLENMESİNE BAĞLI
 
Sonuç olarak değerli halkımız bilmelidir ki 27 Kasım'da zindanlarda dönüşümlü olarak başlayan açlık grevi eylemimizin başarıya ulaşması tamamen sizlerin sahiplenmesine bağlıdır. Unutmayın ki bizler 'Yaşamı uğruna ölecek kadar seviyoruz.' 
 
"Önder Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa çözüm" şiarıyla başlayan bu hamlemiz bütün alanlarda güçlü bir irade ile başarıya ulaşması hepimizin temel hedefidir. Sizler tutsakların sesi, nefesi olacaksınız. Bugüne kadar elde ettiğimiz bütün kazanımlarımızın ortak irade, ortak güç ve kolektif çaba ile gerçekleştiğini hepimiz biliyoruz. 
 
Türkiye kamuoyuna söyleyecek söz bulamıyorum; elbette bu konuda duyarlı kesimleri tenzih ediyorum. Ama yaşanan pratikler ortadadır. Mesele Kürt ve Kürtlerin hakları olunca Türkiyeli dostlar demokratlıktan, sosyalistlikten, adil olmaktan, duyarlı olmaktan, devrimcilik ve yurtseverlikten feragat ediyor. Adeta geçici hafıza kaybı yaşıyorlar. Amalar fakatlar ile demagoji yapıyor, bu şekilde günü kurtarmaya çalışıyorlar. Kendisine saygısı olmayan bu kesimlerden elbette bir şey beklemiyoruz. Ama içinde bulundukları oportünistliği de bilmediğimizi sanmasınlar. Öyle bir gün "Öcalan'a tecrit uygulanması doğru değildir" deyip ertesi gün de "montaj" diyerek aydın olunmuyor. Kürtlerin bu tarz dostluklara ihtiyacı yok. Bilinsin! 
 
Bizim esas çağrımız halkların kardeşliğine gerçek anlamda inanan işçilere, emekçilere, kadınlara, ezilen tüm kesimleredir. Ekmeği her gün biraz daha küçülenleredir. Çatışmalardan beslenen faşist iktidarlardan hesap soracak olan onlardır. 'Merminin tanesi kaç lira biliyor musun?' diyerek Efrîn'i işgal edenlerden, yoksul halkın sırtına bindirdiği vergilerle sınırların dışına çıkıp hiçbir kural tanımadan dağı taşı bombalayan, geçinemediği için intihara sürüklenen insanların hesabını soracak olan halkın kendisidir. 
 
BAŞARI DİRENENLERİN OLACAKTIR
 
Bizler Kürt sorununun demokratik, barışçıl yollarla çözümü için bedel ödüyoruz. Bu sorun çözülmeden Türkiye'de hiçbir şeyin çözülemeyeceğini, ekonomiden refaha, ekolojiden özgürlüklere her şeyin çözümsüz bırakılan Kürt meselesinden kaynaklandığını söylemekten vazgeçmeyeceğiz. Konformist yaşamlarında taviz vermeyenlerin bizi anlamaları zaman alıyor. Oysa her geçen zaman diliminde sayılardan ibaret olmayan yaşamlar yok oluyor. Bu nedenlerle tekrar belirtmeliyim ki, açlık grevlerinde her gün, her saat, her dakika çok önemlidir. Toplumun duyarlılığı eylemdeki arkadaşların direncini artıracaktır. Belki Filistin'e kadar gidip dayanışma göstermediniz ama Kürt halkına, politik tutsaklara bu duyarlılığı gösterebilirsiniz. Cezaevlerinde tabutlar çıkmadan herkes elinden ne geliyorsa onu yapmalıdır. Başarı direnen Kürt halkının olacaktır." 
 
MA / Müjdat Can
 

Diğer başlıklar

10/12/2023
21:13 DİSK Basın-İş yeni yönetimini belirledi
20:55 Amed'de ‘Vejîneke Ciwan’ şöleni: Cezaevlerinin sesi olalım
20:45 Bakkalcı: İnsanlık yeni bir yol bulacak
20:03 ANKA-DER'den konser
17:48 Uluslararası Kadın Delegasyonu İstanbul ziyaretlerini sonlandırdı
17:34 WHO’dan Gazze’deki sağlık durumuna ilişkin açıklama
17:06 Riha’da emniyet önünde kavga: 1 ölü, 2 yaralı
16:54 Amedspor deplasmandan 1 puanla döndü
16:53 Temelli: Abdullah Öcalan'ın paradigması tecride rağmen dünyaya yayıldı
16:50 Qoser’de asansör boşluğuna düşen işçi hayatını kaybetti
16:08 'Vejînek Ciwan’ şölenine çağrı
16:05 Aracında uyuşturucu yakalanan kişinin uzman çavuş olduğu iddiası
15:48 13 yaşındaki çocuk 28 yaşındaki erkekle nişanlandırıldı
15:39 Emekli mitinginde 'insanca yaşama yetecek ücret' talebi
15:05 4 kentte aynı talep: Abdullah Öcalan'a özgürlük
14:49 Meksika'da Abdullah Öcalan'ın Demokratik Konfederalizm fikri tartışıldı
14:29 İnsan Hakları Günü'nde Kürt sorununun çözümü için çağrı
14:19 'Demokratik Türkiye' mitingi: Karanlığa teslim olmayacağız
14:18 Bozan: Öcalan’ın özgürlüğü sağlanıncaya kadar mücadele edeceğiz
13:21 Av. Yürekli: İmralı bir demokrasi laboratuvarıdır
13:05 Kadın Delegasyonu’ndan Kadın Zamanı Derneği’ne ziyaret
12:49 Ankara Gar Katliamı’nda yaşamını yitirenler anıldı
11:34 Göçük altında kalanların cansız bedenine ulaşıldı
11:06 Colemêrg'te deprem
10:51 Jin ‘Sağlamcı ideoloji ayrımcılığı derinleştiriyor’ manşetiyle yayında
10:47 Zonguldak'ta heyelan: Anne ve oğlu aranıyor
10:16 Gözaltı sırasındaki polis şiddetini anlattı
10:07 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 47 gündür haber alınamıyor
10:06 Cezaevlerindeki açlık grevi 14’üncü gününde
10:04 İnsan Hakları Günü’nde en ağır ihlal İmralı'da yaşanıyor
09:50 Dışişleri Bakanlığı asimilasyonu doğruladı: Arapça eğitim dili, Kürtçe seçmeli ders
09:15 Riha’da 2 yılda 32 kadın katledildi
09:12 Hasta tutsaklar için İnsan Hakları Nöbeti tutulacak
09:12 Ağır hasta tutsağın annesi: Yapılanlar zulümdür
09:09 Kayyımın milyonlar harcadığı kafelerde su damlıyor
09:07 İnsan Hakları Anıtı için ‘elimizi taşın altına koyalım’ çağrısı
09:04 86 gün açlık grevinde kalan Karul: Tecrit topyekun direnişle kalkar
09:01 ÖHD'li Yalçın: Abdullah Öcalan ile görüşmek için başvurulara devam edeceğiz
09:00 10 ARALIK 2023 GÜNDEMİ
00:30 Filistin Sağlık Bakanlığı: 17 bin 700 kişi yaşamını yitirdi
00:14 Zonguldak’ta art arda heyelan
09/12/2023
21:00 Aykol: Ölen arkadaşlarımızın bayrağını yere düşürmedik
20:02 Riha Barosu, ÖHD ve İHD’den Kürtçe tiyatro etkinliği
19:31 Zürih’te Abdullah Öcalan için yürüyüş
19:17 Uluslararası Kadın Delegasyonundan TİHV, İHD ve Cumartesi Annelerine ziyaret
19:08 Mersin’de kadın katliamı: Fail Mehmet T.A aranıyor
18:34 HEDEP'te başvuru tarihi uzatıldı
18:19 Bakırhan gençlerle buluştu: Toprağınıza sahip çıkın
17:23 Sakharov Ödülü verilen Jina Emînî’nin ailesine yurtdışına çıkış yasağı
17:10 HEDEP’den Soran’daki yangına dair açıklama: Güvenlik zafiyeti varsa hesap sorulsun
16:53 HEDEP heyeti kayyımın çamur deryasına çevirdiği Pirsûs'u gezdi
16:38 Gazeteci Elfazi Toral serbest bırakıldı
16:37 Liman Genişletme Projesi'ne karşı eylem: Mersin'in akciğerine hançer saplanacak
16:29 Bakırhan Garip Dede Dergahı'nı ziyaret ettti
16:16 Adalet Nöbetlerinden vicdani çağrı: Herkes elini taşın altına koymalı
16:09 Garibe Gezer için anma
16:02 Hatimoğulları: Faşist rejime geri adım attıracağız
15:49 İSİG asgari ücret taleplerini açıkladı
15:28 Keskin: Mücadele geri adım attırabiliyor
15:26 Av. Dinç: Tecridi kırmak için umudu yükseltmek gerekiyor
15:24 KESK: Demokrasiden yana mücadelemizi sürdüreceğiz
15:16 'Cumartesi Anneleri’nin haklı taleplerinin arkasında durmaya devam edeceğiz'
15:07 ‘Ağır hasta tutsaklar tahliye edilsin’
15:00 Uluslararası Kadın Delegasyonu'ndan Abdullah Öcalan'ın avukatlarına ziyaret
14:55 Kobanê Davası’nda tüm talepler reddedildi
14:25 ‘Eğer geçmişimizle yüzleşmezsek sağlıklı bir gelecek inşa edemeyiz’
14:22 Amed'te yürüyüş: Kürt meselesini diyalogla çözün
14:07 DEVA Genel Başkanı Babacan’ın annesi vefat etti
13:53 HEDEP Gençlik Meclisi Sözcüsüne saldırı protesto edildi
13:45 HEDEP: Diyanetin Kürtçeyi yok sayması münafıklıktır
13:40 31 yıl önce kaybettirilen babalarını sordular
13:22 İnsan Hakları Haftası: Tecride ve ihlallere son verilsin
13:12 Sancar: Özgürlük yürüyüşü engellere rağmen devam ediyor
13:11 Til Temir'de bombardıman sonucu 2 çocuk,1 kadın yaralandı
13:03 Açlık grevine giren tutsaklara disiplin cezaları
12:49 30 yıl sonra özgürlüğüne kavuşan Oktay'a memleketinde coşkulu karşılama
12:19 733 fezlekeden 512'si HEDEP milletvekilleri hakkında
11:09 Amed’in bin 400 yıllık camisinde kazı tahribatı
10:44 Soran’daki yangında hayatını kaybedenler için 3 günlük yas
10:10 Karakolda darp edilen avukat: 'Türkçe konuş çok konuş' zihniyetinin devamı
09:34 HEDEP’li Sayyiğit: Kürtçe ders tercihindeki düşüş devletten bağımsız değil
09:32 Tutsaklar açlık grevini 13’üncü gününde sürdürüyor
09:22 Asya Gezer: Garibe’nin hesabını sormaktan vazgeçmeyeceğiz
09:17 50 yıl önce Abdullah Öcalan’la tanışan Ayhan: Tecrit Türkiye için felaket demektir
09:16 Demir: Kapı kapı dolaşıp tecridi ve açlık grevini anlatacağız
09:14 Açlık grevindeki tutsak Tatlı: Mücadele ağı oluşturulmalı
09:13 İhmal sonucu hasar gören evlerini istiyorlar
09:10 KDP'nin pusuya düşürdüğü ağabeyinden yıllardır haber alamıyor
09:09 'Abdullah Öcalan’ın özgür olmasının zamanı geldi'
09:00 09 ARALIK 2023 GÜNDEMİ
08:47 Nehirde bulunan çocuğun cenazesi toprağa verildi
00:07 Cenevre’de ‘Abdullah Öcalan’ın kitaplarını okuma günleri’ başladı
08/12/2023
23:42 Gözaltına alınan JINNEWS muhabiri Toral adliyeye sevk edildi
22:59 ‘Egemen güçlerin pazarında demokratik modernite gazeteciliği yapıyoruz'
22:45 HEDEP İl binasındaki polis ablukası sürüyor
22:38 Soran'da çıkan yangında 14 kişi hayatını kaybetti
22:33 Kerboran’da gözaltına alınan yurttaş serbest bırakıldı
22:21 HEDEP Saray’ın ‘savaş bütçesi’ne şerh düştü: Çözüm 3'üncü Yol'un bütçesi
22:01 Gültan Kışanak: 7 yıl tutukluluk süresi dünyanın hiçbir yerinde yok
21:39 Mersin’de gözaltına alınan 5 kişi serbest bırakıldı
20:13 Hewlêr ve Hesekê’de ABD üssüne saldırı
20:03 DSÖ: Sudan’da 6,8 milyon kişi yerinden oldu
20:03 HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan: Kazan kazan politikasını benimseyeceğiz
19:57 Tabiplerin Dayanışma Nöbeti 2’nci haftasında: Hakikatten vazgeçmeyeceğiz
19:31 HEDEP Eş Genel Başkanı Bakırhan’dan İstanbul’da bir dizi ziyaret
19:18 32 yıllık tutsak, ‘biji berxwedana zindanan’ sloganıyla karşılandı
18:26 HEDEP’li gençlere yönelik şiddet protesto edildi: Faşizmi yeneceğiz
18:18 Meletî'de gözaltına alınan 3 kişi serbest
17:59 Cadde ortasında açılan çukur tehlike saçıyor
17:57 ODTÜ’de işten çıkarılan işçi topladığı imzaları rektörlüğe teslim etti
17:35 Seyit Oktay, 30 yıllık tutsaklığın ardından tahliye edildi
17:12 HEDEP Adana Gençlik Meclisi: Mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz
17:08 Açlık grevindeki tutsaktan mesaj: Tecride darbe vuruyoruz
16:48 Sümeyra Duratimur'un ölümüyle ilgili babası tutuklandı
16:27 19 il için kuvvetli yağış uyarısı
16:10 Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu'ndan HEDEP'e İmralı yanıtı
16:08 İnsan Hakları Haftası’nda Wan’da bir dizi etkinlik yapılacak
15:50 Zilan’daki HES projesine mahkeme ‘dur’ dedi
15:48 AKP'li eski başkan uyuşturucu kaçakçılığından tutuklandı
15:44 Hatimoğulları: Açlık grevindeki tutsaklar Öcalan'ın özgürlüğünü istiyor
15:02 Tutsaklardan Adalet Nöbeti'ne mesaj: Ya özgürlük ya özgürlük
15:00 DİSK 11 ilde yürüyüş düzenleyecek
14:50 Erdoğan 'Benim için öyle biri yok' dediği Miçotakis'e bu kez 'dostum' dedi
14:49 Diyanet dil seçeneklerinde Kürtçeye yer vermedi
14:28 32 yıllık tutsaklığın ardından tahliye oldu
14:20 Altıparmak: Popülist otoriteler hukuku araç olarak kullanıyor
14:05 Yeşil Bölge'deki ABD Bağdat Büyükelçiliğine roket saldırısı
13:27 Siyasi cinayetler ve katliamlara dair zaman aşımı kararları Meclis’e taşındı
13:04 Özak Tekstil işçilerinin direnişi sürüyor
12:50 Drone saldırısında 7 Şam askeri yaşamını yitirdi
11:56 HEDEP Gençlik Meclisi Sözcüsü'ne polis şiddeti
11:49 Adalet Bakanı Tunç'a iki soruluk İmralı önergesi
11:35 Gazeteci Canözer’in davası mükerrer olduğu için reddedildi
11:10 Deprem sonrası ailelerden ‘acil’ İmralı’ya gitme başvurusu
11:08 Başvurulara rağmen önlem alınmadı, aileler evsiz kaldı
10:23 MKM, 32’nci yıl dönümünü konserle kutlayacak
10:14 Karakolda müvekkili ile Kürtçe konuşan avukata saldırı
10:06 Tutsaklar: Krizden çıkışın yolu Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünden geçiyor
09:49 Hukukçular Abdullah Öcalan için CPT ve Adalet Bakanlığı’na başvuracak
09:31 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 45 gündür haber alınamıyor
09:30 AYM 'örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek' fıkrasını iptal etti
09:22 Tutsakların ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eylemi 12’nci gününde
09:21 Gazeteci Gök: Faşizmin sonunu getirecek hakikattir, bunda inatçı olmalı
09:18 Gazeteci Müftüoğlu davası: Hukuktan uzak bir yargılama yapıldı
09:11 Kayyım Kürtçe tabelayı kaldırdı
09:09 ‘Büyük Emekli’ mitingi 10 Aralık’ta
09:09 Ayten Beçet'in annesi: Yük sadece tutsakların üzerine kalmamalı
09:08 ATK’den bir yılda iki ayrı karar: Yetkisi bağımsız hekimlere verilmeli
09:07 İmar planı olmayan dere yatağında villa dikiliyor
09:03 Bakanlık İHD’nin İmralı başvurusuna yanıt vermedi