Siyasetçilere ceza: Hukukun değil, siyasetin kararıdır 2025-10-18 14:35:51   AGIRÎ – Aralarında belediye meclis üyelerinin olduğu 15 kişiye hapis cezası verilmesi Agirî'de protesto edildi. DEM Parti İl Eşbaşkanı Mehmet Umut Doğruer, "Siyasetçilerin böylesine ağır cezalarla karşılaşması, hukukun değil, siyasetin kararıdır" dedi.    Agirî'de, aralarında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Agirî Belediye Meclis üyesinin de bulunduğu 15 kişiye Ağrı 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi, tarafından ayrı ayrı 7 yıl 6 ay ile 44 yıl arası değişen hapis cezaları verilmesi protesto edildi. DEM Parti ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il örgütleri tarafından yapılan protestoya, kentteki sivil toplum ve hak örgütleri de destek verdi. DEM Parti il binasında toplanan kitle buradan Doktorlar Caddesi üzerinden Cumhuriyet Caddesi'ne kadar yürüyüş düzenledi. Yürüyüşte, "Baskılar bizi yıldıramaz", "Direne direne kazanacağız" ve "Berxwedan jiyane" sloganları atıldı. Yürüyüşün ardından açıklama yapan DEM Parti İl Eşbaşkanı Mehmet Umut Doğruer, barış ve demokratik siyasete saldırıları kabul etmediklerini ifade etti.    'HUKUKUN DEĞİL, SİYASETİN KARARIDIR'   Ceza kararıyla, yalnızca demokratik siyasetin hedef almakla kalmayıp, barışın, birlikte yaşam iradesinin de doğrudan hedef alındığını açıkça gösterildiğini belirten Doğruer, "Bu cezalar, demokratik mücadeleyi, halkın iradesini ve barış talebini susturma girişimidir. Yıllardır bu kentte halkın vicdanını temsil eden, fikirleriyle ve sözleriyle mücadele eden, eline silah almamış siyasetçilerin böylesine ağır cezalarla karşılaşması, hukukun değil, siyasetin kararıdır" ifadelerini kullandı.    Cezanın barışı talep eden ve inan herkese verilmiş olduğunu ifade eden Doğruer, "Bu ülkede barış talep etmek, eşitlik istemek, demokratik siyaset yürütmek suç değildir; aksine, bu ülkenin geleceği için en onurlu duruştur. Ne yazık ki, Ağrı 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin bu kararı, halkın iradesine yönelik uzun süredir devam eden baskıların yeni bir halkası olmuştur. Bu kararlarla, halkın demokratik temsiliyeti, seçilmişleri ve yerel siyaseti hedef alınmıştır. Bu tutum, toplumun ortak yaşam umuduna, barış sürecine ve demokratik çözüm arayışlarına ciddi zarar vermektedir" diye konuştu.   HALKIN İRADESİ YARGILANAMAZ'   Barışın yolunun cezalarla değil, diyalogla açılacağını ifade eden Doğruer, "Bizler; haksız ve hukuksuz biçimde cezalandırılan tüm arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını, demokratik siyaseti hedef alan bu kararların iptal edilmesini ve yargının siyasallaşmasına ve halkın iradesine müdahalelere son verilmesini talep ediyoruz. Biz buradayız, halkımızla birlikte, demokratik siyasetin onurunu savunmaya devam edeceğiz. Barışın sesi susturulamaz, halkın iradesi yargılanamaz" şeklinde konuştu.    Açıklama, sloganlarla son buldu.