Sen neymişsin be Aziz! 2018-04-10 09:09:53 URFA – Yüzde 92 bedensel engelli Aziz Kanar, 2 yılda "Örgüt kurmak", "Bombalı eylem", "Silahlı eyleme katılmak" iddiaları ile 4 defa gözaltına alındı ve 13 aydır ev hapsinde tutuluyor. Urfa’nın Viranşehir ilçesinde yaşayan Aziz Kanar (33), 2001 yılında geçirdiği bir iş kazası sonucu yüzde 92 bedensel engeline rağmen sayısız kez gözaltına alındı. En son gözaltına alınan Kanar, adli kontrol şartı ve ev hapsine alındı. Geçirdiği kazadan sonra tekerlekli sandalye ye mahkum olan Kanar, 2015 yılından bu yana aralıksız her yıl "şafak operasyonları" ile gözaltına alındı, işkence gördü ve son olarak ev hapsine alındı.    İLK GÖZALTI: SİLAHLI EYLEME KATILMIŞSIN   4 Aralık 2015 tarihinde Viranşehir’de düzenlenen ev baskınlarında 15 kişi ile birlikte gözaltına alınan Kanar, 4 gün gözaltında kaldı. Kanar, yüzde 92 bedensel engeline rağmen 2015’den bu yana yaşadıklarını anlatırken zorlandı. Kanar ilk gözaltına alınışını şu sözlerle anlattı: “Sabah saat 04.00’te evime baskın yapıldı. Yürüyemediğim için beni sürükleyerek götürdüler. Neden alındığımı sordum. Bana ‘Silahlı eylemlere katılmışsın’ dediler. O gün saat 14.00’te adliyeye çıkarılmadan serbest bırakıldım.”    İKİNCİ GÖZALTI: SİLAHLI ÖRGÜT KURMUŞSUN   Daha sonra 19 Nisan 2016 yılında yine ilçe genelinde düzenlenen baskınlarda 10 kişi ile birlikte gözaltına alındığını anlatan Kanar, “Yine sabah saatlerinde evime baskın yapıldı. Gözaltına alındım. Viranşehir ilçe emniyetinin nezaretinde 4 gün tutuldum. 4 gün sonra adliyeye çıkarıldım. Onlara yine neden gözaltına alındığımı sordum. Bana ‘Silahlı bir örgüt kurmuşsun’ dediler. Daha sonra serbest bırakıldım” dedi.    ÜÇÜNCÜ GÖZALTI: İŞKENCE VE ÖLÜM TEHDİTİ    4 Aralık 2016’da Viranşehir’de bir eve baskın düzenlendiğini, evde bulunan ev sahibi dahil 4 kişinin öldürüldüğünü, olaydan sonra evine baskın yapılıp gözaltına alındığını anlatan Kanar, buradan Urfa TEM Şube’ye götürüldüğünü ve 4 gün boyunca işkence gördüğünü, ölümle tehdit edildiğini vurguladı. Kanar, o günkü gözaltı sürecinde yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Gece saatlerinde ifademi alacaklarını söyleyerek, 2 kat aşağı indirdiler. Bana Ankara’dan özel bir ekibin geldiğini, sorguda bildiklerimi doğru bir şekilde anlatmamı istediler. Yoksa beni öldüreceklerini söylediler. Gözlerimi bağlayıp bir odaya attılar. Defalarca fiziki işkence yaptılar. Ayaklarıma tekme attılar, bu nedenle bir ameliyat geçirmem gerekiyor. Bana elektrik de vereceklerini söylediler. Boynumda platin olduğunu söyledim. Bu nedenle elektrik vermediler. Kafama silah dayadılar. Bana sürekli ‘Seni öldüreceğiz’ diyorlardı.”     "Sohbet" adı altında gerçekleşen görüşmeden sonra resmi olarak ifadesinin alındığını belirten Kanar, “Avukatımda yanımdaydı ve savcının beni zaten bırakacağını söylüyordu. Ancak sivil polisler beni bırakmadı. Urfa emniyetinde 2 gün 2 gece kaldım. Sonra bırakıldım. Yurt dışı yasağı vermişlerdi” dedi.    SON GÖZALTI: BOMBALI EYLEME KARIŞMIŞSIN   Son olarak 17 Şubat 2017 yılında Viranşehir’de Hakim ve Savcılar Sitesi’ne yönelik gerçekleşen bombalı saldırı sonrası tekrar ev baskını ile gözaltına alındığını ifade eden Kanar, “12 gün boyunca gözaltında kaldım. 13’üncü gün beni ifadeye çağırdılar. Yine gözaltı nedenimi sordum ‘Bombalı eyleme karışmışsın’ dediler. Ben 2001 yılında geçirdiğim bir iş kazası sonucu yüzde 92 bedensel engelliyim. C 4, C 5 boyun kırığı, omurilik felci geçirdim. Bırakın örgüt kurmayı, silahlı eyleme karışmayı, kendi ihtiyaçlarımı bile karşılayamıyorum. Bir kaşık yemeği bile kendim yiyemiyorum. Savcılık tutuklanmamı talep ederek beni mahkemeye sevk etti. Hakim, adli kontrol şartını ev hapsi olarak belirleyip serbest bıraktı” diye konuştu.    Kanar, Viranşehir’de elektronik kelepçe olmadığından kaynaklı kendisine yazılı bir şekilde ev hapsinde olduğunu, ev hapsinin ihlali söz konusu olduğunda ise cezalandırılacağını söylediklerini, ancak bu hapsin ne zamana kadar süreceğini bilmediğini söyledi.    '1 YIL 1 AYDIR CEZAEVİNDEYİM'   Tekerlekli sandalye ile en azından dışarı çıkıp ilaçlarını temin edebildiğini, ancak ev hapsi ile doktora dahi gidemediğini kaydeden Kanar, mağduriyetini şu sözlerle dile getirdi: “O tarihten beri evimdeyim, dışarı çıkamıyorum. 1 yıl bir aydır cezaevindeyim. Doktora gitmek istesem, ya da ilaçlarımı almak istesem, dışarda beni gördüklerinde tekrar gözaltına alırlar diye çıkamıyorum. Ne bana verilen ev hapsinin ne zaman biteceğine dair bir tarih belli, ne de nereye kadar çıkabileceğim. Yani sınırlarımın neresi olduğunu bilmiyorum. Ya artık bu ev hapsini kaldırsınlar, ya da tarihi belirlesinler. Onlara dilekçemi veriyorum, bir yanıt alamıyorum, mağdurum. Ben yüzde 92 bedensel engeli olan biriyim, kime ne zararım olabilir ki. Eskiden tekerlekli sandalyem ile istediğim yere gidiyordum. Benim merak ettiğim bu cezaevi hayatım ne zaman bitecek.”   MA / Arjin Dilek Öncel